1. YAZARLAR

  2. Neşe Yaşın

  3. BİR HEDİYENİN ANATOMİSİ
Neşe Yaşın

Neşe Yaşın

BİR HEDİYENİN ANATOMİSİ

A+A-

Eski Türk filmlerinde bir motif vardır. Ortada hain bir komplo bulunmaktadır ve kahramanlarımız bunu bilmedikleri için film boyunca acı çekerler. Biz seyirciler gerçeği biliriz ve boşu boşuna yaşanan acıları izleyip hayıflanır, düğümün çözüleceği, sevgililerin yeniden kavuşacağı anı bekleriz. Film boyunca kötüler kendi dümenlerini döndürürler ama… Adalet son bölümde gerçekleşir.

Yalan söyleyerek, komplo kurarak nereye kadar döner değirmen? Gerçeğin ortaya çıkışı ve vuslat her zaman mümkün müdür?  Katiller emareleri yok etmek için evi yakarlar bazen. Düğümü çözecek olan kahramanın peşine düşüp onu öldürürler. Senaryoyu kötülerin zaferi üzerine kurgulamak da olasıdır.

Hayat bu filmlerde ele alındığı gibi değil kuşkusuz. Çok daha karmaşık… Ama insanın içini yakıp isyanla dolduran adaletsizliğe dair bu ana motif ve arketipler hayattaki deneyimlerimize ilişkin çok şey anlatıyor.
Yaşayan ya da ölmüş geçmiş her insanın belleğindeki bastırılmış ve yok olmuş sayısız kaydı düşünürüm bazen. Bütün doğru sandıklarım için kuşkuya kapılırım. Kimi durumda öyle bir ayrıntı vardır ki bakış açısını tamamen değiştirecektir.

Hakikatin peşine düşmüş insanlardır günümüzün gerçek kahramanları… Hakikati ortaya çıkarmak için uğraşırken cezalandırılan, hapse atılan, öldürülen pek çok insan… Bir yanda kötülükle kendilerini iktidara taşıyıp, güç ve refah peşinde koşanlar var bir yanda da hakikat ve adalet arayıcılar. Hayat bu iki grup insanın karşılaştığı bir arena sanki…

Büyük ya da küçük çapta bu motifin parçasıyız hepimiz. Bir ülke, bir şehir, bir köy için hakikat arayıcısı olabileceğimiz kadar kendi küçük ortamlarımızda hatta iki kişinin ilişkisinde bile oynayabiliriz bu rolü.
Nasıl daha erdemli bir insan olurum meselesinde bir hakikat arayıcısı olmak yeterli değildir kuşkusuz. Kimi hakikat arayıcıları içten gelen bir adalet duygusundan çok kendi efsanelerini yaratmak, kahraman tahtına oturmak için yaparlar bunu…

Görünürlüklerini, yaptıklarıyla gelecek ödülü önemserler. Bazen bu görünürlük bir rol model, çevresinde buluşulup başarıya yürünecek bir simge olarak önemlidir ama tehlikeleri de vardır. Görünürlüğü olan kahramanın sahiciliği, başarının getirdiği güçle şımarıp yolunu şaşırmaması onun ölümsüzleşmesini, zaferin taçlandırılmasını sağlar ancak.  Bir yanda ise Subcomandante Marcos gibi yüzünü bilmediğimiz bir insan var.

Şöhretin iktidar ve kötülük getirdiği bir dünyada yüzünü gizlemeye çalışarak lider kültünden kaçan gerçek bir kahraman. Pek çok durumda sayısız isimsiz kahramandır başarının önünü açan. Tarih böylesi unutulmuş kahramanlarla doludur.

Gündelik hayatta da böyledir. Yaptıkları iyiliklerle, yaptıkları iyi işlerle övünüp bunu bir mikro iktidar haline getiren insanlar vardır bir yanda, bir yanda ise sadece iyiliği önemseyip kendini görünmez kılanlar. Öyle insanlar vardır ki çok iyi işler yapmış olmalarına rağmen kendilerine dair kurdukları anlatıyla ve böbürlenme halleriyle üzerimizde bir çeşit şiddet uygularlar. Onlara hayranlığımızı doğal akışına bırakmak yerine bunu bir çeşit iktidar için talep ederler. Sürekli olarak alkışlarımızı işitmeye ihtiyaçları vardır.

Bu medar-ı iftiharlık talebi tam tersine hayranlığa gölge düşüren bir durumdur aslında. Ben çok iyi işler yapıyorum, değerimi bilin dayatması amaç ne araç ne meselesinde bir karışıklık yaratır. Çoğu başarıya gölge düşürür. Alçak gönüllülük gerçek kahramanlara ait bir erdemdir. Talep edilerek, türlü düzenleme ve komployla elde edilen bir sevgi ve ilgi, doğalıkla, gönülden gelen bir sevgi kadar değerli değildir.

Çocukları için çok şey yapıp sonra da bunun faturasını çıkaran, yaptıklarını bir bir sayıp bunu bir borç ve suçluluk duygusuna dönüştüren; verdikleri karşısında ödenmesi imkânsız, belirsiz bir şey talep eden anne babalar vardır.  Bunun karşılığında sevgiden çok korkuyla gelen bir nefret alabileceklerdir ancak geriye. Bunu gerçek bir sevgiyle yapıp yapmadıkları sorgulanabilecektir.

Bazen insanın yaptığı güzel şeyler ve iyilikler karşısında aldığı ödül sadece sıcak bir bakış, dillendirilmemiş bir sevgi ve minnet işaretidir. Bir hediyeyle birlikte çekilen hatıra fotoğrafı hediyeyi verenin promosyonu içindir. Bu hediye kime verilmiştir bu durumda?

Bu yazı toplam 2167 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar