Levent ÖZDAĞ

Mağusa İnisiyatifi, Mağusa Bandabuliya’daki merkezinde toplanarak, Mağusa’nın “kuşatılmışlıktan kurtulması” çağrısında bulundu.
Toplantıda, “Mağusa Suriçi’nin tükenmişliği”, Derinya Kapısı'nın açılması, İTÜ ile DAÜ’nün “ticari anlayıştan uzak durup” kentle bütünleşmesine ilişkin konularda bilgi alış verişi yapıldı.

Dağlı: “5 yıldır çalışmalar yapıyoruz”
Toplantıda, Mağusa İnisiyatifi adına konuşan Dr. Okan Dağlı, yaklaşık 5 yıldır kentin sorunları ile ilgili araştırma yaptıklarını ve belirli saptamalar sağladıklarını söyledi. Toplantıda hedeflerinin herkesin katılımı ile ortak kararlar üretmek olduğunu dile getiren Dağlı, Mağusa’nın potansiyeline dikkat çekti, çeşitli konularda tespit ve önerilerde bulundu.

Dağlı’nın konuşması şu şekilde:

“Belki ilk kez sadece Mağusa’dan değil ülkenin her yerinden insanlar görüyorum. Herkesin görüşünü almak ve daha fazla kişinin görüşünü alarak belli kararlar üretmektir. 2010 yılından yola çıkarken özellikle Mağusa’nın atıl bir potansiyeli olduğunu ve bu potansiyelin harekete geçirilirse gerek Kıbrıs Sorunu’nda ciddi bir ivme kazandıracağını gerekse kentin ekonomik yaşamında çok önemli rol olacağını için çalışmalarımıza başlamıştık.

Mağusa’da kuşatılmış bir kente yaşıyoruz. Geçmişte 1974 öncesinde göreceli değerlerimiz vardı. Mesela Turizm Mağusa’da tüm ada çapında en öndeydi. Liman faaliyetleri yine en çok % 50’si Mağusa’da oluyordu. Daha sonra 1974 sonrası bölge bu üstünlüğünü kaybetti. Yerine Üniversite konulmaya çalışıldı. Ekonomik bir alan olarak görüldü. 2010’dan sonra bir takım öneriler ortaya koyduk. Mağusa’daki açılımlar önerdik. Maraş’ın AB gözetiminde Liman trafiğine açılması, Maraş’ın yasal sahiplerine iade edilmesi ve Mağusa kentinin tekrardan restore edilebilmesi için Dünya Kültür Mirası listesi içine alınmasıydı. Fakat bunlar ile sınırlı değil. Faaliyetler yaptık eylemler yaptık. Mağusa Hastanesi önündeki yolda sürekli trafik kazası olduğu için eylem düzenledik. En son eylemimiz Derinya Kapısı’nın açılması yönünde oldu ve gerek siyasi partiler gerekse Mağusa esnafının değerli insanları oradaydı. Bu eylemde sonra Kıbrıs’ta iki liderin de bu kapının açılması ile ilgili ön görüleri oldu.”

Emin: “Mağusa Limanı’nı kurtarmalıyız”

Toplantıya yapılan katılan Erol Emin Mağusa’nın entelektüellerinin kente sahip çıkamadığını söyledi.

Emin konuşmasında şunları dile getirdi:

“İtalya’nın elinde Mağusa Suriçi olsa nasıl bir halde olurdu düşününüz. Mağusa Limanı’nı kurtaramazsak Mağusa’yı kaybedeceğiz. Bugün (dün) Mağusa Limanı’na gittik ve korkunç bir katran kokusu vardı. 5 bin litrelik devasa bir tank var ve bunu ısıtıyorlar çok kötü bir koku bütün Mağusa’lı bu kokuyu soluyor. Ayrıca Liman’da bu petrol tankları patlasa tüm Mağusa büyük çapta etkilenir.”