Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Şener Elcil, YÖDAK Başkanı Hüseyin Gökçekuş’un usulsüz kararlar üretmesinden dolayı hakkında derhal soruşturma açılması gerektiğini savundu.

“Atatürk Öğretmen Akademisi’nin kapanması sürecini başlatan Eğitim Bakanı’nın Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden 3 gün önce 16 Nisan tarihlinde YDÜ’ye sınıf öğretmenliği açma ön izni verdiğini” ileri süren Elcil, YÖDAK’ın da bu izne bağlı olarak eğitime başlama izni vermesinin yarattığı olumsuzlukları anlatarak eleştirdi.

Mahkemeler önünde basın açıklaması yapan KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil ve yürütme kurulu üyeleri, eğitime başlama izni verilirken bu bölümün incelenmesi gerekmesine rağmen YDÜ eski Rektör Yardımcısı da olan YÖDAK Başkanı Hüseyin Gökçekuş’un hiçbir araştırma yapmadan 5 Nisan’da bu izni YDÜ’ye vermesinin kabul edilemez olduğunu kaydetti.

Bu yapılanın ülkede ciddi bir sorun olan işsizlik sorununu körükleyecek bir girişim olduğuna dikkat çeken Elcil, “Eğitimin niteliğini bir tarafa koyacak olursak işsizlik yönünden ciddi bir sorun yaratacak. Maalesef üniversitelerimiz sürekli olarak fabrikasyon usulü avukat, hemşire, diyetisyen, öğretmen yetiştirme yönünde ciddi bir çaba içerisine girmişlerdir. Bu da şu anda sıkıntı yaratıyor” ifadelerini kullandı.

KTÖS Genel Sekreteri Elcil, birçok işsiz üniversite mezununa bir de sınıf öğretmenliğinin eklenmeye çalışılmasından dolayı tepki gösterdiklerini söyledi.

YDÜ’nün hiç bir makamdan izin almadan 2009 yılında bir grup öğrenciyi kaydedip 2013 yılında da sınıf öğretmenliği bölümünden mezun ettiğini öğrendiklerini, verilen diplomaların da geçersiz olduğunun ortaya çıktığını iddia eden Elcil, “Bu gerçek ortaya çıktığı için 19 Haziran tarihinde verilen izin Hüseyin Gökçekuş’un tehdit ve karşı çıkmalarına rağmen diğer YÖDAK üyeleri tarafından iptal edilmiş durumdadır. Şu an gelinen durum itibarıyla YDÜ mahkemeden ara emir almak için başvuru yapmış, yarın da ara emri alınması için bir girişim başlatmıştır” dedi.

Daha sonra KTÖS Eğitim Sekreteri Burak Maviş, hazırlanan basın açıklamasını okudu.

“Para kazanmak uğruna eğitimde niteliği ve yasaları hiçe sayarak geçersiz diploma dağıtıp insanları mağdur eden YDÜ’nün bu yanlışını düzeltmek şöyle dursun, olayı yargıya taşıyarak yanlışlarını örtmeye yöneldiği” dile getirilen açıklamada, aldıkları duyumlara göre YÖDAK Başkanı ve YDÜ eski Rektör Yardımcısı Hüseyin Gökçekuş’un tehdit ve karşı çıkmalarına karşılık YÖDAK üyelerinin YDÜ’ye verilen sınıf öğretmenliği bölümüne öğretime başlama iznini iptal etmesini kabul etmeyen üniversitenin ara emri için yargıya başvurduğunu ileri sürdü.

“Ne ilginçtir ki, 26 Haziran tarihinde de ara emrini görüşmek üzere gün almıştır. Yine ne ilginçtir ki, YDÜ’nün Girne’de açtığı üniversitenin ismi ile ilgili YDÜ aleyhine sonuçlanan Yüksek İdare Mahkemesi’ndeki davaya bakan üç yargıçtan biri ve YDÜ lehine karar veren yargıç ara emri davasına bakmakla ilgili görevlendirilmiştir” ifadelerine yer verilen açıklamada, konunun yargıya taşındığı YÖDAK’a bildirilmesine rağmen, YÖDAK Başkanı ve YDÜ eski Rektör Yardımcısı Hüseyin Gökçekuş’un olaya taraf olmaktan kaçındığı gibi savcılığın ara emri başvurusuna savunma yapmak için de hiçbir girişim yapmadığı iddia edildi.

Gökçekuş’un tutumunun tamamen YDÜ’den yana taraf olduğunu açıkça ortaya koyduğu savunulan açıklamada şöyle denildi:

“Bununla birlikte YDÜ’nün Girne’ye açtığı ikinci üniversite için pilotaj eğitimine YÖDAK ‘hayır’ demesine rağmen Sayın Gökçekuş “oy birliği var” diyerek YÖK’ten izin alınmasını sağlamıştır. Belgelerden açıkça görüleceği gibi Sayın Gökçekuş geçersiz diploma skandalının yanında evrakta tahrifat yaparak sahtecilik de yapmıştır. Konuyla ilgili Cumhurbaşkanlığı ve Savcılığı derhal göreve davet ederiz.

Yargıyı şaibe altında bırakabilecek ve sonuçları itibarıyla yargıya baskıyı gündeme getiren bu kadar ciddi bir davaya olan ilgimiz devam ettiği gibi YDÜ’nün her ara emri başvurusuna olumlu yanıt verilmesinin nedenlerini de kamuoyu ile paylaşmaktan çekinmeyeceğimizi vurgularız.”

(tak)