1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. ‘Herkesin birbirini yediği bir ülke yarattık’
‘Herkesin birbirini yediği bir ülke yarattık’

‘Herkesin birbirini yediği bir ülke yarattık’

‘ÖZEL SEKTÖRDE SENDİKALAŞMA’ için Esnaf ve Zanaatkârlar Odası Genel Koordinatörü Hürrem Tulga “hazırız” dedi ancak “ekonomik durum değişmeden zor” diye nitelendirdi

A+A-

• “Sektörel bazda, yasal zorlamalarla özel sektörde sendikalaşma olabilir.”

• “Nerde görüldü 290 bin kurumsal nüfusta 25 bin iş yeri? Felaket bir durum, ortalık can çekişiyor”

• “Ekonomiye yönelik tüm sorunlar durdukça çok çok iyi niyetli olsanız ve sonuna kadar inansanız bile özel sektörde sendikalaşma zordur.”

• “Eğer ekonomi kayıt altına alınmadan Toplu İş Sözleşmesi yapılırsa, yalan olur.”

• “Güney Lefkoşa’da işletme sayısı kuzey Lefkoşa’ya göre 3 kat daha azdır. Bu herkesin bir birini yediği bir ülke yarattık demektir. Rant uğruna her tarafı iş yeri yaptık ve batırdık.”

• “Şu an yüzde 90 işletme neredeyse kapalı. Ülkede ekonomik politika yok sadece mali politika var.

“Kamu sendikalarını özele açma olmaz. Kamuda rant vardır çünkü.”

Fayka ARSEVEN KİŞİ

Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkârlar Odası Genel Koordinatörü Hürrem Tulga, sektörel anlamda sendikalaşmaya hemen hazır olduklarını ancak vergi ve sosyal yatırımların düzenlenmesi, ekonominin kayıt altına alınması ve kurumsallaşma ile bunun başarılabileceğini söyledi.
Bu sorunların devam etmesi halinde özelde sendikalaşmanın çok zor olduğunu kaydeden Tulga, “Eğer ekonomi kayıt altına alınmadan Toplu İş Sözleşmesi yapılırsa, yalan sözleşmeler yapılmış olur” dedi.
“Afrika’da sendika yoktur. Toplumsal hareketler olabilir ama sendika olmaz. Sendikalaşma uygarlığın belli bir seviyesinde ekonominin gelişmesinde ortaya çıkar” diyen Tulga, “Bizde ekonomi dibe vurdu” ifadesinde bulundu.
Tulga, “Güney Lefkoşa’da işletme sayısı kuzey Lefkoşa’ya göre 3 kat daha azdır. Bu herkesin bir birini yediği bir ülke yarattık demektir. Rant uğruna her tarafı iş yeri yaptık ve batırdık” vurgusunu yaptı.

• YENiDÜZEN: Ülkemizde ve yakın coğrafyalarda özelde sendikalaşma durumu ne?

• Hürrem TULGA: Sendikalaşmanın yoğun olduğu ülkeler vardır, Yunanistan, İngiltere hatta Güney Kıbrıs’ta sendikalaşmada örnek gösterilen ülkeler arasındadır.  Sendikacılık uygarlığın belirli bir seviyesinde ortaya çıkmıştır. Sanayileşmenin belli bir noktasından sonra ve iş yerinin büyüklüğü ile de alakalıdır sendikalaşma. İngiltere’de mesela fabrika düzeyinde sendikalaşma yüzde 90 ‘lara kadar çıkabiliyor. Toplamda ise işyerlerinde yüzde 10 düzeyindedir.

Yunanistan’da ise toplamda yüzde 25’tir sendikalaşma.  Ancak büyüdükçe işyerleri yüzde 100’e varıyor.  Dolayısıyla genel ortalama üzerinden konuşuluyor ve sendikalaşmanın az olduğu ortaya konuluyor, sendikalaşmayı önemsizleştirmek için. Hâlbuki öyle değil. Büyüdükçe, kurumsallaştıkça işyerleri daha çok sendikalaşmak mümkün olabiliyor.

Güneye baktığımız zaman işyerlerinin küçüklüğünden dolayı sektörel bazda Toplu İş Sözleşmeleri ile sendikalaşma öngörülür ve yasal olarak da bu düzenlemeler yapılır.

