1. HABERLER

  2. DERGİLER

  3. Hidrokarbonlara ekolojik bir bakış (1)
Hidrokarbonlara ekolojik bir bakış (1)

Hidrokarbonlara ekolojik bir bakış (1)

Küresel enerji piyasasında yer bulma açısından rekabet edebilir olmayan Kıbrıs açıklarındaki gaz yataklarının kâr sağlaması mümkün değil.

A+A-

Hasan Sarpten

hsarpten@gmail.com

İlk insan yerleşimlerinin M.Ö. 10 bin yıllarını bulduğu tahmin edilen Kıbrıs adası farklı kesimler tarfından farklı anlamlarda yorumlansa da tarihin her döneminde ‘stratejik’ bir öneme sahip olmuştur. Yüzyıllar boyunca, Batı’dan Doğu’ya tüm yayılmacı seferlerde, Kıbrıs, birinci derece stratejik bir rol oynamış ve sıçrama tahtası görevi görmüştür. Kıbrıs, Türkiye açısından da kendi güvenliği açısından çok önemli rol oynamaktadır. Bunun dışında adayı kontrol eden güç, birçok açıdan, muhtelif stratejik hedefleri kontrol etmiş demektir.

Kıbrıs, Sadece Uçak Gemisi Değil!

Kısaca, bu hedeflerden bahsedecek olursak: Ortadoğu petrolüne giden deniz yollarına hâkimiyet, Süveyş kanalı bölgesini ve Ortadoğu ve Afrika havzasına hâkimiyeti elinde bulundurabilir. Bunun yanı sıra ada, hava gücünün her yöne yönlendirilmesinde de elverişli bir konuma sahiptir. Kıbrıs işgal ettiği coğrafi mevki itibari ile dünya ticaret yollarının olduğu kadar Doğu Petrol Sahası ve Türkiye’nin ikmal yollarını da kontrol edecek durumda olan sabit bir uçak gemisi gibidir.1 Şiimdi, tüm bunlara ek olarak Kıbrıs açıklarında bulunan/bulunacak hidrokarbonlar ya da malum adıyla Kıbrıs gazı da önemli bir stratejik hedef noktasına yerleşmiş durumdadır. 

Hidrokarbonların Kalbindeki Ada

Kuzeyinde 65 km mesafe ile Türkiye, doğusunda 112 km mesafe ile Suriye, 267 km ile İsrail, 162 km ile Lübnan; güneyinde 418 km ile Mısır; kuzeybatısında ise 965 km ile Yunanistan’ın yer aldığı Akdeniz’in doğusunda konumlanmış adamız şüphesiz ki önemli bir konumdadır. Akdeniz, (İngilizce Mediterranean) coğrafi adının etimolojisinin gösterdiği gibi dünyanın ortasını, birçok ticaret yolunun buluşup kesiştiği yeri anlatır. Ticaret yollarının kontrolüne yönelik böylesi savaşlar, antik çağlardan modern zamanlara kadar sürmüştür. Modern dönemde Kıbrıs’ın siyasi mirası büyük ölçüde İngiliz İmparatorluğu tarafından devralınmasından gelir.2 Önemli bir şekilde Doğu Akdeniz, Avrupa, Asya ve Afrika gibi üç kıtanın kesişme noktası ve son zamanlarda da önemli doğal kaynak rezervlerinin tam kalbinde yer almaktadır.

Kıbrıs Gazı Bize Kâr Sağlamayacak!

Şu anda Total, ENI, BP ve Shell gibi enerji devlerinin odaklandığı Kıbrıs, Lübnan, Suriye ve İsrail arasında kalan ve Levant Havzası adı verilen bölümle ilgili en kapsamlı çalışmayı Amerikan Jeolojik Araştırma Merkezi (USGS) 2010 yılında yayınlamış bulunuyor. Bu rapora göre Levant Havzası'nda toplamda 1,7 milyar varillik iki petrol rezervi olduğu tahmin ediliyor. Fakat bölgenin doğal gaz zenginliği enerji devlerinin iştahını daha fazla kabartıyor. Bölgede büyük oranda deniz yatağında olan çıkarılabilir doğal gaz rezervinin 3,45 trilyon metreküp olduğu tahmin ediliyor. Buna rağmen, Küresel enerji piyasasında yer bulma açısından rekabet edebilir olmayan Kıbrıs açıklarındaki gaz yataklarının kâr sağlaması mümkün değil.

Sorunlar Gazın Maliyetini Yükseltiyor

2019 yılında ise 10 numaralı blokta arama çalışmalarını sürdüren Exxon ve Qatar Petroleum ortaklığı Şubat ayı sonunda Glaucus-1 isimli sahada ilk tespitlere göre 142 ile 227 milyar metreküp aralığında büyüklüğe sahip bir doğal gaz rezervi tespit ettiklerini açıklamıştı. Bu, şu ana kadar Kıbrıs açıklarında bulunan en büyük rezervi oluşturuyor. Ne var ki, akılcı küresel enerji piyasası farklı bir yöne gidiyor. Bu konuda Kıbrıs’taki hidrokarbonlar üzerine açıklamalar yapan Enerji Uzmanı Dr. Charles Ellinas’in 21 Temmuz 2019 tarihinde Yenidüzen gazetesinde yayınlanan röpartajında söyledikleri de önemli. Bölgede sorun olması gazın geliştirilmesinin maliyetini daha da yüksek hale getiriyor.

Tek Çözüm: Ekolojk Bir Bakış

Kısacası gazı geliştirmenin maliyeti yüksek, marjlar düşük yani bu kavgaya değmez. Bir güneş ülkesi olarak yer üstündeki enerjiden çok daha az maliyetle faydalanmak yerine yer altındaki gazdan medet umuyoruz. ‘Herşey yolunda giderse’ 2025’de Kıbrıs’ta gazın çıkarılmasından söz ediliyor. Peki ama en erken 2025’de gaz çıkırılırken bu adanın iklimi ve boğuştuğu felaketlere nasıl çare bulunacak? İşte, bu gerçeği düşünen pek kimse yok! Çünkü, Doğu Akdeniz’e ekonomik, siyasi, stratejik ve hemen her açıdan bakıyoruz. Tek eksik olan ekolojik bir bakış...

Kaynakça

  1. https://www.eritela.com/kibrisin-cografi-konumu-siyasi-ve-jeostratejik-onemi/
  2. https://library.fes.de/pdf-files/bueros/zypern/10658.pdf
Bu haber toplam 4671 defa okunmuştur
Adres Kıbrıs 458 Sayısı ISSN 2672-7560

Adres Kıbrıs 458 Sayısı ISSN 2672-7560

İlgili Haberler