1. YAZARLAR

  2. Cenk Mutluyakalı

  3. Biri gördü, biri duydu
Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

Biri gördü, biri duydu

A+A-

Kıbrıs'ı tek bir müzik aleti ile anlatacak olsak hiç tereddütsüz "keman" deriz... Nasıl ki "şarap"tır içkisi... Tınısı da kemane!
Zurnadan bağlamadan çok evvel ve çok daha köklü yeri vardır kemanın, bu adanın kültüründe...
Tıpkı çığlık çığlığa" tarihimiz gibidir...
Ne aşklar akmıştır, o masum oksarinin telaşında...

***

Şimdi "oksari" ne diyeceksiniz!
Yay...
Keman yayı...
Kemanecinin özenle mumladığı yay, at kuyruğundan sökülmüş uzun kıllarla dokunur tellere...
O yanık ses, böylece kulaklarımızın mumunu eritir, ulaşır beynimize...

***

İki meşhur ve unutulmaz kemanecisi vardır, adanın.
Pek çok vardır aslında.
Ama ikisi, çok özeldir.
Mehmetali dayıdır biri.
Bir diğeri Antonis...

Biri kemaneci dayı diye bilinirdi, diğeri Koufantonis....
Cümbüş ya da lauto ile yan yana gelirdi, keman... İllaki 'deblek' olurdu şaşmaz dostları...
Ve aynı ezgiler çınlar dururdu bu yurdun taş meydanlarında...
Oyunlar kurulur, çatistalar söylenir, beyaz bir mendile el uzatılırdı, karşılıklı...
Bugünü değiştirseler de değişmez dünün anısı...

***

Mehmet Ali dayı kördü...
Kör kemaneci...
Kondealı Antonis sağır...
Oysa...
Biri duydu, biri gördü yıllarca...
Onbinler görmez, duymazken hâlâ...

***

Işığı tuttular, öptüler sesi.
Gözlerimiz hırsın, kulaklarımız menfaatin esiri olurken, onların duyuları başkaldırdı.
Ve geniş yığınlar üzüm gibi ezildi teknesinde zamanın, yabancılaştı kendine…

***

Çekecekler ellerini üzerimizden...
Eninde sonunda çekecekler...
Bu coğrafya yıkayacak kendini, yine kendi tınısıyla...
Temizlenecek, arınacak...

mehmedali-dayi.jpg


Yaşlanmak mı dediniz?

Sami (Özuslu) ne güzel de anlattı hepimize, yeni yaş dilimlerini.
0-17 yaş arası: ERGEN
18-65 yaş arası: GENÇ
66-79 yaş arası: ORTA YAŞ
80-99 yaş arası: YAŞLI

***

Gel gör ki, Dr. Osman Müftüoğlu, şu gerçeği fısıldıyor:
"Hiç şüpheniz olmasın; bir gün herkes gibi siz de yaşlılıkla yüzleşeceksiniz..."
Üstelik, bir de "test" koyuyor önümüze...
"Yaşlanıyor muyum" sorusunu yanıtlamak için birkaç soru...
"Evet"ler fazlaysa, "hoşgeldiniz" diyor doktor...

***

- Egzersiz toleransınızda düşme hissediyor musunuz?
 

- Libidonuz (cinsel arzunuz) azaldı mı?

-Günlük temponuz eskisi kadar yoğun olmasa da günün sonunda tükenmişlik ve aşırı bitkinlik hissediyor musunuz?

-Rahat uyuyamıyor, uzun, kesintisiz ve dingin uykulara özlem duyuyor musunuz?

- Egzersize karşı isteksizlik hissediyor, düzenli egzersiz yapmanıza rağmen sinsice şişmanlıyor musunuz?

- Telefon numaralarını, adresleri, isimleri hatırlamada güçlük çekiyor musunuz?

- Yüzünüzde kırışıklıkların oluştuğunu, cildinizin gevşeyip kaslarınızın sarktığını hissetmeye mi başladınız?

***

Ne diyorsunuz...
Sami haklı, değil mi?
Evet evet, bence de...


KALP DEFTERİ

Şimdi sen halen, o teleferikte oturuyorsun.
Uludağ’da bir yerde, Bursa’da.
Yanımda hemen…
Ve gülüşün…
Kızıl yüzlü tomurcuk…
O küçük kızsın sen, hala…
Nasıl bırakmışsam öylece, orada…
Gözlerin yirmilik falan gülümsüyor…
Boynunda bir kekik kokusu var…
Sesinde bir gün doğumu…
Ve şimdi sen, yeniden doğuyorsun…
Orada, bir yerinde kalbimin…
İyi ki…
Hala…


En iyi tweet

obama.jpg

En yüksek beğeniye sahip tweet, Amerika Birleşik Devletleri eski Başkanı Obama’ya aitmiş! 2.9 milyon beğeni almış…
Popüler sosyal paylaşım adresi Twitter tarihinin rekoru...
Bakın ne yazmış Obama…
“Hiç kimse, doğuştan, başka bir insanın ten rengi, geçmişi ya da dini yüzünden ondan nefret etmez. İnsanların nefreti öğrenmesi gerekir. Ve eğer, onlara nefret öğretiliyorsa, sevgi de öğretilebilir. Çünkü sevgi insan kalbine aksine kıyasla çok daha doğal gelir.”

***
Ve ekleyiniz bir beğeni daha…


haftanın notcukları

- Her yere bir BÜYÜK hastane yapalım! İçinde doktor olsa da olur, olmasa da... (!)

- Ercan’dan İngiltere’ye uçmak için insanın bir servet ödemesi gerekiyor.
KTHY battı ya...
Al sana “cicili bicili” özelleştirme!

- Dünyanın en pahalı elektriğini kullanıyoruz ya...
Az kaldı, suya ödediğimiz para elektriği de geçecek...

- Arabanın camından kola tenekesini fırlatan şoförle, kırmızı ışıkta yan yana durduk...
Daha ağzımı açmadan, “Ne bakıyorsun lan” dedi...

Bu yazı toplam 2191 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar