1. YAZARLAR

  2. Sami Özuslu

  3. 'O İŞ' N'OLDU?
Sami Özuslu

Sami Özuslu

'O İŞ' N'OLDU?

A+A-

Yarım yamalak işimiz çok.
Sıraya koysak, yan yana dizsek Karpaz'dan Baf'a yol olur.
Kamuoyu gündemine 'bomba' gibi düşen, birkaç gün konuşulan, sonra unutulan konular değil sadece. Devletin yarı buçuk işleri de dahil bu kategoriye.
Bazen akla geliyor, birileri 'O iş n'oldu' diye soruyor. Sonra gene suskunluk. Yine rölans. Yine durgunluk. Yine sıfıra sıfır elde sıfır  halleri.
***
Mesela Tahsin Ertuğruloğlu-Emrullah Turanlı 'rüşvet' işi n'oldu?
Turanlı "Tahsin Bey benden rüşvet istedi" demişti. Bir görüşmeden, yanında bir de şahitten söz etmişti.
Ertuğruloğlu ise "Yalan, Emrullah bana rüşvet teklif etti, reddedince kötü oldum" açıklamasında bulunmuştu.
Tabii aylar sonra...
Konu basının gündemine düşünce...
Rüşvet teklifi varsaydı, anında açıklanması, gerekli mercilere gidip yasal süreç başlatılması gerekirdi.
Zira rüşvet almak da suç, vermek de, teklif etmek de!..
Peki ama n'oldu bu işin devamında?
Günlerce basına yansıyan bu iddiaları polis soruşturmaya aldığını söylemişti. Sonra ne oldu?
Soruşturma bitti mi? Savcılığa aktarıldı mı? Dava dosyalandı mı?
Yoksa birileri 'konuyu kapatın' mı dedi?
Ve kapatıldı mı?
Kapatıldıysa eğer konu, bu ülkede rüşvet de meşrulaşmış olacak.
Alınıp verilmemiş olsa bile, teklif etmek normal hale gelecek.
 

***
Hoş, vakt-i zamanında Serdar Denktaş "Seçimlerde rüşvet dağıttım" demişti de n'oldu?
Yani bir siyasetçi alenen bunu söyleyecek, oy almak için başvurdukları rezil yöntemleri ilan edecek, ama hakkında bir tek işlem yapılmayacak!
'Şaka gibi' bile değil.
Keza ve çok daha vahimini Ejder Aslanbaba ile yaşamadık mı zaten?
DP'den vekilken UBP'ye transfer olan ve gün gele meclis kürsüsüne çıkıp elindeki yeşil Amerikan Dolarlarını sallayarak "Rüşvet aldım" diyen
Aslanbaba'nın işi n'oldu peki?
Aradan 5 yıldan fazla süre geçti. Acaba polis hala soruşturmayı bitiremedi mi?
Savcılık dosyayı tamamlayıp yargıya havale edemedi mi?
Yoksa duruşmanın sırası henüz gelmedi mi?
Acelesi yok demek...
 

***
Gazete sayfalarında kriminal vakalardan geçilmiyor.
Suçun her türlüsü var memlekette. "Orada ne varsa burada da olacak"  sözünün gereği yerine getiriliyor. Mevcut ekonomik sistemin doğal sonuçları bunlar.
Uyuşturucu, tecavüz, taciz, kaza, soygun, kumar, fuhuş, dolandırıcılık, sahtekarlık, kundaklama, adam kaçırma, şantaj, tehdit, cinayet...
Türlüsü, icatlısı...
Mahkeme koridorlarında görüntülenen genci yaşlısı, kadını erkeği, yerlisi yabancısı çok sayıda 'sanık' veya 'zanlı' insan görüntüsü yansıyor sayfalara...
Kimisinin suçu büyük, kimisinin birkaç gram gannavuri ya da birkaç şişe konyak, belki bir iki ekmek...
Elbette her suçlu, mahkeme karar vermişse eğer cezasını çekmeli. Adaletin kestiği yer acımazmış.
Lakin adaletin önüne bazı konular gelmiyor bile...
 'O iş' n'oldu sahi?
 Birşey olacağı yok galiba...
Ah yanılsam keşke!..

Bu yazı toplam 1972 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar