1. HABERLER

  2. ARŞİV

  3. Kadının adını yok eden yasal düzenleme: Çifte soyadı uygulaması!
Kadının adını yok eden yasal düzenleme: Çifte soyadı uygulaması!

Kadının adını yok eden yasal düzenleme: Çifte soyadı uygulaması!

Feminist Atölye: Ataerkil sistem içerisinde var olan birçok kurum, yasal düzenleme ve uygulama kadının, erkeğin varoluşu üzerinden tanımlanmasına neden olur.

A+A-

Feminist Atölye (FEMA)

info@feministatolye.org

 

 

Ataerkil sistem içerisinde var olan birçok kurum, yasal düzenleme ve uygulama kadının, erkeğin varoluşu üzerinden tanımlanmasına neden olur. Bunlardan bir tanesi evli kadınların, nikâh gününe dek kullandıkları soyadlarını değiştirmek durumunda kalmalarıdır. Bahsi geçen uygulama, KKTC  Devleti’nin yasal mevzuatı içerisinde yer alan Aile (Evlenme ve Boşanma) Yasası’nın “Tarafların Soyadları” başlıklı 35. maddesinin 1. fıkrasında düzenlenir. Buna göre “Karı ve Koca, üzerinde uzlaşmaları halinde ikisinden birinin soyadını aile soyadı olarak taşırlar. Uzlaşamadıkları durumda kocanın soyadı ailenin soyadı olur. Kadın bu durumda kendi soyadını aile soyadından önce taşır. Çocuklar ise sadece aile soyadını taşıyabilirler”.  Aktarılan yasa maddesinden de anlaşılacağı üzere, evlilik birliği içerisinde kadının kendi soyadını kullanabilmesi tarafların uzlaşmalarına bağlıdır. Sözü edilen uzlaşı gerçekleşmezse erkeğin soyadı aile soyadı olarak kullanılır.

Kıbrıs Türk toplumu içerisinde, uzlaşı sonucunda kadının soyadının kullanıldığı aile sayısına dair istatistiki bir bilgiye erişebilmiş değiliz. Gözümüzden kaçan birkaç tane örnek varsa bile, istisna niteliğinde olup, genel uygulamayı ortadan kaldırmaz. “Ailenin reisi erkektir” ibaresi yasal düzenlemelerin içerisinden ayıklanmış olsa da, soyadına ilişkin yer alan yasa maddesinin ikinci cümlesi, erkek egemen yapının ortadan kaldırmadığını kanıtlar.

Dünya’da ilk kez Lucy Stone isimli kadın, 1855 yılında ABD’de kendi soyadını kullanmak için yürüttüğü mücadeleyi kazandı. Stone, American Woman Suffrage Association Boston’da cinsiyet ayrımcılığına karşı kadınların siyasal alandaki eşitliği için mücadele ederken, aynı zamanda ırkçılık karşıtı hareketler içinde de aktif bir şekilde faaliyet göstermekteydi. Geçtiğimiz yıllarda avukat Ayten Ünal (Tekeli)’ın yürüttüğü “Ünal Tekeli v Türkiye” davasında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, kadının kendi soyadını kullanamaması uygulamasından ötürü Türkiye’nin,  Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin özel ve aile hayatına saygı ile ayrımcılık yasağı maddelerini ihlal ettiği sonucuna vardı. Dile getirilen örneklerden de anlaşılacağı üzere, kadının kendi soyadını kullanma hakkı için yürüttüğü mücadele uzun bir geçmişe dayanmakla birlikte, uluslararası hukuk tarafından da tanınmaktadır.

Çift soyadı uygulamasını gündeme getirmemizin sebebi, yakın zamanda İşviçre Parlementosu’ndan geçirilen bir yasal düzenlemedir.  Bahsi geçen düzenleme, KKTC’deki uygulamaya benzer bir şekilde eşlere, içlerinden birinin soyadını kullanabilme imkânı tanır. Fakat buna ek olarak, tarafların böyle bir karar almamaları halinde kadına sadece kendi soyadı ile hayatına devam edebilme fırsatı verir. 1 Ocak 2013’ten itibaren yürürlüğe giren düzenleme, başvuru yapılması halinde o tarihten önce gerçekleştirilen evlilikler için de uygulanabilecektir. Başvuru yapabilmek için gerekli olan tek şart kadının, yeni pasaport ve kimlik harcı hariç olmak üzere 75 İsviçre Frangı ödemek zorunda bırakılmasıdır. Maddi yetersizlikler içerisinde yaşayan kadınlar için eşitsiz bir durum ortaya çıkarmaktadır. Bu sebeple yapılan yasal değişikliğin önemli ama eksik bir düzenleme olduğunu söylemek gerekir. Çünkü var olan eşitsizliklere bir yenisini daha ekleme olasılığı mevcuttur.

Yararlanılan kaynak: www.ucansupurge.org


 

“Katil” Oyunu SOROV Sığınma EVİ Yararına Sahneleniyor

K. T. Devlet Tiyatroları’nın II. tur oyunu “Katil”, 1 Mart 2013 tarihinde Atatürk Kültür Merkezi’nde Sosyal Riskleri Önleme Vakfı (SOROV) tarafından yürütülen Sığınma Evi yararına sahnelenecek. Elçin Efendiyev’in yazdığı, Mehriban Elekberzade’nin yönettiği psikolojik dram türündeki oyun Oya Akın, Tuygun Töre, Bilen Kılıç ve Yılsay Özbudak’ın performansları ile SOROV’a da katkı koymak isteyen izleyicilere sunulacak.

 


 

FEMA 8 Mart Paneli:

“Ucundan Kıyısından Erkekliklere Dair”

Konuşmacılar:

Doğuş Derya: “Modern Erkekliğin Adab-ı Muaşeret Kanunları”

Tufan Erhürman: “Kıbrıslı Türk Entelektüel Erkeğin Halleri”

Niyazi Kızılyürek: “Kıbrıs Rum ve Türk Toplumlarında Milliyetçilik ve İdeal Erkek Tipleri”

Tarih: 04 Mart 2013

Yer: Naci Talat Barış ve Dostluk Evi

Saat: 19.30

 

 

 

 

 

Bu haber toplam 1274 defa okunmuştur