1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. Kadın Sığınma Evi için HEDEF 2016
Kadın Sığınma Evi için HEDEF 2016

Kadın Sığınma Evi için HEDEF 2016

İçişleri ve Çalışma Bakanlığı, toplumun ‘kanayan yarası’ haline gelen aile içi şiddet ve kadına şiddet gibi sorunların çözümüne katkı yapması için projelendirdiği “Kadın Sığınma Evi” için düğmeye bastı…

A+A-

Ayşe GÜLER

Aile içi şiddet, kadına şiddet gibi toplumsal sorunlara çare üretmesi için tasarlanan ‘Kadın Sığınma Evi’nin hayata geçmesi için düğmeye basıldı.
Gelecek yıl oluşturulacak Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dairesi bünyesinde hizmet vermesi planlanan Kadın Sığınma Evi’nin 2016 yılında faaliyete geçmesi hedefleniyor.
Bakanlar Kurulu’na götürülen önergenin ardından üzerine Sığınma Evi inşa edilecek arazinin tahsisi İçişleri ve Çalışma Bakanlığı’na yapıldı.
Şiddet gören kadınların ve çocuklarının barınabileceği Sığınma Evi için Lefkoşa’da parsel ayrımı gerçekleştirildi.

Gönüllü mühendislerle çalışılacak
Arazi işlemlerinin tamamlanmasının ardından bakanlık, Sığınma Evi projesine yönelik çalışmalara başlamayı hedefliyor.
Çalışmalar kapsamında projede hizmet verecek mimar, inşaat mühendisi ve makine mühendisleri ile ilgili görüşmelere başlaması planlanıyor.
Bakanlık, projenin ‘gönüllü mühendisler’ ile yürütülmesini istiyor.

Örs: “Arazi tahsis edildi”
Sosyal Hizmetler Dairesi Müdürü Umure Örs, Sığınma Evi’nin inşaatının başlayacağı arazinin Bakanlar Kurulu tarafından İçişleri ve Çalışma Bakanlığı’na tahsis edildiğini söyledi.
YENİDÜZEN’e değerlendirmede bulunan Örs, Lefkoşa’da 2016 yılında hayata geçmesi planlanan Sığınma Evi ile ilgili projelendirme çalışmalarının önümüzdeki günlerde başlayacağını belirtti.
Projeyi yürütecek ekiple ilgili çalışmaların sürdüğünü aktaran Örs, gönüllü mühendislerle çalışmak istediklerini dile getirdi.
Örs, hazırlanacak projenin çağdaş bir sığınma evi düşünülerek tasarlanacağını belirtti.

“Sığınma Evi, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dairesi altında hizmet verecek”
Sığınma Evi’nin Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dairesi yapısı altında hizmet vereceğini söyleyen Örs, Sığınma Evi’nden barınma ihtiyacı isteyen kadınların yanı sıra engelli çocuğu olan ve şiddet gören kadınların da yararlanabileceğini kaydetti.
Sığınma Evi’nde ayrıca ortak paylaşım alanlarının, çocuk oyun alanlarının ve görüşme alanlarının bulunacağından bahseden Örs, her şeyin en ince ayrıntısına kadar düşünüleceğini belirtti.

“Şu anda 2 kadın hizmet görüyor”
Örs, Sığınma Evi’nden yararlanacak kadın sayısının istatistiklere bakılarak, uluslar arası standartlar ve ülke yapısı göz önünde bulundurularak karar verileceğini kaydetti.
Şu anda Sığınma Evi’nde 2 kadının hizmet gördüğünü, çocuklu 2 kadının daha Sığınma Evi’ne geçişi ile ilgili çalışmaların sürdüğünü ifade eden Örs sözlerine şöyle devam etti: “Şiddete uğrayan kadınlar, Sığınma Evi’nde belirli bir süre kalacak. Tüm hayatlarının burada geçirmesi imkansızdır. Daire olarak temel hedef; kadınların şiddet gördükleri ortamdan uzaklaştırılarak, maddi olarak desteklenmesidir. Ardından kadınlar kendi ayakları üzerinde durur. Kadınların sığınma evinden çıkışına uzmanlar karar veriyor. Bazıları 1 veya 2 hafta, bazıları ise 1-2 ay içerisinde sığınma evinden çıkabilir”

“Yeni bir hayata başlamak için basamak…”
Sığınma evlerinin şiddet gören kadınların yeni bir hayata başlaması için bir basamak olduğunu ifade eden Örs, herhangi bir şekilde şiddete uğrayan kadınların güvenli bir ortama geçisin inancının sağlanması adına kadın sığınma evlerinin önemli olduğunu vurguladı.
Örs,  şiddete katlanan veya katlanmak zorunda olan kadınların söz konusu ortamda kalmaya devam etmesinin nedenin ‘yeterince güvende hissetmemesinden’ kaynaklandığını dile getirerek, toplumdaki her kadının unu bilmesi kendini güvende hissetmesi gerekiyor.

“Şiddet cezalandırılmalı”
Şiddetin cezalandırılması gerektiğini ancak kadına şiddet uygulayanların ceza alabilmesi için konunun polise yansıması gerektiğini söyleyen Örs, “Şiddetin belgelenmesi gerekiyor. bu kriminal bir suçtur. Şiddet uygulayan tabii ki cezalandırılmalıdır” dedi.

Bu haber toplam 2994 defa okunmuştur