1. HABERLER

  2. RÖPORTAJ

  3. “Düşüncenin suç olduğunu tanımlayan bir şey yok”
“Düşüncenin suç olduğunu tanımlayan bir şey yok”

“Düşüncenin suç olduğunu tanımlayan bir şey yok”

YENİDÜZEN’e konuşan Bilgi Teknolojileri ve Haberleşme Kurumu Başkanı Doç. Dr. Kadri Bürüncük Bilişim Yasası’nı anlattı.

A+A-

Ödül Aşık ÜLKER

Bilgi Teknolojileri ve Haberleşme Kurumu (BTHK) Başkanı Doç. Dr. Kadri Bürüncük, Bilişim Yasası’nda herhangi bir düşüncenin suç olduğunu tanımlayan hiçbir madde olmadığını belirterek, “Mevcut yasalarda herhangi bir ifade, içerik suçsa Bilişim Yasası kapsamında ona erişim engellenebiliyor” dedi. Doç. Dr. Bürüncük, yasada yeni tanımlanmış bazı suçlar olduğunu da kaydetti.

Erişim engellemesinin mahkeme kararına bağlandığını vurgulayan Doç. Dr. Bürüncük, söz konusu yasanın bazı yetkileri mahkemelerin elinden alıp BTHK’ya ya da hükümete vermediğine dikkat çekti.

Meclis’ten oy çokluğuyla geçen yasanın içeriğini ve detaylarını Yenidüzen’e anlatan Doç. Dr. Bürüncük, yasanın içeriğinin Türkiye’dekinin aynısı olmadığını da söyledi.

 

Hukuka aykırı olan içeriklerin erişiminin engellenmesi...

Soru: Siz yıllardır hemen hemen her açıklamanızda Bilişim Yasası’nın eksikliğine vurgu yaptınız. Bu yasa neden bu kadar önemli? Bu yasayla ne değişecek?

Doç. Dr. Bürüncük: Bilişim Yasası’nda, mevcut yasalarda suç olan eylemlerin bilişim ortamında da engellenmesi veya hukuka aykırı olan içeriklerin erişiminin engellenmesi şeklinde düzenlemeler vardır. Yasada yeni tanımlanmış bazı suçlar var, onların da cezaları bu yasada belirlenmiştir. Uluslararası önem arz ettiği düşünülen bazı özel suçlar da bu yasada tanımlanmıştır ki bu devirde bunların suç olmadığı bir ülke olmak toplumumuza yakışmaz.

 

Künyesiz haber sitelerinin erişiminin engellenmesini...

Soru: Bu yasa ifade özgürlüğüne müdahale midir, basına sansür müdür? Bu konuda tartışmalar var...

Doç. Dr. Bürüncük: Bilişim Yasası’nda herhangi bir düşüncenin suç olduğunu tanımlayan hiçbir madde yoktur. Mevcut yasalarda herhangi bir ifade, içerik suçsa Bilişim Yasası kapsamında ona erişim engellenebiliyor. Yasada gazetecilikle ilgili yasada sadece bir tek konu vardır, o da internet gazeteciliğiyle ilgilidir. Meclis komitesine birçok kurum ve kuruluş çağrıldı ve fikirleri alındı. Bunlardan bir tanesi de Gazeteciler Birliği’ydi, onlar künyesiz haber sitelerinin erişiminin engellenmesini talep etti, bu da yasada yer aldı. Bu konuda iki yaklaşım oldu. Bu tür siteler haber hırsızlığı, emek hırsızlığı yapıp, bir haberi kaynak göstermeden kullandığı zaman muhatap bulunamıyor çünkü künyesi yok. Bazen yalan, yanlış haberlerle birileri mağdur olabiliyor ve yine muhatap bulunamıyor. Bu durumlarda bu sitelere erişimin engellenmesi gündeme gelebilecek. Künye eklendiği zaman site yeniden ulaşılabilir olacak.  Burada 48 saat içinde mahkeme kararı alınması şartı var. Haksız bir kapatma olması durumunda ve mahkeme kararı alınamaması durumunda, en fazla 48 saat sonra site yeniden açılacak. Yasanın 20’inci maddesinin 3’üncü fıkrasında belirtilen bazı istisnai durumlar vardır ki onlarda bu süre 24 saattir.

