Milletvekili Dr. Abbas Sınay’ın ‘sahte sağlık raporu’ yazdığı medyaya yansıdı.
REALİST, bu raporların ‘tıpkı basımı’nı da yaptı, ön sayfasından…

***

Dr. Abbas Sınay’ı aradım dün…
Önce ilgili kişiye söz hakkı:
“Bu raporları geriye dönük olarak düzenledim, doğrudur. Çünkü ilgili belediye yöneticisi bu raporları yok etmişti ve geriye dönük olarak raporları yeniden düzenlemek durumunda kaldım. Daha ayıbı bu raporları bilinçli olarak kaybedenlerin bunları medyaya sızdırmasıdır. Tüm bunlar organize işlerdir. Toplum bizim de bu yayınları yapanların da kim olduğumuzu bilir, hepimiz tanınan, bilinen insanlarız.”

***

Sağlık Bakanlığı araştırma yapmalı, sonuçlarını kamuoyu ile paylaşmalıdır.
Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği araştırma yapmalı, sonuçlarını kamuoyu ile paylaşmalıdır.
Bu meselenin çok daha önemlisi, fotoğrafın geneline bakmaktır!
Bu ülkede, özellikle de ‘kamu’ya yönelik -iddia ediyorum- her gün, her saat nice ‘yalan’ sağlık raporu yazılıyor!..
Kaç kez şahit olduk, “hasta raporu” nedeniyle işinin başında olmayan insanların, ya ‘özel işi’nde ya da ‘gezme’sinde ne kadar ‘sağlıklı’ olduğuna!..
“Sağlık Raporu” uydurması, bu ülkenin önemli “statüko”larından biri...

***

Ne yazık ki, devlet ‘kayıt’ da tutmuyor, ‘istatistik’ de yok ortada.
Çok öğrenmeye çalıştım.
Eğer Çalışma Bakanlığı beni ‘yanıltırsa’ nasıl mutlu olurum!..
Mesela…
Kamuda son bir yılda, kaç çalışan, kaç kez ‘sağlık raporu’ kullanmış!..
Buna karşılık özel sektörde ‘Sosyal Sigortalar’a bildirilen ne kadar sağlık raporu var!..
Örneğin ‘kamu’daki hastalık oranı ile özel sektördeki oranın “tıp bilimi” açısından bir açıklaması var mı?

***

Dedim ya, ‘kayıtsız, kuralsız’ bir ülkeyiz…
Bu ‘yalan düzeni’ de seviyoruz.
‘Sağlık raporları’ yani ‘hastalık izinleri’ konusunda ‘samimiyetsizliğin’ önüne geçmenin yolu, meseleyi bir bütün olarak tartışmaktır.
Bu konuda Sağlık ve Çalışma Bakanlıkları başta olmak üzere meslek örgütlerine de görev düşüyor.
Ya da böyle gelmiş, böyle gidecektir.