1. YAZARLAR

  2. Sevgül Uludağ

  3. “Kıbrıs: 1996 sonrası faili meçhul saldırılar bitmemiş daha da azmıştı (1)…2
Sevgül Uludağ

Sevgül Uludağ

0090 542853 8436/00357 99 966518

“Kıbrıs: 1996 sonrası faili meçhul saldırılar bitmemiş daha da azmıştı (1)…2

A+A-

ULUS IRKAD


SUSURLUK SKANDALI SONRASI KIBRISLITÜRK HALKINDA YARATILAN KORKU DERİN DEVLET PATENTLİ TEHDİTLER...

Susurluk Davası ve Kıbrıs’taki Kutlu Adalı Cinayeti sonrası belli ki tekrar yapılanmaya giren Derin Devlet patentli örgütler, bu defa da yeryüzünde ve yeraltında paralel çalışan bir mekanizma oluşturdu. Ulusal Halk Hareketi (UHH) adlı bu örgüt lojistik desteğini Türkiye’de Maoist-Sosyalist olarak bilinen Aydınlık grubundan ve Aydınlık Dergisinden almaktaydı. Mağusa’da Gazi İlkokulu’nda, 2000 yılında, müdürlüğe vekalet etmekte olan ben deniz, 26 çocukla ve sendikanın (Kıbrıslıtürk Öğretmenler Sendikası-KTÖS) da refakatiyle, Okul Aile Birliği’nin de onayıyla, Yunanistan’daki bir uluslararası Çocuk Olimpiyatına katılma kararı almıştım. İnsanların istedikleri ülkeye özgür bir şekilde gitmeleri ilkesi ayaklar altına alınarak aleyhime saldırı ve linç kampanyaları düzenlendi. İşte bana, birçok aydına ve demokrat ve solculara başlattıkları saldırıların bir delili:

“BİLDİRİ NO.8, TEŞHİR EDİYORUZ

Yurtsever Kıbrıs Türk Halkı;
Bir süre önce 17 çocuğumuzu devletin ilgili makamlarından habersiz olarak Atina'da yapılacak olan sözde "Çocuk Olimpiyatları"na götürmeye kalkışanların, bunda başarılı olamayınca, özür dileyip susacaklarına, gerek internette, gerek yurt içinde gittikleri her yerde ve gerekse dış basın ve uluslararası kamuoyunda devletimizi karalamak ve kötülemek için yoğun bir karalama kampanyası başlattıkları ve bu çirkin kampanyayı her geçen gün tırmandırdıkları gözlenmektedir.

Yoğunlaştırılan bu kampanyaya karşı daha fazla gecikmeden gerçekleri ve perde gerisini siz yurtsever halkımıza, basına ve kamuoyuna duyurmak ertelenemez bir görev olmuştur.

Esasen, 1 No'lu bildirimizde de ortaya koyduğumuz gibi KKTC ve Anavatan Türkiye aleyhine faaliyetler içinde olanları teşhir etmek UHH'nin amaçları arasında bulunmaktadır :

1- Sözde "Çocuklar için Barış Olimpiyatları", Rum-Yunan ikilisi ve istihbaratının Amerika'daki lobi ve propaganda örgütü olan ve ABD'de Türkiye - KKTC karşıtı lobi yapan AHEPA tarafından Yunanistan'ın propagandası için düzenlenmiştir. Herhangi bir uluslararası spor kuruluşuna kayıtlı değildir ve Uluslararası Olimpiyat komitesi tarafından kabul edilmemektedir. Uluslararası arenada ulusal davamıza ağır darbeler indirmeyi amaç edinen Türk düşmanı AHEPA, bu organizasyonda perde gerisinde kalarak bir yıl kadar önce IWA adlı örgütü devreye sokmuştur. Bütün çabalara karşın organizasyonun gayrı ciddi ve propaganda amaçlı olması nedeniyle katılımcı devlet sayısı 12'yi geçmemiştir. Bu gerçekler halkımız tarafından çok iyi bilinmelidir.

2- Yunanistan'ın bu organizasyondaki bir diğer amacı da Büyük Atatürk'ün çocuklara armağan ettiği ve BM tarafından da kabul görerek tüm dünya çocuklarının Türkiye'de biraraya gelerek kutladığı 23 Nisan Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı'na alternatif yaratmak, hatta mümkünse baltalamaktır.

3- IWA adlı örgüt, devletimizi aşağılamak için hiçbir resmi yazışma yapmamış, muhatap almamış, KKTC makamlarını ve KKTC Milli Eğitim Bakanlığını dikkate almadan davet çağrısını her ne hikmetse Gazi İlkokulu öğretmenlerinden Ulus Irkad'a yapmıştır. Ulus Irkad'a davet çağrısının yapılmasını ise geçtiğimiz yıllarda Güney Kıbrıs'ta Rum istihbaratı tarafından kurulan Dr. İhsan Ali Vakfı sağlamıştır. Burada kritik soru, devletimiz, Eğitim Bakanlığımız ve binlerce başka öğretmen varken "Niçin Ulus Irkad?" sorusu ve bu kişinin kimler tarafından tavsiye edildiği sorusudur.

4- Ulus Irkad, KKTC'ye inanmayan ve Rum partileriyle KKTC karşıtı birçok ikili anlaşma imzalayan işbirlikçi ve mandacı YBH'li (Yurtsever Birlik Hareketi) bir kişi olup YBH'nin gazetesi Yeni Çağ'da eli kanlı Makarios'un danışmanı vatan haini Dr. İhsan Ali'yi göklere çıkaran, yazılarında ona övgüler düzen, yabancı dış merkezler tarafından düzenlenen eğitim programlarından geçmiş, iki toplumlu temas adı altında Rumlarla ortak etkinlikler ve buluşmalar düzenleyen, KKTC ve Anavatan karşıtı yazılar yazmayı, konuşmalar yapmayı kutsal öğretmenlik mesleğinin saygınlığını çiğneyerek yapmaktan kaçınmayan biridir.

Bu bağlamda sorulacak ikinci kritik soru ise öğrencilerimizin orada hangi bayrak altında yarışacaklarıdır. Kesin olan bilgilere göre öğrencilerimiz yasadışı Rum yönetimi vatandaşı olarak kabul edilmiş olup sözde "Kıbrıs bayrağı" diye Rum bayrağı altında yarıştırılacaklardı. Zaten Yunanistan'ın başka türlü davranması ve Kıbrıslı Türk çocukları KKTC veya TC bayrağı altında yarıştırması beklenemezdi… (DEVAM EDECEK)”

 

(SESONLINE.NET – Ulus IRKAD – 5.10.2015)

Bu yazı toplam 1785 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar