1. YAZARLAR

  2. Sami Özuslu

  3. CANLI BOMBALAR DEVRİ
Sami Özuslu

Sami Özuslu

CANLI BOMBALAR DEVRİ

A+A-

Dünya nereye gidiyor böyle?

Her yerden kan fışkırıyor.

Her an bir yerlerde patlama var.

Silahlar ateşleniyor peş peşe…

Ve canlı bombalar…

Her yerde…

*  *  *

İstanbul’da Beşiktaş Stadı saldırısında kendini patlatan canlı bomba 1996 doğumluydu.

Yani 20 yaşında!

Bilerek, isteyerek, gözünü kırpmadan ölüme gitti.

Tek başına değil ama!

Başkalarının da canını alarak…

Henüz yaşamın baharında ‘intihar komandosu’ olmayı tercih etti, öldürdü ve öldü.

*  *  *

Rusya’nın Ankara Büyükelçisi’ni vuran çevik kuvvet polisi 1994 doğumluydu…

Yani 22 yaşında!

Çekti silahını ve mermileri boşalttı 62 yaşındaki diplomatın bedenine…

Sonra slogan attı.

“Buradan ölüm çıkacak” dedi, teslim olmadı.

Vuruldu ve öldü.

Gencecik yaşında çok büyük bir siyasi cinayet işledi ve bilerek, isteyerek can verdi.

*  *  *

20’li yaşların başındaki insanlar gözünü kırpmadan ölüme gidebiliyor.

Askerlik öğretisinde ‘ölümü göze almak’ vardır, ama bu erlerin kendi tercihi değildir çoğu zaman… Emir komuta zinciri içerisinde yapacak bir şeyi yoktur askerin.

Peki ama sivil yaşamda nasıl oluyor bunlar?

Bir örgüte bağlı insanların da emir-komuta zincirinde hareket ettiği kesin. Örgütler adına yapılan eylemleri bir yere kadar ‘askeri görev’ gibi görmek yanıltıcı olmaz.

Ama soru şu: Bu kadar genç yaştaki insanlar kendi canını feda edecek ruh haline nasıl bürünebiliyor?

Nasıl bir motivasyondur ki, henüz hayatın güzelliklerini tatmadan ölüme koşar adım gidebiliyor bu çocuklar?

*  *  *

Ankara cinayetini işleyen polisin durumu daha da ilginç…

Elçiyi vurduktan sonra attığı sloganlar, Rusya’nın Suriye politikasına öfke duyduğunu ve intikam almak için Büyükelçi’yi öldürmeye karar verdiğini gösteriyor.

Yani çok büyük olasılıkla arkasında biri yoktu. Emir aldığı bir örgütü olduğunu sanmıyorum.

Olup bitenden ve verilen mesajlardan ‘vazife’ çıkarmış ve ‘gereğini’ yapmış gibi görünüyor.

*  *  *

Tehlike çok büyüktür.

Şiddeti, yani insan öldürmeyi bir ‘mücadele yöntemi’ gören örgütlerin işlediği insanlık dışı suçlar asla kabul edilemez ve terör uluslararası düzeyde mücadele edilmesi şart olan bir evrensel beladır.

Ama terör örgütlerinin yanı ‘durumdan vazife’ çıkarmaya hazır, ‘cennete gitmeye hevesli’ o kadar canlı bomba vardır ki sokakta!..

Ruhen kinle, nefretle yoğrulmuş, ötekini kabullenmeyen, tavuk keser gibi insan öldürmekten ve kendi canını da vermekten zerre kadar çekinmeyen nesiller yetişiyor dünyada…

Üstelik çoğu genç…

‘Canlı bombalar devri’ne girdi dünya…

Sömürü yüzünden!

Hala ‘iyi günler’ yaşıyoruz.

Henüz ‘kötüleri’ gelmedi.

İnsanlık sustukça, sindikçe, hazırlop beklentileri sürdükçe bu işlerin sonu iyiye varmayacak.

Bu yazı toplam 1817 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar