Nobel Barış Ödülü, Hindistanlı Kailash Satyarthi ve Pakistanlı Malala Yusufzay'a verildi.

Aralarında Papa Franciscus, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, ABD eski başkanlarından Bill Clinton ve ABD Ulusal Güvenlik Ajansı'nın (NSA) eski sistem analisti Edward Snowden'ın da bulunduğu 278 kişinin aday gösterildiği Nobel Barış Ödülünün sahibi Pakistanlı Yusufzay ve Hindistanlı Kailash Satyarthi oldu.

Şubat ayından itibaren değerlendirme yapan ve son bir haftada karar alan 9 kişilik Nobel Komitesi adına açıklama yapan Komite Başkanı Thorbjörn Jagland, bu yılki barış ödülüne çocuk hakları ve eğitimi alanında verdikleri mücadeleden dolayı Kailash Satyarthi ve Malala Yusufzay'ın layık görüldüğünü belirtti.

ÇOCUKLARIN EKONOMİK AMAÇLARLA SÖMÜRÜLMESİNE DİKKAT ÇEKTİ

Yoksul ülkelerde nüfusun yüzde 60'ının 25 yaş altındakilerden oluştuğuna dikkati çeken Jagland, çocukların ekonomik amaçlarla sömürülmemesi, okula gönderilmesi gerektiğini vurguladı.

Küresel barışçı kalkınma için çocuk ve gençlerin haklarına saygı duyulması gerektiğini belirten Jagland, sözlerine şöyle devam etti:

"Özellikle çatışma ortamlarında çocukların kötü muameleye maruz kalması, şiddetin nesilden nesile devam etmesine yol açmaktadır. Gandhi'nin başlattığı geleneği devam ettiren Kailash Satyarthi, öncülük ettiği çeşitli barışçıl eylemler ve ekonomik kazanç için çocuk istismarına dikkati çekmiştir. Satyarthi, aynı zamanda çocuk haklarıyla ilgili önemli uluslararası sözleşmelerin hazırlanmasına da katkıda bulunmuştur."

“DÜNYANIN DÖRT BİR YANINDA 168 MİLYON ÇOCUK İŞÇİ VAR”

Jagland, "Genç yaşına rağmen Malala Yusufzay da yıllarca kız çocuklarının eğitim hakkını savunmuş ve çocuklarla gençlerin de kendi durumlarının iyileştirilmesine katkıda bulunacağını göstermiştir. Yusufzay, bunu son derece tehlikeli koşullar altında yapmıştır. Kahramanca sürdürdüğü bu mücadeleyle kızların eğitim hakkının sözcüsü haline gelmiştir. Nobel Komitesi, bir Hindu ve bir Müslümanın, bir Hindistanlı ile bir Pakistanlının eğitim için ve aşırılığa karşı ortak mücadelede bir araya gelmesini çok önemli bir olgu olarak görmektedir" dedi.

Halihazırda dünyanın dört bir yanında 168 milyon çocuk işçinin bulunduğuna dikkati çeken Jagland, sözlerine şöyle son verdi:

"2000 yılında bu sayı, 78 milyon daha fazlaydı. Dünya, çocuk işçiliğinin önlenmesi hedefine biraz daha yaklaştı. Çocukların ve gençlerin hakları için verilen mücadele, Alfred Nobel'in Nobel Barış Ödülü için vasiyetinde belirttiği kriterlerden biri olan 'uluslar arasındaki kardeşliğin' gerçekleşmesine katkıda bulunmaktadır."

(AA/RÇ/HA)