Ayşe GÜLER

Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) eski Rektörü Prof Dr Abdullah Öztoprak’ın üniversiteye rektör vekili atanmasıyla ilgili açtığı dava, dün Yüksek İdare Mahkemesi’nde görüşüldü.

Öztoprak’ın “Vakıf Yöneticiler Kurulu’nun senatonun önerisi olmaksızın vekaleten rektör ataması yaptığı’ iddiasıyla üniversiteye açtığı davayla ilgili duruşmada Başkent Üniversitesi öğretim üyesi, DAÜ Vakıf Yöneticiler Kurulu üyesi Rıza Ayhan ve DAÜ VYK üyesi Saffet Mehmetalioğulları tanık olarak dinlendi.

Duruşmada, rektör vekili olarak atanan Prof Dr Necdet Osam da hazır bulundu.

Özkaramanlı: “Açılan dava samimiyetsiz”

YENİDÜZEN’e konuşan DAÜ-SEN Yürütme Kurulu üyesi, Prof Dr Hüseyin Özkaramanlı, Öztoprak tarafından açılan davayı ‘samimiyetsiz’ olarak değerlendirdi.

Özkaramanlı,  2010 yılında üniversiteye atanan rektör vekilinde de Senato’nun önerisinin bulunmadığına işaret ederek, “Hiçbir vekil rektör atamasında Senato’nun önerisi bulunmuyor. Asalet atamalarda ise Senato önerisi vardır” dedi.

“Öztoprak tarafından geçirilen tüzüğün 2. maddesinde her şey açık”

Öte yandan 2010 yılında Öztoprak’ın Senato’nun bilgisi dışında ‘Senato’nun Çalışma ve Karar Alma Esasları Tüzüğü’ nü hayata geçirdiğini hatırlatan Özkaramanlı, bu tüzüğün söz konusu dönemde Bakanlar Kurulu tarafından onaylandığını ve Resmi Gazete’de yayınlandığına işaret etti.

Özkaramanlı, ilgili yasada boşluk olması nedeniyle hazırlanan tüzükte rektör vekili tanımının yapıldığını dile getirerek, “Tüzüğün 2. maddesine göre rektör vekili, senatonun önerisi olmaksızın rektörü atamaya yetkili kurum olan VYK tarafından atandığı yazılıyor” dedi. 

“Bu maddeyi Öztoprak hayata geçirdi. Ancak bugün üniversiteyi dava ediyor, atamanın hukuksuz olduğunu iddia ediyor” diyen Özkaramanlı, “bu atama Öztoprak tarafından 2010 yılında hukuka uydurulmuştur” şeklinde konuştu.

“Osam’ın görev süresi 6 ay sonra doluyor”

Bunun yanı sıra yeni atanan rektör vekili Prof Dr Necdet Osam’a görevlendirme süresi konulmadığını kaydeden Özkaramanlı, YÖDAK Yasası’na göre bu sürenin 6 ay içerisinde dolması gerektiğini dile getirdi.

Özkaramanlı, görev süresinin dolmasının ardından yeni bir krizin oluşmasının imkansız olduğunu söyledi. 

--------------------------------------------------------------

“Yasa bir an önce hayata geçmeli”

Sendika olarak profesyonel çalışma ile DAÜ Yasası’na demokrasi ve özerklik gibi önemli kavramları dahil edeceklerini vurgulayan Özkaramanlı, bu süreçte çalışanların da görüşlerini alabilmek için bir dizi toplantılar gerçekleştireceklerini ifade etti.

Özkaramanlı, yasanın bir an önce hazırlanarak önce Meclis’e ardında da Bakanlar Kurulu’na sunulması için yoğun çaba sarf edeceklerini vurguladı.
“5 yıl boyunca kimsenin aklına özerklik, şeffaflık gelmedi. Ancak bugün bunlar konuşuluyor” diyen Özkaramanlı, bu doğrultuda Yasa’nın da ‘apar topar’ bir şekilde hayata geçirilmek istendiğini söyledi.

“İzlenecek yol, takvimlendirilecek”

Öte yandan Yasa’nın üniversite için oldukça önemli olduğuna dikkat çeken Özkaramanlı, bu doğrultuda çalışmaların sağlıklı bir zeminde yapılması gerektiğini dile getirdi.

Sendika Yürütme Kurulu’nun yasayla ilgili süreci planlamak adına dün öğleden sonra bir araya geldiğini aktaran Özkaramanlı, izlenecek yolun takvimlendirileceğini açıkladı.

“Rektörlük seçimi hep tartışmalı geçti…”

Özkaramanlı, DAÜ’deki rektörlük seçiminin her zaman tartışmalı geçtiğini ifade ederek, “hiçbir zaman DAÜ’de bir rektör görevi devralarak eski rektörün elini sıkmadı” dedi.

Yasa’daki sorunlar nedeniyle bu gibi sorunların yaşandığını söyleyen Özkaramanlı, son dönemde yaşanan olayların da geçmiş dönemde yaşanılan olaylardan farkının olmadığını hatırlattı.

“Yasa, dayatma değil uzlaşıyı öngörüyor”

Özkaramanlı, DAÜ’deki rektörlük seçim sürecine de değindi.
İlgili Yasa’ya göre rektörlük atanmasının üniversite Vakıf Yöneticiler Kurulu (VYK) ve Senato’nun uzlaşısına dayandığını kaydeden Özkaramanlı, Senato’nun önerisi doğrultusunda rektör atanmasının VYK tarafından yapılması gerektiğini hatırlattı.

DAÜ’de bu sürecin yasaya uygun bir şekilde ilerlemediğini belirten, Özkaramanlı, yapılan son seçimin eski yönetim tarafından bir ‘dayatma’ söz konusu olduğunu, VYK münhali olmadan Senato’nun yetkisi olmamasına rağmen, rektörü belirleme sürecini başlattığını belirtti.
Özkaramanlı, “dayatma yasal zeminden uzaktı. Bu dayatmaya da göz yumuldu” şeklinde konuştu.

“Süreç, DAÜ’ye ciddi zarar verdi”

Rektörlük seçim sürecinin DAÜ’ye ciddi şekilde zarar verdiğini vurgulayan Özkaramanlı şöyle devam etti: “yasa açık ve net ise VYK, işveren olarak en yüksek karar alma organı olarak görünmesine rağmen bunun aksi yapılıyorsa, oradaki yasal zemini alt üst etmiş olursunuz. Kurumsal yapısını ve geleneklerini DAÜ korumalıdır. Kişisel çıkarlar ön planda tutulursa, yasa ve tüzükler keyfimize göre uygularsak bu durum üniversiteye zarar verir. Şu andaki durum budur”