1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. İŞLETMELERİN BORCU %30 ARTTI, KAR – ZARAR DENGESİ DARMADAĞIN!
İŞLETMELERİN BORCU %30 ARTTI,  KAR – ZARAR DENGESİ DARMADAĞIN!

İŞLETMELERİN BORCU %30 ARTTI, KAR – ZARAR DENGESİ DARMADAĞIN!

Ülkedeki esnafın nasıl bir yıl geçirdiğini mercek altına alan Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkârlar Odası ‘ÇÖKÜŞÜ’ belgeledi,  Genel Koordinatör Hürrem Tulga ortaya koyduğu tablo ile 2017 için ‘cehennem’ değerlendirmesinde bulundu.   ​​​​​​​

A+A-

Fehime ALASYA

Ülkedeki esnafın nasıl bir yıl geçirdiğini mercek altına alan Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkârlar Odası (KTEZO) Genel Koordinatörü Hürrem Tulga, ortaya koyduğu tablo ile 2017 için ‘cehennem’ değerlendirmesinde bulundu.  

Küçük işletmelerin ‘iflas’ta olduğunu ve ‘cehennem’ gibi bir yıl geçirdiğini savunan Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkârlar Odası, bunu rakamlarla ortaya serdi.

Küçük bir işletmenin aylık gelir-gider tablosunu çıkaran Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkârlar Odası, kar-zarar dengesinin örtüşmediğini ortaya koydu.

Oda, işletmelerin karından fazla zararı olduğuna işaret eden çalışmasını YENİDÜZEN’le paylaştı…

Küçük bir işletmenin aylık gelir-gider tablosunu çıkaran Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkârlar Odası, kar-zarar dengesinin örtüşmediğini ortaya koydu.

Oda, işletmelerin karından fazla zararı olduğuna işaret eden çalışmasını YENİDÜZEN’le paylaştı…

Sabit giderler: Vergiler, ulaşım, haberleşme, çalışan maaşı, muhasebe harcı…

Bir esnafın 18 kalemde yer alan sabit giderleri arasında vergiler, ulaşım, haberleşme, çalışan maaşı, muhasebe harcı, yatırım ve geliştirme gibi pek çok alan yer aldı.
Oda’nın çalışmasına göre, Aylık Cirosu 30 Bin TL olan küçük bir işletmenin 2016 ve 2017 yıllarında aylık kârı 6 Bin TL iken, harcamaları ikiye katlandı.
Bir esnafın 2016 yılında 7 Bin 730 TL olan gideri, 2017 yılında 8 Bin 566 TL’ye çıktı.  
İşletmelerde 2016 yılında kar-zarar dengesinde ortaya çıkan Bin 730 TL ‘eksi’, 2017 yılında 2 Bin 560 TL’yi buldu…
Bu nedenle borçlanmanın arttığı, kar elde edemeyen işletmelerin ya kendi yaşam standardını düşürdüğü, ya işçisinden kestiği ya da borçlanmaya gittiği ifade edildi.

 YA MAAŞ ÖDEYEMİYOR, YA VERGİDEN KAÇIYOR… Tulga: “Mevcut işletmelerin borcu yüzde 30 arttı. Kar elde edemeyen işletmeler fire vermeye başladı. Ya vergisini ödemekten kaçar oldu, ya da işçisinin sigortasını yatırmaktan, ya da çalışanının maaşını ödemekten geri kaldı”

 

İşletmeler zararda

En düşük seviyede, ideal şartlara göre 2016 yılında hesaplanan tabloda, ayda 30 Bin TL cirosu olan bir esnafın, aylık yaptığı en az harcama 7 Bin 730 TL olurken, bu rakam yanında iki çalışanı olan zanaat işletmeleri için 10 Bin 400 TL’ye çıkıyor.
Tablodaki giderlerin yanında brüt karı yüzde 20 ile hesaplayan oda, bu işletmenin aylık toplam 6 Bin TL kar elde ettiğini ortaya çıkardı. İşletmelerin yaptığı harcamalar aylık 7 Bin 730 TL olurken, geliri 6 Bin TL olarak görüldü.
İşletmenin kar-zarar dengesinde ortaya çıkan Bin 730 TL ekside olduğu göze çarpıyor.
Zararda olan işletmelerin nasıl yaşam sürdüğüyle ilgili soruları yanıtlayan Tulga, bu sayede borçlanmanın arttığını ifade etti.
Tulga, “Kar elde edemeyen işletmeler fire vermeye başladı. Ya vergisini ödemekten kaçar oldu, ya da işçisinin sigortasını yatırmaktan, ya da çalışanının maaşını ödemekten geri kaldı” dedi.

Kar-zarar dengesindeki fark giderek açılıyor

2017 yılında hesaplanan tabloda ise ayda 30 Bin TL cirosu olan bir esnafın, aylık yaptığı en az harcama yüzde 16 hayat pahalılığı eklenince 8 Bin 560 TL’yi buluyor. Zanaat işletmeleri için ise bu rakam 11 Bin 744 TL’ye çıkıyor.
2016 yılından 2017 yılına geçişte işletmenin kar oranı 6 Bin TL olarak yerinde sayarken, giderleri yüzde 16 hayat pahalılığıyla birlikte arttı. 2016 yılında 7 Bin 730 TL olan giderler, 2017 yılında 8 Bin 566’ya çıkıyor.
İşletmenin 2016 yılında kar-zarar dengesinde ortaya çıkan Bin 730 TL eksi, 2017 yılında yükselerek 2 Bin 560 TL’ye çıkıyor.

En yüksek harcama vergilerde

İşletmenin yaptığı en yüksek harcamaların da devlete ödenen kalemler olan elektrik, aydınlatma, KDV, meslek vergisi, seyrüsefer olduğu görüldü.
Ortaya konulan iyimser tabloda aylık kira bedelleri 700 TL üzerinden hesaplanırken, elektrik aydınlatma 400, çöp ve su giderleri için 90, sağlık ve eğitim için toplamda 300 TL hesaplandı.
Harcamalar arasında çalışma izni, yatırım geliştirme, gelir vergisi ve amortisman (işletmenin fiziki yapısı) tadilatı gibi kalemler, gider olmasına karşın miktarı belirlenemediği için hesaplamada yer almadı.

Planlama, yönlendirme ve şartların iyileştirmesi şart

Turizm, eğitim ve yerli üretim alanında yaşanan aksaklıklar nedeniyle halkın ve işletmelerin alım gücünün düştüğünü anlatan Tulga, bu üç faktöre değindi.
Yaşanan sıkıntılarla birlikte ortaya çok karamsar bir tablo çıktığını anlatan Tulga, çözüm önerilerini sıraladı.
Tulga, planlama, yönlendirme ve şartların iyileştirmesi ile çözüme gidilebilineceğine dikkat çekti.

 


Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkârlar Odası Genel Koordinatörü Hürrem Tulga:
“2017 esnaf için bir ‘cehennem’ oldu”

“ Bu ülkenin günümüzdeki fiili politikaları ile ekonomi, küçük ve orta ölçekli işletmeler için mümkün değildir. İşletme sayısının 30 binleri aştığı bir ülkede, her 20 kişiye bir işletme düşüyor… Sadece bu bile küçük ve orta boy işletmelerin ayakta duramayacağını ortaya koyan bir göstergedir. Küçük ve orta boy işletmelerin dayanma gücü kalmadı…
Küçük ve orta boy ölçekli işletmeler sürekli açılıp kapanıyor, yani batıyor, yenileri açılıyor, onlar da batıyor, bu kısır döngü devam ediyor.
İşletme sayısının planlanmamasından dolayı, herkes kontrolsüz şekilde işletme açtı ve pazar büyüdükçe param parça oldu…
Bu yüzden işletmelerin dayanması mümkün değil.

“Ekonomimizi çok büyük ölçüde etkiliyor”

Turizm artık tamamen kapalı olarak işliyor. Kötü olan bir diğer senaryo da üniversiteler yani eğitim sektörü de bu alandaki gibi tamamen içine kapanıyor. Gelenler kurum bünyesi içinde tüm ihtiyaçlarını karşılıyor ve çarşıya pazara inmiyor. Oteller turizm sektöründen, çarşı pazardan koptu, acilen önlem alınmazsa üniversiteler de giderek böyle olacak. Bu ekonomimizi çok büyük ölçüde etkiliyor.
Yani şimdiki duruma bakıldığında eksi yönler, artı yönlerin önüne geçmeye başladı.

“Fakirlik ve göç artıyor”

Çok kıt kaynaklarla çalışıyoruz ve bu kaynakları kullanamıyoruz. Yani örnek verecek olursam, zeytin ülkesiyiz ve bir markamız yok, birçok noktada kayıt dışı veya kaçağız. Ürünümüzü işleyip de belli bir standarda getiremiyoruz. El sanatları, harup, üzüm her alanda bu durum aynıdır üretimlerimiz güvenilir halde marketlere çıkamıyor, ihracat yapamıyoruz.
Halkın, işletmelerin alım gücü bu üç faktörden dolayı giderek düştü, düşüyor, işsizlik de çoğalıyor. Fakirlik ve göç artıyor.

“Büyük balıklar küçük balıkları yuttu”

Tek çalışanı olan bir küçük ölçekli işletme ile iki çalışanı olan zanaatkar esnafını değerlendirdik.
Şu anda yaptığımız çalışmalara göre satış yapan işletmelerde iş kollarında çalışanların sayısının 1 buçuk veya en fazla 2 kişi olduğunu, zanaatkar iş kollarında ise 3 kişinin olduğunu gözlemledik. Bu sayı 30 yıl önce 15 kişiden düşük değildi…
Geçmişte ortalama çalışan sayısı 6 olan işletmeler ‘ortalama’ standartlarında iken günümüzde bu sayı en fazla 2 oldu…
Bu çok sayıda işletme olmasından dolayı ekonominin küçülmesinden kaynaklanıyor.
Büyük işletmeler daha da büyüdü, küçük işletmeleri batırdı,  yani büyük balıklar küçük balıkları yuttu. Batıp giden küçük işletmelerin boşluğuna büyük işletmeler kondu.
Kurumsallaşma olmadı, sistemsiz çoğalmayla fakirlik geldi.

“İyimser tabloda dahi çok kötü bir senaryo karşımıza çıktı”

Yaptığımız çalışmada tüm şartlara rağmen iyimse olmaya çalıştık. Bu iyimser tabloda dahi çok kötü bir senaryo karşımıza çıktı.
Toplam giderlerin içinde var olan rakamlar yapılabilinecek en iyimser rakamlardır. İdeal bir işletmenin en az gideri 7 Bin 730 TL’dir. Bu işletme yüzde 20 brüt kar giderin altında kalıyor.
En fazla yüzde 30 bile koysak bu rakam çok yine de düşük.
Bu tablo bize şunu anlatıyor; ‘Ülke küçük işletmeler açısından resmen iflastadır…’
Bu bağlamda, bu ekonomik yapıda ciro giderek aşağıya düşüyor çünkü rekabet çok acımasız ve plansız bir şekilde artıyor.
2017 yılı esnaf için tam anlamıyla bir ‘cehennem’ oldu.
Sanayi bölgeleri darmadağın oldu, hiç kimsenin işiyle uğraşacak, gelişmeye odaklanan işletmeler kalmadı. Durum tam bir felakettir.
Bu yürürlükteki ekonomi politikaları ile ülkede iflasın dışında başka bir şey bırakmadı. Büyük işletmeler daha da büyüdü, küçük işletmeleri batırdı,  yani büyük balıklar küçük balıkları yuttu dediğimiz nokta işte burada da görüldü.   

 

KAPANMA ORANI % 80!.. “Dünyadaki işletmelerin yıllık kapanma oranı yüzde 40, kurumsallaşma oranı ise yüzde 60 iken; ülkemizdeki işletmelerde ise kapanma oranı yüzde 80… Yüzde 20’si ise ilerleyen yıllarda kepenk indiriyor…”

“Sigortalara ve kurumlara olan borçlanma arttı”

Mevcut işletmelerin borcu yüzde 30 arttı. Artık yeniden borçlanma şanları kalmadı. Borçlar giderek arttı, batmayanlar ömürlerini uzatmak için bu borç artışına gidip, borç kapasitelerini doldurdular.
Sigortalara ve kurumlara olan borçlanma arttı, kar elde edemeyen işletmeler fire vermeye başladı. Ya vergisini ödemekten kaçar oldu, ya da işçisinin sigortasını yatırmaktan, ya da çalışanının maaşını ödemekten geri kaldı.
Ülkede kapanma hızıyla yeni işletmeler açılıyor. Dünyadaki işletmelerin yıllık kapanma oranı yüzde 40, kurumsallaşma oranı ise yüzde 60 iken, bu rakam bizim ülkemizde yüzde 80’i kapanıyor, yüzde 20’si ise ilerleyen yıllarda kapanıyor. Bizde kötü olan nokta kurumsallaşma şansı olmamasıdır.
İşletmeler her ana bir olumsuzluk veya iflas ile karşı karşıyadır.  

Yıllardır dillendirilen çözüm önerileri

Planlama, yönlendirme ve şartların iyileştirmesi ile çözüme gidebiliriz çünkü insanlarımız çalışıyor ama şartları elvermediği için başaramıyor.
Bu olumsuz tabloları ve senaryoları gören toplumun, meslek eğitiminden uzaklaşıyor. Tüm bunlar düzeltilirse insanlarımız mesleki eğitimlere yönelecektir.

“Doğru veriler yok”

Ülkede kapanıp-açılan işletmelerin doğru verileri maalesef yoktur. Edindiğimiz tek sağlıklı veri belediyelerdendir, onlar da sistemini oturtan ve sağlıklı, düzenli veri toplayan belediyelerden almak mümkün…”

ozel-haber-gorsel-136.jpg

 

 

Bu haber toplam 3996 defa okunmuştur