Bizde de işyerlerinin küçüklüğünden dolayı sektörel bazda, yasal zorlamalarla özel sektörde sendikalaşma olabilir.  Ama şuan için yok denecek kadar azdır.

• YENiDÜZEN: Bugüne kadar neden özel sektörde sendikalaşma gerçekleşmedi?

•Hürrem TULGA: Kurumsallaşma eksikliği önemli bu noktada. Çünkü işyerleri bizde açılıp kapanıyor. Bu büyük sıkıntıdır. Planlamalarla bu işin çözülmesi lazımdır. Mikro düzeydeki işletmelerimiz de çok ama çok fazla sayıdadır. İşletmeler büyüyemiyor. Bir diğer sıkıntı; sendikalaşma uygarlığın belli bir aşamasında çıktı dedim ya ve ekonominin kayıt altına alınması ile… Çünkü her şey kayıt altına alındı, bir artı değer oluştu ve bunun üzerinden sendikalar kuruldu. Ya da sendikalaşma bunlara yol açtı. Bize baktığımızda ekonomi anlamında belli bir seviye yok ve kayda alınamıyor.

Zannedilir ki Vergi Dairesi’ne kayıtlı olmak, kayıttır, ya da Sosyal Sigortalar Dairesi’ne, öyle bir şey yok. Gelirin kayıt altına alınması, para alış verişinin kayıt altına alınmasıdır kayıt. Bu denetimlerle de çözülemez bu ancak kurumsallaşma ile olabilir.

Şöyle ki; insanlar bir kere sigortasını ödeyemiyor. Gelire bakıldığı zaman, asgari ücrete bakıldığı zaman o kadar düşüktür ki insanlar yatıramıyor. Böyle olunca insanlar düşük gelir gösteriyor. Yani ülkede sağlığın, eğitimin ve hayat pahalılığının şimdi ki noktasında kim 1500 TL ile geçinebilir ki? Dolayısıyla insanlar gerçek geliri gösteremiyor.

Nerde görüldü 290 bin kurumsal nüfusta 25 bin iş yeri? Felaket bir durum, ortalık can çekişiyor. Dolayısıyla yapılacak işler var ve bu veriler dikkate alınarak adım atılabilir. Mevcut gelir durumuna göre sosyal girdilerin kademeli olarak azaltılması gerekir. Gelir durumuna göre sosyal güvenliğin bir kere bu ülkede olması gerekir.
Fiziki plan geçti madem imar planları çok hızlı bir şekilde yapılmalıdır ve iş yeri disiplinlerine gitmek şart.  Çünkü kurumsallaşmayı başka türlü sağlayamayız. Bunlara paralel olarak sendikalaşmaya hemen başlayabilir biz buna hazırız. Başka türlü de sendikalaşma olamaz. Çünkü dediğim gibi hiçbir iş yeri bu memlekette gerçek para akışını ortaya koymaz, koyamıyor.

• YENiDÜZEN: Küçük işletmelerde saydığınız sorunlar var ama büyük işletmelerde sendikalaşma hemen olamaz mı? Sizin önerileriniz nedir?

• Hürrem TULGA: Derhal. Yasal zorunluluk yapmazsan olmuyor ama çünkü sadece size hak tanınıyor.


• YENiDÜZEN: Bu hakkı arayan var mı?

• Hürrem TULGA: O hakkı arayan da yok. Bütün işyerlerinde de dikkat ederseniz neredeyse yerel istihdam oranı o kadar düşük ki böyle bir talebin oralardan oluşması da çok az.


• YENiDÜZEN: Bugün hemen istenilse sektörel bazda sendikalaşma mümkün mü?

