1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. PGM Vekili Güler'in sözleri tepki topladı
PGM Vekili Gülerin sözleri tepki topladı

PGM Vekili Güler'in sözleri tepki topladı

Mamalı, Polis Genel Müdür Vekili Pervin Gürler’in “törenlerde kullanılacak pankartların günün önlem ve anlamını belirtmesine dikkat edilecek” açıklamasına, demokrasiye, insan haklarına ve hukuk devletine inanan her kesimin ciddi bir tepki koyması gerektiğ

A+A-

Hukukun Üstünlüğü Hareketi Başkanı Avukat Barış Mamalı, Polis Genel Müdür Vekili Pervin Gürler’in dün Meclis’te yaptığı “törenlerde kullanılacak pankartların günün önlem ve anlamını belirtmesine dikkat edilecek” açıklamasına, demokrasiye, insan haklarına ve hukuk devletine inanan her kesimin ciddi bir tepki koyması gerektiğini savundu.

Barış Mamalı yazılı açıklamasında, Anayasa’nın, Polis Örgütü’nü, “demokratik hukuk devleti ilkelerine ve yurttaşların temel haklarına saygılı olarak yasalar çerçevesinde görev yapması gereken bir kurum” olarak belirttiğini ifade ederek, bu bağlamda polisin hukuk devletinin koyduğu sınırlar içinde hareket etmesi yanında görevini yaparken insanların temel hak ve özgürlüklerine saygı gösterme zorunluluğu bulunduğunu ve hiçbir koşulda bu Anayasal yükümlülüğüne aykırı hareket edemeyeceğini kaydetti.

Mamalı’nın konu ile ilgili açıklamasının tam metni şöyle:

“MİLLETVEKİLLERİNİN GÖZÜ ÖNÜNDE POLİS DEVLETİ İLAN EDİLMİŞTİR

Anayasamız Polis Örgütü’nü, demokratik hukuk devleti ilkelerine ve yurttaşların temel haklarına saygılı olarak Anayasa ve yasalar çerçevesinde görev yapması gereken bir kurum olarak belirtmiştir. Bu bağlamda polisin hukuk devletinin koyduğu sınırlar içinde hareket etmesi yanında görevini yaparken insanların temel hak ve özgürlüklerine saygı gösterme zorunluluğu bulunmaktadır. Polis hiçbir koşulda bu anayasal yükümlülüğüne aykırı hareket edemez.

Ülke insanların düşünce özgürlüğü ile toplantı ve gösteri yürüyüşü yapma hakkı anayasal koruma ve güvence altına alınmıştır. Bu manada her yurttaşın, düşünce özgürlüğünü kullanabilmek için herhangi bir makamdan izin alma lüzumu ve zorunluluğu da yoktur. 

Polis mensuplarının kullanabileceği “Yetkiler” 51/84 sayılı Polis Örgütü Yasası’nda sayılarak ve somut olarak belirlenmiştir. Yasanın muhtelif maddeleri yanında özellikle 8. ve 85. maddeleri görev yapan polis mensuplarının yetki alanını ana çerçevesiyle göstermektedir. Toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde polisin görevi, düzeni ve asayişi korumaktan ibarettir. Polisin barışçıl protestolarda bulunan kişilere müdahale hak ve yetkisi yoktur. Bu gibi durumlarda ancak suç teşkil eden bir eylemin yani polisin gözü önünde işlenmekte olan bir suçun varlığı durumunda polisin müdahale etme yetkisi doğmaktadır.

Toplantı veya gösteri yürüyüşü esnasında veya protesto amacıyla pankart taşımak, asmak kanunlarımızca suç teşkil etmediği için polisin bunlara fiziki yolla müdahale etmesinin hiçbir yasal dayanağı bulunmamaktadır. Bu bağlamda protesto içerikli pankartlara zorla el koyma ya da protestocuları engelleme girişiminde bulunulması halinde bizzat polisin suç işlemiş olacağı aşikardır.

Genel Müdür Vekili tarafından siyasilerin ve vekillerin gözünün içine baka baka yapılan ve “bundan sonra açılacak pankartların PGM’nin beğenisine tabi olacağı” meyanında yapılan açıklamaya karşı demokrasiye, insan haklarına ve hukuk devletine inanan her kesim ciddi bir tepki koymalıdır. Çünkü bu söylem, polis şiddetinin dozunun daha da artırılacağının ve anayasal özgürlüklerin birer birer elimizden alınacağının habercisidir. Burada polis devletinin bir nevi ilanı yapılmıştır.

Tüm bu hukuki gerçekliklere rağmen PGM tarafından yapılan talihsiz açıklamanın arkasında yatan güçlerin siyasi otorite tarafından iyi etüt edilip, insan haklarına ve hukuka karşı yapılan bu meydan okumanın cevapsız bırakılmaması gerekmektedir.

Tarih bize öğretmiştir ki, zamanında frenlenmeyen demokrasi ve hukuk dışı anlayışlar gelecekte insanlık adına büyük tehlikeler ve acılar yaratmıştır”.

HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ HAREKETİ
 Av. Barış Mamalı - Başkan

Bu haber toplam 1824 defa okunmuştur