 

Çocuk pornografisi - 15 yıl hapis

Soru: Nedir bu istisnalar?

Doç. Dr. Bürüncük: Birincisi, tüm dünyada varolan uygulama ve hassasiyetle alakalıdır. Çocuk pornografisi konusunda bir içerik varsa, bunun erişiminin derhal engellenmesi için BTHK’ya görev veriliyor. Bu konuda meclis son derece hassas davrandı ve yasaya göre bu yönde ürünleri hazırlayan, tanıtan, sunan, kiraya veren, satan veya satışa arz eden kişiler mahkumiyet durumunda on beş yıla kadar hapis cezasına çarptırılabilir.

Bu ürünleri, bilişim sisteminde kendisi veya başkaları için temin eden veya bulunduran bir kişi de suç işlemiş oluyor ve mahkumiyeti halinde yedi yıla kadar hapis cezasına çarptırılabilir. Bu da yeni tanımlanmış bir suçtur.

 

Sanal bahis... 

İkinci istisna da sanal bahis konusundadır. Beden Eğitimi ve Spor Yasası’nın 26’ncı maddesi ve altında çıkarılan Müşterek Bahis Tüzüğü uyarınca izinlendirilmiş olanlar haricindeki elektronik bahisler yani yetkisiz, lisans almamış kişiler tarafından yaptırılan sanal bahis konusunda da kuruma derhal müdahale yetkisi verilmiştir.

 

Bankacılık...

Üçüncüsü de Bankacılık Yasası’nda suç olarak tanımlanmış olan, o yasanın 27’inci maddesinin 1’inci fıkrasına aykırı olarak bankalara veya müşterilerine ait sırların açıklanması durumunda da kuruma hemen müdahale yetkisi veriliyor. Bankalar konusunda yalan yanlış yapılabilecek haberler bankaların hızlı bir şekilde batmasına sebep olabilir, bu yaklaşımla bu tür içeriklerin erişiminin engellenmesi görevi de veriliyor.

 

Terörizmle ilgili içerik...

Dördüncüsü de Ceza Yasası’nın 63’üncü maddesine aykırı yayınlarla ilgilidir ki bu da terörizmle ilgilidir. Bu maddede ne suç olarak tanımlanmışsa, o tür içeriklere direkt müdahale yetkisi veriliyor. Bu da yeni tanımlanmış bir suç değil, varolan bir suçun internet ortamında yayılmasını düzenleyen bir madde var Bilişim Yasası’nda.

Tüm bunlarda 24 saat içinde mahkemeden karar aldırmak gerekiyor. Tartışmalı bir konuysa, mahkeme tatmin olmazsa ve karar almazsa, o zaman erişim engellemesi uygulaması 24 saat içerisinde kalkıyor.

 

Dolandırıcılık...

Soru: Bilişim Yasası’nda dolandırıcılık konusunda ne gibi cezalar öngörülüyor?

Doç. Dr. Bürüncük: Yasalarca suç teşkil eden bir fiille, bilişim sistemleri kullanılarak; başkasına ait bir banka veya kredi kartı bilgilerini sahibinin rızası olmaksızın ele geçiren, ele geçirmek amacıyla eylemde bulunan; başkasına ait banka hesap ve/veya müşteri bilgileri ile ilişkilendirerek banka veya kredi kartı üreten, satan, devreden, satın alan veya böyle bir kartı kasten kabul eden; sahte olarak üretilen ve/veya sahtecilik yapılarak değiştirilen banka veya kredi kartını ve/veya bu kartlara ait bilgileri kullanan veya kullandırtan

ve bu eylemler sonucunda kendisine veya başkasına menfaat sağlayan bir kişi suç işlemiş olur. Mahkumiyeti halinde de Bilişim Yasası’nda aylık asgari ücretin yüz yirmi katına kadar para cezasına veya 10 yıla kadar hapis cezasına veya her iki cezaya birden çarptırılabilir. Bu yeni bir suç olarak yasada tanımlandı.

 

Soru: Çocuk pornografisi ve kredi kartı sahteleme dışında yasada yeni tanımlanmış diğer suçlar nelerdir?

Doç. Dr. Bürüncük: Bilişim sistemlerinin ve verilerinin gizliliğine, bütünlüğüne ve kullanımına ilişkin yeni tanımlanmış suçlar var. Bilişim sistemine veya bilişim verisine hukuka aykırı ve kasten erişen veya kasten erişme teşebbüsünde bulunan veya kasten erişilmesine yardımcı olan bir kişi suç işlemiş olur ve yasaya göre mahkumiyeti halinde aylık asgari ücretin on katına kadar para cezasına veya üç yıla kadar hapis cezasına veya her iki cezaya birden çarptırılabilir. 

Bilişim sistemine veya bilişim verisinin iletimine hukuka aykırı müdahale de suç olarak tanımlandı. Yani, kamuya açık olmayan bilişim verisinin iletimi sırasında, bilişim sisteminden elektromanyetik dalgalar yayılması da dahil olmak üzere, teknik yöntemler kullanarak başka bir bilişim sistemi veya verisinin bulunduğu bilişim sistemi üzerinden veri iletimine hukuka aykırı olarak müdahale eden ve/veya sisteme girmeksizin teknik araçlarla hukuka aykırı olarak izleyen ve/veya görüntüleyen bir kişi bir suç işlemiş oluyor ve yasaya göre mahkumiyeti halinde aylık asgari ücretin on beş katına kadar para cezasına veya dört yıla kadar hapis cezasına veya her iki cezaya birden çarptırılabiliyor.  

Bilişim sistemini veya verisini hukuka aykırı olarak bozma, silme, engelleme veya değiştirmek de suç olarak tanımlandı. Mahkumiyet halinde cezası da aylık asgari ücretin yirmi katına kadar para cezası veya beş yıla kadar hapis veya her ikisine birden çarptırılmak olarak belirlendi.

Bu saydığım suçlardan herhangi birinin işlenmesine yarayan, yazılımlar da dahil olmak üzere, özel amaçlı cihazları üreten, satan, tanıtımını yapan, ithal eden veya herhangi bir şekilde dağıtan, yayan veya bu amaçlarla tasarrufunda bulunduran kişiler de suç işlemiş oluyor. Mahkumiyet halinde, aylık asgari ücretin on katına kadar para cezası veya üç yıla kadar hapis cezası veya her iki cezaya birden çarptırılmak öngörülüyor.

Bilişim sistemleriyle bağlantılı yeni tanımlanmış suçlar da var. Bilişim verisi üzerinde hukuka aykırı bir şekilde işlem yaparak, orijinal bilişim verisiymiş gibi kullanılması amacıyla ve başkalarını aldatacak şekilde, bilişim verisini değiştiren, silen, erişilemez kılan veya bu veriye yeni veriler ilave eden bir kişi, verinin doğrudan doğruya okunabilir ve anlaşılabilir nitelikte olması aranmaksızın, bir suç işlemiş olur. Veya orijinal bilişim verisi görünümüne sahip sahte veri yaratılması amacıyla ve başkalarını aldatacak şekilde bilişim verisi oluşturan bir kişi de suç işlemiş olur. Yasaya göre, mahkumiyeti halinde, aylık asgari ücretin yüz katına kadar para cezasına veya sekiz yıla kadar hapis cezasına veya her iki cezaya birden çarptırılabilir.

