Cumhuriyet Meclisi, Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi bugün Gıda, Tarım ve Enerji Bakanlığı; Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı ve Sayıştay Başkanlığı bütçelerini görüştü.

Komitede ilk olarak 58 milyon 365 bin 800 TL’lik Gıda Tarım ve Enerji Bakanlığı bütçesi görüşüldü.

Gıda, Tarım ve Enerji Bakanlığı bütçesinin görüşülmesi sırasında ilk sözü UBP Milletvekili Ersin Tatar aldı.

Tatar, bugün görüşülen bütçenin çok önemli olduğunu dile getirerek bütçede yapılan artışın yeterli olmayabileceğini söyledi. “Bu enflasyonist ortamda nasıl bu bütçenin içinden çıkılacak” diye soran Tatar, Tarım Bakanı’nın yalnız bırakıldığını savundu.

Gıda sektörünün ülke için önemine değinen Tatar, kanser vakalarına dikkat çekerek, bu konuya yeterli önemin verilmesi gerektiğini belirtti.

Bu konuda ne gibi çalışmalar yürütüldüğünü soran Tatar, bazı malların sağlığa zararının, ithal edilip yapılan laboratuar çalışmaları gereği iade edildiğine işaret etti

Müşavirlere ödenen maaşların, müşavir sayısında artış yaşandığının göstergesi olduğunu söyleyen Tatar, yeni müşavir yaratması nedeniyle hükümeti eleştirdi.

Bütçede önemli bir açık bulunduğunu dile getiren Tatar, Tarım Bakanlığı’nın borçlanma durumu da olmadığı için bütçe dışı harcama yapmakla suçlanacağını söyledi.

Narenciyecilerin önemli sorunları olduğunu kaydeden Tatar, hayvancıların sorunlarına da değinerek, zor koşullar altında çalışan hayvancıların süt bedellerini zamanında alamadığını dile getirdi.

Hellim konusunda yaşanan zorluklara da işaret eden Tatar, Türkiye’de, hellim üretimi nedeniyle haksız rekabet yaratıldığını, bunun fevkalade yanlış olduğunu ve bu konuda girişimler yapılması gerektiğini belirtti.

TÜK’ün piyasada denge unsuru olarak bulunduğunu ve devlet katkısıyla ayakta kalabilmesi gerektiğini kaydeden Tatar, aynı şekilde denge unsuru olan Cypfruvex’ten de vazgeçilemeyeceğini söyledi.

Tatar, Su Projesi’nin yakın zamanda yaşama geçeceğini de belirterek, suyun planlamasıyla Tarım Bakanlığı’nın daha çok ilgilenmesi gerektiğini belirtti.

Tatar, Elektrik Kurumu’nda ihalesiz iki santral alındığını savunarak, bu durumun kabul edilebilir olmadığını söyledi.

Türkiye’yle ilişkilerin geliştirilmesinin önemine değinen Tatar, şu anda Kıb-Tek’te atılan adımların Türkiye’den elektrik getirilmesi konusuna zarar getireceğini savundu.

ÖZGÜR

Komite Başkaı CTP-BG Milletvekili Birikim Özgür, muhalefetin bu konuya duyarlığının ülke açısından olumlu bir konu olduğunu belirtti.

Özgür, bu konuda elinden geleni yaptığını ve bakana yardımcı olmak için bir takım çalışmalar yürüttüğünü dile getirerek, uğradığı saldırılara rağmen yoluna devam edeceğini söyledi.

Enerji maliyetleri, yeniden yapılanma ve tahsilatlarla ilgili akıllı sayaç gibi bir çok çalışma yürüttüklerini kaydeden Özgür, 12 adımdan oluşan 3 başlıklı yol haritasını takvimleyerek, Kıb-Tek’in özerkleştirilmesinden “enterkonekt” sisteme geçişe varan adımlar atılması ve toplumsal barışı da gözeterek bu sektördeki sıkıntıları çözme taraftarı olduğunu söyledi.

