Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) bazı yanlış uygulamaların Şehit Ertuğrul İlkokulu’ndaki çalışma huzurunu bozduğunu, bunların Milli Eğitim Bakanlığı’nın denetimlerinde tespit edilerek rapor haline getirildiğini belirterek, Bakanlığı rapordaki önerileri bir an önce hayata geçirmeye çağırdı.

KTÖS ayrıca, Eğitim Bakanlığı’nın partizanca ve adam kayırmaya yönelik bir tavır sergilediğini öne sürerek, bazı öğretmenlerin görev yerine gitmediğini, görevlendirme adı altında Kamu Hizmeti Komisyonu’nun atadığı yerlerde görev yapmadığını, bazı öğretmenlerin ise herhangi bir yasa kapsamında olmadan okula gitmediğini veya okula geç gitmeyi alışkanlık haline getirdiğini savundu.

Bu konularda da rahatsızlık duyduğunu belirten KTÖS, okunan basın bildirisinde bu öğretmenlerin bazılarının ismini de açıkladı.

ŞEHİT ERTUĞRUL’DA UYARI GREVİ

Şehit Ertuğrul İlkokulu’nda bugün 3 saatlik uyarı grevi yapan KTÖS, bu sabah Milli Eğitim Bakanlığı önünde basın açıklaması yaptı.

KTÖS Yürütme Kurulu üyeleri ile grevdeki Şehit Ertuğrul İlkokulu öğretmenlerinin katıldığı basın açıklamasında ilk sözü Genel Sekreter Şener Elcil aldı.

“HÜKÜMETİN VE EĞİTİM BAKANLIĞI’NIN TAVRI BİZİ EYLEME ZORLUYOR”

Grev ilan etmenin son aşama olduğunu, eğitim yılının grevsiz tamamlanması için çaba gösterdiklerini kaydeden Elcil, kendilerini greve zorlayan bazı siyasi adımların varlığından söz etti.

Elcil, hükümetin ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın birçok konuda takındığı tavrın kendilerini eyleme zorladığını ifade ederek, sorunların diyalog yoluyla çözülmesi için yaptıkları girişimlerin sonuçsuz kaldığını söyledi.

“OKULDAKİ OLUMSUZ ATMOSFER ÇALIŞMA ORTAMINI BOZUYOR”

Şehit Ertuğrul İlkokulu’nda eğitim yılının başından itibaren sorunlar olduğunu, bu sorunların geçmiş yıllara bağlı şekilde geliştiğini belirten Şener Elcil, “Okuldaki olumsuz atmosfer çalışma ortamını bozuyor” dedi.

“DENETİM RAPORUNDAKİ ÖNERİLER HAYATA GEÇSİN”

Bu konudaki sıkıntının giderilmesi için Milli Eğitim Bakanlığı’nın denetim yapmasını istediklerini, denetimin yapıldığını ve bir rapor hazırlandığını anlatan Şener Elcil, rapordaki önerilerin hayata geçmesini, yanlışlıkların düzeltilmesini istedi.

Eğitim Bakanlığı’nı yavaş olmakla da suçlayan Elcil, “Sadece Şehit Ertuğrul ile ilgili değil, eğitimin geneliyle ilgili sorunların çözümü erteleniyor” dedi.

“SOMUT ADIM ATILMIŞSA GREVİ KALDIRACAĞIZ”

Eğitim Bakanlığı’nın uyarı grevine olumlu yanıt vererek bu konuda somut adım atılmasını isteyen Elcil, “Çalışma ortamı bozuk bir okuldan verim almak mümkün değil. Özellikle öğretmen ve idare işbirliği şart... Bundan uzak bir yaklaşımın olması bizi sıkıntıya sokuyor” ifadesine yer verdi.

KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil, Eğitim Bakanlığı’nda dün bir görüşme yaptıkları, bugün de bir görüşme gerçekleştirecekleri bilgisini vererek, “Bu konuda bir adım atmışlarsa bunu beraber saptayacak, gerekirse grevi kaldıracağız” dedi.

