1. HABERLER

  2. DERGİLER

  3. gaile'nin gözüyle
gailenin gözüyle

gaile'nin gözüyle

gaile'nin gözüyle

A+A-

• Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrank Dink’in gazete binası önünde katledilişinin üzerinden tam 9 yıl geçti. 19 Ocak 2016 tarihinde öldürüldüğü yerde yapılan anma etkinliğine Rakel Dink yanı sıra, yakın zamanda, yakın zamanda öldürülen Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi’nin eşi Türkan Elçi de katıldı. Dink’in öldürüldüğü yere kırmızı karanfiller bırakılıp, mumlar yakıldı. Bilindiği üzere Türkiye’de ezber bozan tavrıyla dikkatleri çeken Hrant Dink, bundan tam 9 yıl önce katledilmişti.

• Kıbrıs’ın kuzeyinde yine bir kadın cinayeti yaşandı. Nejla Mağracı, ayrı yaşadığı kocası tarafından öldürüldü. Son 5 ayda 3 kadın cinayeti yaşanan ülkemizde, bunun önlenmesine yönelik yasal temelde birtakım iyileştirmeler yapılmış olsa da, kurumsal düzenlemeler yetersiz. Kadına yönelik erkek şiddeti, cinsiyetler arasındaki eşitsiz güç ilişkilerinden kaynaklanıp, eşitliğin sağlanmadığı noktada ortadan kaldırılması imkânsız hâle gelen bir insan hakkı ihlâlidir. Bu sebeple hem yasal hem de uygulamaya dönük kurumsal düzenlemelerin derhal icra edilmesi, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına dönük politikaların hayata geçirilmesi elzemdir. Aksi takdirde sadece ölümle sonuçlanan değil, her türlü erkek şiddeti olayında, sorumluluk sadece bunu gerçekleştirende değil, aynı zamanda devlet ve toplumun omuzlarında olacaktır.

• Bağımsız İletişim Ağı (bianet) haberine göre, “Türkiye’de 89 üniversiteden 1128, yurtdışından 355’i aşkın akademisyen ve araştırmacı Türkiye devletine şiddete son verme ve müzakere koşullarını hazırlama çağrısı yapan metne imza verdi.” Türkiye Cumhuriyeti’nin (TC) belli bölgelerinde uzun süren sokağa çıkma yasakları adı altındaki uygulamalar ve hak ihlallerine karşı çıkılan bildiride, TC Devleti’nin kendi hukuğunu bizzat çiğnediği ve taraf olduğu anlaşmaları ihlal ettiği vurgulandı. Bildiriye imza koyan akademisyenlere “aydın müsveddeleri” diyen TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve sonrasında AKP Hükümeti, akademisyenlerden bazılarını gözaltına almak, bir diğer kısmını da “soruşturma” gerekçeleriyle sindirme çalışmalarına devam ediyor. Büyük tepki toplayan bu tavır sonrasında, TC ve yurtdışından birçok akademisyen, Bildiri’ye imza koyan akademisyenlere desteğini belirten yeni bir metin kaleme aldı. Konu ile ilgili tartışmalar hâlâ devam ediyor...

• Kıbrıs’ta toplumlararası müzakerelerin sürdüğü bu günlerde, Anastasiadis tarafından yapılan açıklamaya göre Türkçe Avrupa Birliği’nin (AB) resmi dili olabilir! Bilindiği üzere 2004 yılında AB üyesi olan Kıbrıs Cumhuriyeti’nin resmi dillerinden birisi olan Türkçe, var olan politik durum bahane edildiğinden, Kıbrıs Cumhuriyeti üye olduğu dönem konu ile ilgili hiçbir çalışma yapılmıştı. Basına yansıyan haberlere göre, ‘iyi niyet çerçevesinde’ Anastasiadis tarafından yapılan öneriye göre Türkçenin resmi AB dili olması ile ilgili araştırma süreci başlatılmış olup, gerçekleştirilmesi hususunda bilginin Anastasiadis’e iletileceği vurgulandı. Böylece, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin resmi dili olan Türkçe, AB resmi dili de olabilecek. Bunun ne zaman ve nasıl olacağını ise, elbette zaman ve siyasi irade gösterecek.

• 14 Ocak 2016 liderler toplantısı sonrası yapılan açıklamaya göre, İki Toplumlu Eğitim Teknik Komitesi resmen oluşturuldu! Kıbrıs Postası’ndan Ulaş Barış’ın haberine göre İki Toplumlu Eğitim Teknik Komitesi “gerek Kıbrıs, gerekse dış ülkelerde yapılan araştırma ve uygulamaları gözden geçirecek ve bunların çatışma dönüşümü, barış, uzlaşı, önyargıların giderilmesi, ayrımcılık, ırkçık, yabancı düşmanlığı ve aşırılıkların giderilmesine nasıl katkı yapabileceği konusunda yeni araştırmalar yapacak.” 11 Kıbrıslı Türk ve 11 Kıbrıslı Rum üyenin bulunduğu Eğitim Teknik Komitesi’nin Kıbrıslı Türk üyeleri, ilk toplantıyı 21 Ocak 2016 tarihinde gerçekleştirmiş olup, Cumhurbaşkanlığı Siyasi İşler ve Tarih Özel Danışmanı, İki Toplumlu Eğitim Teknik Komitesi Eşbaşkanı Meltem Onurkan Samani’nin yaptığı açıklamaya göre, ilk ortak toplantı Şubat ayı içerisinde gerçekleştirilecek.

• 21 Ocak 2016 tarihinde Davos'ta düzenlenen "Dünya Ekonomik Forumu" öncesi bir araya gelen iki lider, çözüm vizyonu konusunda umut verdi. Kathimerini gazetesinin haberine göre, her ne kadar iki lider tarafından toprak, mal ve tazmin konularında çözüm noktasına varılmadığının altını çizilmiş olsa da, 2016 yılı içerisinde bir çözüm için samimiyetle çalışmaya devam edildiğine vurgu yapıldı. Çözümün finansmanı konusunda uluslararası toplumun katkılarının beklendiği de ayrıca ifade edildi.

Bu haber toplam 1325 defa okunmuştur
Gaile 353. Sayısı

Gaile 353. Sayısı