Aslında çok önemli sonuçlar doğurabilecek bu suçlar bugüne kadar tanımlanmamıştı ve cezaları belirlenmemişti. Bilişim Yasası’yla bu konuda da önemli bir adım atılmış oldu.

 


“Mevcut yasalarda yer alan suçları işlemiyorsa, herkes facebooktan istediğini yazabilecek”

BTHK Başkanı Doç. Dr. Kadri Bürüncük, sosyal medya paylaşımları konusundaki sorulara yanıt olarak, “Ceza Yasası’nda her ne öngörülmüşse o geçerlidir, yeni bir şey yoktur. Yeni olan şey, o yasada suç olarak tanımlanmış birşeye erişimin engellenmesinin sağlanmış olmasıdır” diye konuştu. Doç. Dr. Bürüncük, “Eğer mevcut yasalarda yer alan suçları işlemiyorsa, herkes facebooktan istediğini, istediği gibi yazabilecek” dedi.

 

“Yeni olan şey, yasada suç olarak tanımlanmış birşeye erişimin engellenmesi”

Soru: Toplumda en çok tartışılan bir diğer konu da sosyal medyada yazdığı birşeyden dolayı sorun yaşanıp yaşanmayacağı... Herkes istediğini yazabilecek mi?

Doç. Dr. Bürüncük: Herkes bunu soruyor. Eğer mevcut yasalarda yer alan suçları işlemiyorsa, herkes facebooktan istediğini, istediği gibi yazabilecek. “Zem ve kadih” şu anda Ceza Yasası’nda nasıl tanımlanmışsa ve suçsa, sosyal medyada da suçtur. Ceza Yasası’nda her ne öngörülmüşse o geçerlidir, yeni bir şey yoktur. Yeni olan şey, o yasada suç olarak tanımlanmış birşeye erişimin engellenmesinin sağlanmış olmasıdır. Bunun için mahkemeden erişimin engellenmesi talep edilir, mahkeme de bunu haklı bulursa erişimin engellenmesi için karar verebilir. Sosyal medyada mahkeme kararı olmadan erişimi engelleyemiyoruz.

 

“Kişisel haklarla ilgili iyileştirme var”

Soru: Polisin tablet, bilgisayar veya telefonlara el koyması konusunda da tartışma ve endişe var. Bu yasa bu konuda ne getiriyor, ne götürüyor?

Doç. Dr. Bürüncük: Bu yasa varolan uygulamaları kişilik hakları açısından güçlendiriyor. Şu andaki uygulamaya göre, polis Ceza Muhakemeleri Usul Yasası kapsamında, herhangi bir suçla bağlantılı aramada bilişim sistemi bulursa ve onun içinde delil bulacağına inanırsa, herhangi bir mahkeme kararı olmaksızın zaten el koyabiliyor. Bilişim Yasası’yla, polis artık herhangi bir suçtan dolayı el koyduğu bilişim sistemiyle ilgili, herhangi bir işlem yapabilmek için mahkeme kararı aldırmak durumunda. Mahkeme karar almazsa da 24 saat içinde cihazı iade öngörülüyor.

“Polis mahkeme kararı almadan birşey yaparsa”, “bilgileri dışarı sızdırırsa” veya “içine başka birşey koyarsa” gibi konuşmalar yapılıyor. Bunlar her şart altında varolan ihtimallerdir. Bunlar suçtur ve bunlar yasalarda yer alır, cezası da düzenlenmiştir. Bilişim Yasası kapsamında kişisel haklarla ilgili bu konuda iyileştirme vardır.

 

“Telif Hakları Yasası yok”

Soru: Bilişim Yasası’nda telif hakları konusundaki düzenleme nedir?