• Hürrem TULGA: Tabi. Biz her şeyi eksiklere rağmen hazırladık, sektörler ayrıldı, iş tarifleri yapıldı. Biz bugün bir protokol yapıldığında kaç işyerini kapsayacağını biliyoruz. 
Bütün bunlarla birlikte zorlama mümkün. Şuan da çünkü sigortalar ve vergide çok büyük sorunlar var. Çünkü asgari ücret üzeri her gelir, vergiye tabidir. Düşünebilir misiniz? Böyle bir dünya yok. Esas sıkıntı bunlardır. Biz özel sektörde sendikalaşmayı başlatacaktık çünkü bu haksız rekabeti de gideren bir unsur olacaktı. Yani bir vergi iki sosyal güvenlik yatırımları noktası çözümlendiği takdirde hayata geçirebilecektik.
Bunları bakanlarla da çok konuştuk ama sosyal sigortalar durumunun ve verginin durumunun da iyi olmadığı söyleniyor sürekli.
Bütün bu sorunlar durdukça çok çok iyi niyetli olsanız ve sonuna kadar inansanız bile özel sektörde sendikalaşma zordur.
Güncel bir tartışma var eczacılarla ilgili; her mezun olana iş hakkı sağlanıyor ama hiçbir planlama yok, kontenjan diye bir şey yok, öngörü yok. Ülke bu durumda. Bunlar devam ettiği sürece ağzımızla kuş da tutsak ülke düzelmez. Bu sorun sadece eczacılıkla ilgili değil bütün sektörlerde aynı sorun yaşanmaktadır.


• YENiDÜZEN: Maaş artışları gündeme gelmeden sadece sosyal hakları ve çalışma yaşamını düzenleyen Toplu İş Sözleşmeleri gündeme gelemez mi?

• Hürrem TULGA: Bunu yapamayız. Çünkü geliri kayıt altına almalısın. Çalışana verdiğin maaşı kayıt altına soktuğun anda bitti. Sigortayı da ona göre yatırman lazım. Eğer ekonomi kayıt altına alınmadan Toplu İş Sözleşmesi yapılırsa, yalan sözleşmeler yapılmış olur. Geliri gerçekten beyan edemediğin zaman sendikalaşma çok zor. 


• YENiDÜZEN: Bugünün şartlarına bakıldığı zaman sendikalaşma için gerekli ortam olmadığını söylüyorsunuz. Bu ülkede özel sektörde sendikalaşma hayal mi o zaman?

• Hürrem TULGA: Ben bunu asla söylemek istemem çünkü bu bir hedeftir. Ekonominin belli düzeylerinde sendikalaşma ortaya çıktık dedik ya bizim ülkemizde ekonomi dibe gidiyor ve sorun ordadır. Tekelleşme de önemli faktör çünkü dibe giderken birilerinde toplanıyor bütün güç.  Dolayısıyla sendikalaşmayı yapmaya çalışanlar da bunu başaramıyor. Memlekette trajik bir durum var.
Bir örnek vereyim Güney Lefkoşa’da işletme sayısı kuzey Lefkoşa’ya göre 3 kat daha azdır. Ama bizim nüfus, alım gücü, turizm girdisi fazla olan güney Lefkoşa’dan bile 3 kat daha fazla ticari alana sahibiz. Bu herkesin bir birini yediği bir ülke yarattık demektir. Rant uğruna her tarafı iş yeri yaptık ve batırdık.
Kapasiteye baktığın zaman şuan yüzde 90 işletme neredeyse kapalı. Ülkede ekonomik politika yok sadece mali politika var. Ekonomi Bakanlığı’nın olmadığı bir ülke!..


• YENiDÜZEN: Kamu sendikalarını özele açma, özelde örgütlenmesini sağlama mümkün mü?

• Hürrem TULGA: Olmaz, çünkü çok farklılıklar var.  Kamuda rant vardır çünkü. Bugüne kadar ki politikalardan neydi yapılan? Kamu buradan toplanan vergilerle oluşturulmadı ki…  Bu yapay bir kamudur.  Bir devlet bir de geriye kalanlar olarak yapılandırıldı.


• YENiDÜZEN: Son sözleriniz…

• Hürrem TULGA: Afrika’da sendika yoktur. Toplumsal hareketler olabilir ama sendika olmaz. Sendikalaşma uygarlığın belli bir seviyesinde ekonominin gelişmesinde belli bir seviyesinde ortaya çıkar.
Şimdi bizde bütün beyanlar yüzde yüz oranında yalandır. Gününü kurtaramayan, yaşayamayan insanlar geleceğine yatırım yapamaz. Bu noktada yapılması gereken işlerin yapılacağı mümkündür diye inanıyorum. Bunu başarabiliriz diye de inanıyorum. Ama bu yönde devlet politikası olmalı.

Bu haber toplam 2033 defa okunmuştur