KALYONCU

CTP-BG Milletvekili Ömer Kalyoncu da söz alarak, Elektrik Kurumu’nun UBP döneminde ciddi sıkıntılar yaşadığını anlattı. Kalyoncu, enerjide doğru ve sağlıklı politikaların elbirliğiyle oluşturulması gerektiğini dile getirdi.

KIB-TEK MÜDÜRÜ GÜRKAN: “MALİYETİN ALTINDA SATIYOR VE YATIRIMLARI ERTELİYORUZ…”

Komitede milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu (Kıb-Tek) yetkilileri, faaliyetler, maliyetler ve yatırımlar konusunda geniş bilgi verdi.

Kıb-Tek Müdürü Mehmet Salih Gürkan sorular üzerine, kurumla ilgili eleştirilerin çoğunun doğru bilgiye dayanmadığını ifade etti.

Fuel-oil fiyatlarındaki artış nedeniyle elektrik maliyetlerinin olması gerekenin üzerinde olduğunu, Kıb-Tek’e ait buhar santrallarının bu yakıtla çalıştığını anlatan Gürkan, yakıt piyasasının uluslararası olduğunu, fiyat düşüşünün de bir anda fiyatlara yansımasının mümkün olmadığını vurguladı.

Dizel yakıtla çalışan santralların ise maliyette önemli düşüş sağladığını belirten Gürkan, buhar santrallarının yerini dizel santralların alması gerektiğini kaydetti.

Kurumun uzun süredir maliyetin altında satış yaptığını ve yatırımları ertelediğini anlatan Gürkan, bir başka soru üzerine, ada ülkesi olduğu için KKTC’de doğal gaza geçişin fizibıl olmadığını anlattı.

“AKILLI SAYAÇ OLSAYDI 6 YILDA 400 MİLYON KAYIP OLMAZDI”

Kurumun tahsilat sorunlarından da bahseden Gürkan, tüm sayaçlar akıllı sayaç haline getirilseydi geçen 6 yılda 400 milyon TL kaybın önlenmiş olacağını kaydetti..

Gürkan, kablo teknolojisinin hangi durumlarda fizıbıl olacağını da anlattı.Üretimin yüzde 50’sinin AKSA’dan karşılandığını ifade eden Gürkan, başka bir soru üzerine, özel sektörü sürece katıp katmamanın siyasi karar olduğunu kaydetti.

“KURUM BAŞA BAŞ… TAHSİLAT YÜZDE 95’E ÇIKARSA MALİYET DÜŞER”

Kıb-Tek Müdür Muavini Hasan Başoğlu da, “mali sürdürülebilirliğin ne zaman sağlanacağı” sorusu üzerine, 2 yıllık sürede 100-120 milyon TL borç seviyesine inebileceklerini ve kurumun finansal giderlerinin aşağıya çekilebileceğini dile getirdi.

Kurumun daha önce bankalardan borçlanıp aynı parayı bloke ettiğini, bunun doğru bir finansman yöntemi olmadığını vurgulayan Başoğlu, bunu değiştirerek finansal giderleri azaltmayı başardıklarını anlattı.

AKSA’ya olan borcu kapatıp kurumun finansal olarak rahatlamasını sağladıklarını belirten Başoğlu, kurumda başa baş noktasını yakaladıklarını söyledi.

Başoğlu, tahsilatın yüzde 95’lere çıkarılması halinde maliyetlerin düşürülebileceğini kaydetti.

“KIB-TEK’İN SATIN ALMA YETKİSİ VAR”

Maliye Bakanlığı Müsteşarı Ahmet Havutçu da, Kıb-Tek’ten borç komitesine akıllı sayaç ya da santral alımı hakkında her hangi bir talep gelmediğini belirterek, konuyla ilgili gazetelere yansıyan haberlerin doğru olmadığını kaydetti.

UBP Milletvekili Ersin Tatar’ın santraller için 12,6 milyon Euro ihalesiz borç alındığını, bunun borç komitesine sorulmadan yapıldığını, yapılanların yasalara aykırı olduğunu söylemesi üzerine de Kıb-Tek Müdürü Gürkan, kurumun Fasıl 171’e göre satın alma yetkisi olduğunu ekledi.

(tak)