Doç. Dr. Bürüncük: Bu konu, fikri hakların bilişim sistemleri aracılığıyla ihlali başlığı altında değerlendirildi. Konu sadece yabancı ürünlerle ilgili değil, yerel ürünlerde de çalıntı yapılması ve referans verilmeden kullanılması gibi haksız durumlar da var. Yasada “Bir fikir ve sanat eserini, hak sahibi gerçek veya tüzel kişinin izni olmaksızın, bilişim sistemleri aracılığıyla; işleyerek, çoğaltarak, değiştirerek, dağıtan, yayımlayan veya hukuka aykırı olarak işlenen veya çoğaltılan fikir ve sanat eserini satışa arz eden, satan, kiralayan, ticari amaçla satın alan, ithal veya ihraç eden bir kişi bir suç işlemiş olur ve mahkumiyeti halinde aylık asgari ücretin altı katına kadar para cezasına veya bir yıla kadar hapis cezasına veya her iki cezaya birden çarptırılabilir” dendi.

Ayrıca bazı istisnai durumlar da belirlendi ve yasada belirtildi. Örneğin bir kütüphanede eski bir kitabı korumak için kopyasına aldığınızda o suç teşkil etmiyor. Yasada bu istisnai durumlar “Hukuka uygun olarak elde edilmiş bir fikir ve sanat eserinin, kişisel kullanım amacıyla, üzerinde bulunduğu aracın aynısı veya başka araç üzerinde, eserin kullanım menfaatlerini devam ettirmek amacıyla ve eserin verdiği haklar çerçevesinde çoğaltılması”, “Bir yazılımın çalıştırılması için yapılan çeşitli otomatik çoğalma işlemleri dahil ancak bununla sınırlı olmayacak şekilde, bir teknolojik işlemin gerçekleşmesi için bağımsız bir ekonomik değeri olmayan ve geçici olan bir eserin yasal kullanımı veya bir aracı vasıtasıyla üçüncü kişiler arasında ağ içinde iletimi için gerçekleştirilen çoğaltma işlemleri”, “Fikir ve sanat eserlerinin, eser sahibinin adını da içeren kaynağın belirtilmesi şartıyla, ticari olmayan kültürel, sanatsal veya bilimsel amaçlarla kullanılması, paylaşılması veya öğrenim ve bilimsel amaçlı araştırmalar için örnekleme amaçlı kullanım için çoğaltılması” ve “Kütüphane, Milli Arşiv ve müzelerin, gelecek kuşaklara aktarım ve yıpranmayı önleme amacıyla yapacakları kayıt, dijitale alma ve kopyalama ile bunları öğrenim, bilimsel araştırma ve kişisel kullanım için paylaşması” şeklinde sıralanmıştır.

Ancak maalesef henüz ülkemizde fikri hakları düzenleyen bir Telif Hakları Yasası yoktur.  Bununla ilgili bir çalışma var. Bu maddenin yürürlüğe girmesi, Telif Hakları Yasası’nın geçeceği öngörülerek üç yıl ötelendi.

 

“Herkesin yaptığı içerikten net olarak sorumlu olduğu yasada yazılmıştır”

Soru: Erişimin engellenmesi süreci nasıl işleyecek?

Doç. Dr. Bürüncük: İnternet ortamında herhangi bir içerik oluşturan herkesin yaptığı içerikten net olarak sorumlu olduğu yasada yazılmıştır. Eğer yapılan içerik herhangi bir yasada suç olarak tanımlanmışsa, internet ortamında yapınca da suç oluyor ve cezası da o yasalarda tarif edildiği gibidir. Buna erişimin engellenmesi için mahkeme kararı alınır.

Esas olan yasadışı, hukuka aykırı içeriğin yayından kaldırılmasıdır. Her zaman yayından kaldırmayı sağlayamayabilirsiniz, o durumda da erişimin engellenmesi sağlanır. Bu yasa BTHK’ya bazı maddelerde direkt erişimin engellenmesi yetkisi vermektedir ama sonrasında bunun da mahkeme kararı ile desteklenmesi gerekmektedir.