“DEVAMSIZLIĞI ALIŞKANLIK HALİNE GETİREN ÖĞRETMENLER VAR”

Açıklamasında eğitimdeki diğer konulara da değinen Elcil, şunları ekledi:

“Devamsızlığı alışkanlık haline getiren, okula gitmeyen, görev yerinde olmayan ancak Eğitim Bakanlığı’nda görevlendirilen, kişisel menfaat için evinin yanındaki okullara atanan öğretmenler var. Rahatsızız. ”

“EĞİTİMDE ÇİFTE STANDART UYGULAMASI”

Elcil’in konuşmasının ardından KTÖS Eğitim Sekreter Yardımcısı Besim Baysal, KTÖS adına bir basın bildirisi okudu.

Bildiride, eğitimde çifte standart yaratan uygulamalar olduğu ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın buna çanak tuttuğu savunuldu.

Bildirinin tam metni şöyle:

"Eğitimin genelinde yaşanan sorunları çözmekten aciz Eğitim Bakanlığı, sorunları erteleyerek zaman kazanmaya çalışmaktadır.

Şht Ertuğrul İlkokulu özelinde eğitim yılı başından beri devam eden sorunları gidermek için sendika olarak yoğun bir uğraş vermemize rağmen Eğitim Bakanlığı’nın olayı geçiştirme siyaseti yüzünden sonuç alınamamıştır. Okulda yaşanan sorunları çözmeye yönelik başlatılan denetim sonucunda ortaya çıkan raporu uygulamaktan kaçınan Eğitim Bakanlığı sorunların devam etmesine katkı koymaktadır. Sendika olarak temel talebimiz denetim sonucunda ortaya çıkan yanlışların düzeltilmesi için ortaya konan önerilerin derhal uygulamaya konmasıdır. Bu konuda Eğitim Bakanlığı derhal gerekli adımları atmalı ve okulumuzda çalışma ortamını bozan durum düzeltilmelidir. Çalışma ortamını bozan yanlış uygulamaların ortadan kalkması eğitimde verimi artırmak için gerekliliktir. Var olan sorunları görmezden gelerek ve erteleyerek eğitimde başarı beklemek mümkün değildir.

Eğitimin en temel unsuru olan öğretmenlerin görev ve sorumlulukları çerçevesinde çalışmaları eğitimde başarının şartıdır. Eğitim Bakanlığı’nın partizanca ve adam kayırmaya yönelik tutumu nedeni ile bazı öğretmenleri görev yerine gitmemekte, görevlendirme adı altında Kamu Hizmeti Komisyonu’nun atadığı yerlerde görev yapmamakta, herhangi bir yasa kapsamında olmadan okula gitmemekte veya okula geç gitmeyi alışkanlık haline getirmektedirler. Eğitim Bakanlığı bu olaydan haberi olmasına rağmen ısrarla partizanca kayırılan öğretmenlere yönelik hiçbir girişim yapmamaktadır. Şht. Ertuğrul İlkokulu öğretmeni Fergün Ulual okulda olması gerekirken bakanlıkta görevlendirme adı altında bulunmaktadır.

Şehit Aileleri Derneği ve Malül Gaziler Derneği Başkanı’nın oğlu Sn. Okan Ersan Girne Anafartalar Lisesi’nde müzik öğretmeni olmasına rağmen yıllardan beri okulunda göreve gitmemektedir. Sedat Semavi Meslek Lisesi beden eğitimi öğretmeni Mustafa Sütçü okulunda değil Spor Dairesi’nde görev yapmaktadır. Şht. Doğan Ahmet İlkokulu öğretmeni Ersin Tünay ihtiyaç olmadığı halde evinin yanındaki Hamitköy İlkokulu’nda bulunmaktadır. Okula geç gitmeyi alışkanlık haline getiren öğretmen Hatice Kulluma raporlanmasına rağmen hala daha korunmaktadır. Bu örneklerden görüleceği üzere eğitimde çifte standart yaratan uygulamalara çanak tutan Eğitim Bakanlığı ile yaptığımız tüm görüşmelerden sonuç almak mümkün olmamıştır. Bu süreçte okulunda olmayan öğretmenlerin Sn. Derviş Eroğlu tarafından korunduğu da ortaya çıkmıştır.

Siyasetin çirkin yüzünün eğitime yansıması olan bu uygulamalara hoşgörü ile yaklaşmamız mümkün değildir. Oy uğruna çocuklarımızın geleceği ile oynanmasına asla izin vermeyeceğiz".

(tak/yenidüzen)