Lefkoşa Mahalli Barosu, Başkan Avukat Aslı İzveren imzasıyla yayınladığı açıklamasında,  4 Temmuz 2014 tarihinde Lefkoşa Polis Müdürlüğü’nde gerçekleşen ve Mehmet Vechi isimli zanlının ölümü ile neticelenen olayla ile ilgili olarak süreci endişeli bir şekilde takip ettiğini bildirdi.
Sürecin toplumun genelinde infial yarattığına işaret eden Lefkoşa Barosu, zanlı Vechi’ni polis tarafından Mahkeme emri ile tahkikat maksatları bakımından hakkında tutukluluk emri alınmış bir şahıs olup, onun hayat-vücut bütünlüğünden ve can güvenliğinden sorumlu olanın,  yine aleyhine tutukluluk emri alan Polis Teşkilatı’nda olduğuna işaret etti.

“Ciddi ve ağır bir ihmal!”
Polis Genel Müdürlüğü’nün yapmış olduğu açıklamada Zanlının 3’ncü kata çıkarılıp, kendisine emarelerin gösterileceği sırada,  polis memurlarını etkisiz hale getirip kendisini merdiven boşluğuna bıraktığı yönünde olduğuna işaret edilen açıklaması, bu söylemin ilk nazarda ciddi ve ağır bir ihmalin varlığını ortaya koyduğuna vurgu yapıldı.
Lefkoşa Mahalli Barosu Başkanı Aslı İzveren’in açıklamasının tam metni şöyle:
“Polis Teşkilatı zanlıların hayat-vücut bütünlüğü ve can güvenliğini sağlamak zorundadır. Şayet bunu sağlayacak durumda değil iseler o zaman Zanlı aleyhine nasıl tutukluluk  talebinde bulunabileceklerdir.
Bundan sonraki süreçte Başsavcılığın hassasiyetle soruşturma yürüteceği bir dönem olacak olup, ivedilikle bu olayın sorumlularının ortaya çıkarılması gerekmektedir.”

“İşkence görüp görmediğinin açıklığa kavuşması elzemdir”
“Keza Merhumun Avukatı ile ailesinin ciddi işkence iddiaları mevcut olup, (bununla ilgili Meclise Zanlının ölümünden bir gün önce dilekçe verildiği bilgimizdedir) gerek Zanlının ölümü gerekse de ölmeden önceki periyot zarfında işkence görüp-görmediğinin açıklığa kavuşması,  kamu menfaati ve vicdanı için gerekli olduğu kadar Polis Teşkilatının güvenilirliğini sağlamak için de elzemdir.
Şayet bir ihmal var ise, ihmali olanlar aleyhine cezai kovuşturma ve/veya disiplin kovuşturması yapılması son derecede önemlidir.
Unutulmamalıdır ki, toplumda bu olay ile ilgili olarak halkın zihninde soru işaretleri kalırsa,  Polis Teşkilatına olan güven sarsılacaktır.”

“Polis nezaretinde ölmesinin mantıklı ve makul bir açıklaması olamaz”
“Zanlının bahse konu cinayeti işleyip-işlemediği Mahkemenin vereceği karar ile belli olacak bir durum olup, işlemiş olsa bile (ki masumiyet karinesi gereği suçlu olduğu Mahkeme kararı ile kesinleşinceye kadar herkes masumdur) bu kişinin Polis nezaretinde ölmesinin mantıklı ve makul bir açıklaması olamaz. 
Bugün halen daha Polis Teşkilatı’nda sorgu odalarında ve/veya hücrelerinde ve/veya ahar surette zanlıların tutulduğu hücrelerde kamera sistemi bulunmamaktadır. Dolayısıyla mahkemeden temin edilen tutukluk sürelerinde ne olduğu, neler yapıldığı, zanlıların nelere maruz kaldığı  hususları maalesef sadece Polis Teşkilatının yapacağı açıklamalara kalmıştır. Halbuki; gelişen teknoloji çağına ayak uydurmak, en azından Zanlıların kameralı ortamlarda tutulmaları gerekmektedir.
Halen  daha ufacık, dar havasız,insan sağlığına aykırı bir şekilde hücrelerde, insan haklarına aykırılık teşkil edebilecek ortamlarda zanlıların tutulması, kişinin depresyona girmesine sebebiyet verecek bir durumdur. Belirsizlik, başına ne geleceğini bilmeme de buna eklendiği zaman artık kişinin psikolojik olarak çöküntüye girmesi kaçınılmazdır.”

“Olayın takipçisi olacağız”
“ İnsana gerçekten değer veren bir hukuk devleti isek veya öyle olduğumuzu iddia ediyorsak,   bir an önce bu tarz olaylar tekrardan yaşanmadan,  ivedilikle hücrelere ve Zanlıların tutulduğu yerlere herhangi bir şüpheye mahal bırakmayacak şekilde kamera sistemi konması ve gerekli idari tedbirlerin ivedilikle alınması ve tutuklu hakları ile ilgili çağdaş yasal düzenlemenin yapılması gerekmektedir.
Lefkoşa Mahalli Barosu olarak halkımızı ilgilendiren olaylarda kendi düşüncemizi her zaman için kimseyi kayırmadan ve taraf olmadan belirttik, belirtmeye de devam edeceğiz.
Bu olayın da takipçisi olacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın, çünkü bu bizim hakkımız olduğu kadar görevimizdir.”