Başbakan Tatar’la iki muhalefet liderinin Ankara’ya davet edilmesi ve gitmesini yorumlayan TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, "daveti yapanları da davete gidenleri de şiddetle kınıyorum. Bu toplumun kendi iradesiyle, geleceğiyle kimsenin oynamaya alay etmeye hakkı yoktur” dedi.

Kudret Özersay’a da davet geldiğini ve gitmeyeceğini bildirdiğini öğrendiğini söyleyen Özyiğit, “Göstermelik demokrasi anlayışını ortadan kaldıralım. Israrla buradaki toplum kendi kendini yönetmeye muktedirdir diyoruz ama bu tarafta birileri karar alır, biz uygularız diyoruz. Bu toplumu hala daha ne kadar küçük gösterecekler bilemiyoruz. Bu mecliste 6 parti var, Türkiye 3-3 partiye davet gönderir, diğerlerine hiçbir şey…

Bu tartışalar ‘çatı aday’ konusunu netleştirmek içinse toplum yazık ediliyor. Biz kendi kendini yöneten toplum olma mücadelesi veriyoruz, TC ile karşılıklı saygılı ilişkilerimiz olmalı, daveti yapanları da davete gidenleri de şiddetle kınıyorum. Bu toplumun kendi iradesiyle, geleceğiyle kimsenin oynamaya alay etmeye hakkı yoktur” şeklinde konuştu.

“Yasaya onayımız tamdır”  

Ülkede yıllarca yasa eksikliği veya yasa boşluğundan insanların yıllarca canından bezdirildiğini, servetini kaybedip, tüm mallarını tefecilere kaptıran insanların olduğunu anlatan Özyiğit, hukukun üstünlüğünün zaman zaman sorgulandığını kaydetti. Sadece finansal şirketlerin değil, tefeciler ibaresinin de girmesi çok doğru oldu. Bankalar dışındaki özel kuruluşları kapsayan bu yasanın ayrı bir yeri ve önemi vardır.” Birkaç eksik nokta bulunduğuna değinen Özyiğit, tüketici kredileri yasasıyla ilgili verimli çalışmalar yapıldığını buna karşın birleşik faiz ve kooperatiflerin yasadan çıkarılmasının kendine göre yanlış olduğunu dile getirdi.

Özyiğit, “En azından artık kimsenin canı tefecilikle ilgili artık yanmaz” dedi. “Niye hala inat ediliyor ve düzenleme yapılmıyor?” Ülkeye kontrolsüz girişlerin hala devam ettiğini anlatan Özyiğit, 10 Mart’tan 1 Temmuz’a dek geçen sürede açılım için DSÖ verilerine göre hareket edilmediğini, Pandemi hastanesi donanımı sağlanmadığını, ülkeye gelenlerin izole şartlarına uymayıp tehlike yarattığını kaydetti. Ülkede artan bulaşmayla birlikte İki Toplumlu Komite, sağlık ve bilim kurullarının oturup değerlendirmesi gerektiğini kaydetti.

“Gazinocular ihya edilecek diye kontrolsüz geçişlere kimsenin rızası yoktur” diyen Özyiğit, Pandemi hastanesi olmadığını ve Nalbantoğlu’ndaki çeşitli bölümlerin bu amaçla kapatıldığını eleştirdi. Özyiğit, “Sağlık sorunum için hastanedeydim, bazı birimler faaliyet göstermiyor, hastalar ya özele ya da Mağusa’ya sevk ediliyor. Niye hala inat ediliyor ve düzenleme yapılmıyor?” dedi.
 

İşe alımlara ‘seçim istihdamı’ yorumu

‘Seçim istihdamlarıyla’ ilgili de yorum yapan Özyiğit, KIB-TEK’e yaklaşık 80 civarında kişinin işe alınmasını da kuruma zarar verdiği gerekçesiyle eleştirdi. “Bir yandan istihdam yapılıyor, Cypfruvex’ten 13 kişi çıkarılıyor.” diyen Özyiğit, mevsimlik işe alınan bu kişilerin sezonluk olarak yılın belli dönemlerinde işe alınıp, işten durdurulduklarını, bu hareketin seçim tarihleriyle örtüştüğünü ve seçim yatırımı olduğunu işret etti. Bu işçilere gönderilen yazılı davet ile ‘bayramlık ödeneği’ adı altında işten durdurulduklarını belirtmeden belge imzalatıldığını anlatan Özyiğit, Meclis’te bu belgedeki yazıyı okuyarak, hükümetin suç işlediğini kaydetti.

Söz konusu işçilerin devlette geçici işçi statüsüne geçtiğini savunan Özyiğit, “Bu yaranın bir an önce ortadan kaldırılması gerek” şeklinde konuştu. Özyiğit, “Bir yandan işe alımlar sürerken, diğer yandan da bazı kişilerin 2 kuruşluk maaşlarına göz konuyor” dedi. Özyiğit, Cypfruvex’in zarara uğratıldığını anlattı. Ülkedeki bir diğer sorunun da toplu taşımacılıkta taksicilerin sorunları olduğunu dile getirerek, konuya ilişkin devletin açıklama yapması gerektiğini belirtti.