1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. Bütçe maratonu sürüyor
Bütçe maratonu sürüyor

Bütçe maratonu sürüyor

Cumhuriyet Meclisi Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi, 40 milyon 938 bin 20 TL olarak öngörülen Dışişleri Bakanlığı bütçesini, 100 bin TL’lik artışla 41 milyon 38 bin 20 TL olarak onayladı.

A+A-

Cumhuriyet Meclisi Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi, 40 milyon 938 bin 20 TL olarak öngörülen Dışişleri Bakanlığı bütçesini, 100 bin TL’lik artışla 41 milyon 38 bin 20 TL olarak onayladı.
Cumhuriyet Meclisi Mavi Salonda yer alan komite toplantısına, Dışişleri Bakanı Özdil Nami ile bakanlık yetkilileri de katıldı. Komite Başkanı Birikim Özgür başkanlığında gerçekleştirilen bütçe görüşmesinde, Dışişleri Bakanlığı bütçesi oyçokluğu ile kabul edildi. Cumhuriyet Meclisi Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi, Dışişleri Bakanlığı bütçesinin ardından 236 milyon TL tutarındaki Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı bütçesini oybirliğiyle kabul etti.

Nami: “Vizyonumuz Kıbrıs sorununun bir an önce neticelendirilmesi”
Cumhuriyet Meclisi Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi’nin Dışişleri Bakanlığı bütçesini ele aldığı görüşmede Dışişleri Bakanı Özdil Nami bakanlığın faaliyetleri, Kıbrıs sorunu konusunda yapılan uluslararası temaslar hakkında bilgi verdi.
Bakanlığın vizyonunun 50 yıldan bu yana uluslararası kamuoyunun gündeminde olan Kıbrıs sorununun bir an önce adil, kalıcı ve kapsamlı bir anlaşamaya varılarak neticelendirilmesi yönünde olduğunu anımsatan Nami, bakanlığın bu konuda izlediği siyasete vurgu yaptı.
Nami şöyle devam etti:
“Yürüttüğümüz çalışmalarımızın başıca hedeflerini ülkemizin uluslararası alanda temsilinin ve ülkemiz üzerindeki izolasyonun kaldırılmasının sağlanması, halkımızın maruz bırakıldığı kısıtlamaların bertaraf edilmesi, siyasi, ekonomik, kültürel, diplomatik alanlarda ikili ve çok taraflı ilişkilerimizin geliştirilmesi ve Kıbrıs sorununa ilişkin pozisyonumuzun üçüncü taraflara anlatılarak eşit hak ve çıkarlarımızın savunulması oluşturuyor. Bakanlığımız Kıbrıs konusundaki güncel gelişmeler hakkında sivil toplum örgütlerine bilgi vermeyi görev edinmiş ve bu düşünceden hareketle birçok sivil toplum örgütü, sendika ve dernek yetkilileriyle gerçekleştirilen çalışmalar ve müzakere sürecine ilişkin son gelişmeler hakkında düzenli olarak bilgilendirme toplantıları düzenlemiştir.”
Nami, “Dışişleri Bakanlığı ada çevresindeki hidrokarbon kaynakları üzerinde tek taraflı olarak çalışma yürüten Kıbrıs Rum tarafının bu tek yanlı girişimi karşında önlem almak zorunda kalan Türk tarafının girişimlerini mazeret göstererek müzakere masasını terk etmesinin yanlış olduğunu duyurma yönünde azami gayret sarf etmektedir” dedi.


“Budapeşte temsilciliği faaliyetlerine başladı”
Nami, “2014 yılında bakanlığımızın gerçekleştirdiği en önemli icraatlar arasında yurtdışı uygulama birimlerimize bir yenisini katmak yer aldı. Bu bağlamda KKTC Budapeşte temsilciliği faaliyetlerine başladı” dedi.
Özdil Nami, başkentlerde yeni temsilcikler açılması yönündeki çalışmaların sürdüğünü söyledi, Bakanlığın koordinasyonluğunda yürütülen diğer etkinlikler hakkında da detaylı bilgi verdi.
Bakan Nami, Dışişleri Bakanlığı’na ait yeni bir internet sayfası tasarlandığını da anlatarak, bakanlığın çevre düzenlemesinin de modern standartlara ulaştığını, personelin motivasyonu açısından bakanlık binasında gerekli lojistik iyileştirmeler yapıldığını kaydetti.
Öte yandan Nami, yurt dışında personel görevlendirmesine ilişkin Atama Tüzüğü yetkili Sendikalarla işbirliği içerisinde geçirildiğini belirterek, bunun çalışanlara daha huzurlu çalışma ortamı yarattığını kaydetti.

Yurtdışı seyahatleri nedeniyle ek bütçe talebi
Dışişleri Bakanlığı bütçesinin onaylanmasının ardından tekrar konuşan Nami, Taşınmaz Mal Komisyonu’yla ilgili sıkıntıların çözülmesi için finansal kaynağa ihtiyaç duyulduğunu ve bu konuda Türkiye ile görüştüklerini belirtti.
Nami, konuşmasında tutarlı politikalar ve birlik beraberliğin önemine vurgu yaptı.
Ülkenin dış kaynak ihtiyacıyla ilgili Dünya Bankası ve Avrupa Kalkınma Bankası ile görüştüklerini, Avrupa Kalkınma Bankası’nın Kıbrıs için ayırdığı bütçenin bir bölümünün Kuzey Kıbrıs için kullanılmasıyla ilgili fikir birliğine vardıklarını kaydeden Nami, bu konuda çalışmaya devam ettiklerini söyledi.
Yeni personel istihdamı için çalışma yapılacağını da ifade eden Nami, yurt dışı seyahatlerinin artması nedeniyle ek bütçe talebinde bulundu.
Pek çok konuda ek yatırımlara ihtiyaç duyduklarını ancak öncelikler belirleyerek ilerlemeye çalıştıklarını anlatan Nami, dışişleri bakanlığının kendine göre bir politika uygulamadığını, ilgili taraflarla da görüştüklerini ifade etti.