Yasanın 20’inci maddesi bunu düzenlemektedir. Buna göre, elektronik haberleşme şebekesinde yapılan ve içeriği mevcut mevzuat kapsamında herhangi bir suç oluşturduğu hususunda kuvvetli şüphe bulunan yayınların önlenmesi amacıyla soruşturma memuru veya suç oluşturmayan ancak hukuk davalarına konu olabilen yayınların önlenmesi amacıyla ilgili kişi veya kurum mahkemeye başvurabilir ve bazı ölçütlere uygun olması şartıyla, erişimin engellenmesi kararı mahkeme tarafından verilebilir.


“Yasa yetkileri mahkemelerin elinden alıp BTHK’ya ya da hükümete vermiyor”

Soru: Bu ölçütler nelerdir?

Doç. Dr. Bürüncük: Mahkemenin erişimin engellenmesi kararını verirken dikkate alması gereken ölçütler de yasada şöyle sıralanmıştır: “Erişimin engellenmesi kararı, dava konusu hukuka aykırılığın, erişimin engellenmesi dışında başka bir tedbirle bertaraf edilemeyeceğinin açık olduğu hallerde verilebilir”, “Erişimin engellenmesi kararı, orantılılık ilkesine uygun olarak verilir. Bu madde amaçları bakımından orantılılık ilkesi erişimin engellenmesi kararı ile sağlanması beklenen yarar ile verilmesi ihtimal dahilinde bulunan zarar arasında makul bir oranın bulunması, orantısızlık durumunda erişimin engellenmesine ilişkin kararın verilmemesini ifade eder”, “Temel hak ve özgürlüklerin Anayasanın 11’inci maddesine aykırı şekilde sınırlanması sonucunu doğuracak veya Anayasanın 24’üncü maddesinde yer alan düşünce, söz ve anlatım özgürlüğüne aykırı olacak biçimde erişimin engellenmesi kararı verilemez”, “Erişimin engellenmesi kararı önemli bir zararın meydana gelmesini önlemek için verilebilir. Bir kişinin menfaatini veya küçük bir zümrenin çıkarlarını korurken, birçok kişiyi mağdur etmesi ihtimali bulunan bir konuda erişimin engellenmesi kararı verilemez”, “Erişimin engellenmesi kararı verilirken, Anayasanın 14’üncü maddesinin 4’üncü fıkrasında yer alan şeref ve haysiyet dokunulmazlığı da dikkate alınır”.

Yasada erişim engellemesi mahkeme kararına bağlanmıştır ama mahkeme de sınırlanıyor, her talebe erişim engellemesi kararı veremez. Ancak şunu da vurgulamak isterim, bu yasa bazı yetkileri mahkemelerin elinden alıp BTHK’ya ya da hükümete vermiyor.

 

“Türkiye’deki yasayla içerik aynı değil”

Soru: Tepkileri neye bağlıyorsunuz?

Doç. Dr. Bürüncük: Bu konu çok uzun sürdü, farklı versiyonlar oldu. Eski versiyonlara göre yorum yapanlar var. Yasa çok iyi incelenmeden tepki verenler var. “Türkiye’deki yasa kopyalandı” diyenler var ama hiç ilgisi yok. BTHK’dan da önce, Telekomünikasyon Üst Kurulu döneminde işin içinde olan birisi olarak şunu söyleyebilirim ki, AB’nin desteklediği proje kapsamından, AB finansmanıyla yurtdışından hukukçuların desteğiyle AB mevzuatına uygun olarak bir taslak hazırlanmıştı. “Türkiye’deki yasanın kopyasıdır” demek doğru değil çünkü içerik aynı değildir. “Türkiye’de şöyle yanlış uygulamalar oldu, bizde de aynı şeyler olacak” gibi iddiaları da uygulamayı görmeden yapmak doğru değildir.

Bu haber toplam 4797 defa okunmuştur
Etiketler :