Doğrudan Ticaret Tüzüğü AP’nin bu yılki gündeminde

Doğrudan Ticaret Tüzüğü’nün “buzluğa” konduğunu söyleyen Nami, konunun AP’de olduğunu ve parlamentonun bu yılki gündemine alındığını söyledi.
Yeşil Hat Tüzüğü’yle ilgili sıkıntıların çözülmesi için de çalışmaya devam ettiklerini belirten Nami, Kıbrıs Türk ticari araçlarının güneye geçebilmesi için ciddi bir çaba gösterdiklerini belirtti.
Adresle ilgili mali yardım tüzüğü önşartlarını bertaraf edip kuzeyde adres verilmesini sağladıklarını dile getiren Nami, son bir projede güneyden adres verilmesi şartı konsa da bu konudaki mücadelelerinin devam ettiğini söyledi.
Hiçbir siyasi partinin “ne olursa olsun çözüm olsun” görüşünde olmadığını ifade eden Nami, “Öyle olsa kimse bu kadar büyük mücadeleler vermezdi” dedi.
“Cumhurbaşkanı konuşmadığı halde Dışişleri Bakanı toprak konuştu” söyleminin de gerçekleri yansıtmadığını belirten Nami, toprak konusunun müzakerelerin sonunda en son ele alınacağını belirtti. Roaming konusundaki gelişmeleri de anlatan Nami, K.Rum tarafının roaming kelimesine karşı olduğunu, bu nedenle enterkonnekte kelimesinin kullanılmasına karar verildiğini ancak K.Rumların başka itirazlar ortaya koyarak süreci duraklattığını anlattı.
Nami hellim konusundaki sürecin de devam ettiğini ifade etti.


Temsilciliklere verilen önemin artırılması
CTP-BG Milletvekilli Armağan Candan da, temsilciliklere verilen önemin artırılmasını istedi ve 2015 yılında bakanlığın meslek memuru alımı konusundaki taleplerinin yerine getirilmesi gerektiğini söyledi.
Dışişleri Bakanlığı kadrolarının acilen geliştirilmesi gerektiğini vurgulayan Candan, Kıbrıs Türklerinin haklarının dünyada savunulmasının herkesin önceliği olduğunu söyledi.


Kriz ve eksen değişikliği
CTP-BG Milletvekili Asım Akansoy da, Kıbrıs konusunda kriz ve eksen değişikliği olduğunu anlattı.
Sürecin Kıbrıs Türkü’nün elini zayıflattığını düşündüğünü kaydeden Akansoy, Rumların tavırları karşısında Türkiye’nin tavrını doğru görmediğini ancak bunun Türkiye karşıtı bir politika olarak görülmemesi gerektiğini vurguladı.

Aktif çalışmalar
CTP-BG milletvekili Fazilet Özdenefe de, Dışişleri Bakanı’nın arzu ettikleri yönde çalıştığını ifade ederek, teşekkürlerini sundu ve Dışişleri Bakanlığı’nın vizyonunun geliştirildiğini, çalışmalarının aktif bir şekilde sürdürüldüğünü kaydetti.
Özdenefe, Dışişleri Bakanlığı bütçesinin geliştirilmeye ve artırılmaya ihtiyacı olduğunu belirterek, muhalefet milletvekillerinin eleştirilerini yorumladı ve federasyon ile konfederasyonun aynı şekilde değerlendirilmesinin doğru olmadığını söyledi.


“Annan Planı referandumu sonrası siyasi partilerin görüşlerinin değişti”

CTP-BG Girne Milletvekili Ömer Kalyoncu, ülkede Annan Planı referandumu sonrası siyasi partilerin görüşlerinin değiştiğini, “ayak sürüme” olsa da herkesin “barışçı” göründüğünü, bunun hem UBP hem de Cumhurbaşkanı’nda böyle olduğunu savundu.
Kalyoncu, 2004 sonrası yurtdışında olumlu temaslar yapıldığını, AB yasalarının ülkede kabul edildiğini, devletin geliştiğini, devletin rolünün daha demokratik gelişmeye başladığını anlatarak, dünyada devletlerin artık egemenliklerinden ödün verdiğini ve ekonomik gelişme, insan yaşamı kalitesinin artırılması için işbirliğine gittiğini ifade etti.
Önemli olanın insanların güveni, yaşam kalitesi, ekonomik gücü ve kendisini güven içerisinde hissetmesi olduğunu belirten Kalyoncu, Kıbrıs’ta bulunacak anlaşmada önemli olanın bunlar olduğunu kaydetti.
Kalyoncu, Kıbrıs’ta gelişmelerin anlaşma yolunda olumlu olduğunu, güçler dengesinin sağlandığını, önemli olanın iki tarafın da anlaşmayı istemesi olduğunu belirterek, zorda olanın Rum tarafı olduğunu, bunun görülmesi gerektiğini dile getirdi.
Annan Planına “hayır” denseydi Türkiye ve KKTC’nin AB’de bu kadar ilerleme sağlama şansı bulamayacağını, Kıbrıs Türk halkının kendisini küçümsememesi gerektiğini ifade eden Kalyoncu, hiçbir partinin, Kıbrıs Türk halkına güvenlik sağlamayan bir anlaşmaya “evet” diyemeyeceğini kaydetti. TAK

Bu haber toplam 1608 defa okunmuştur