1. YAZARLAR

  2. Onur Olguner

  3. BAŞKENT'TE SU VURGUNU
Onur Olguner

Onur Olguner

BAŞKENT'TE SU VURGUNU

A+A-

Yaklaşık bir yıl kadar önce Lefkoşa Türk Belediye Meclisi'nin en önemli konusu su ücretiydi. Bu konuda belediye meclisinde ciddi tartışmalar ve uzun toplantılar yaptık.

Bu bağlamda ilk oyladığımız konu, suyun merkezi hükümet tarafından Lefkoşa Türk Belediyesi'ne satış fiyatıydı. Bu fiyatın ton başına 2.3 TL olması, Türkiye halkının Kıbrıs Türk halkı ile paylaştığı suyun yüksek fiyata satılmasına sebep olacaktı. Lefkoşa’da su altyapısı kötü durumdaydı. %50’lere varan kayıplar vardı. Durum böyle olunca da su faturasının büyük bir kısmı toprağa akan su için ödeniyordu.

Ciddi tartışmalar sonrasında KTMMOB işe müdahil oldu. Mecliste bulunan teknik üyeler ile mimarlar mühendisler birliği bir araya geldi. Bakanlık, siyasi partiler ve belediye arası mekik dokunmaya başlandı. Amacımız Türkiye halkının bizimle paylaştığı bu suyu boşu boşuna toprağa akıtmamaktı.

Uzun süren çalışmanın sonucunda güzel bir protokol ortaya çıktı: Kaçakların yüksek olduğu bölgelerde merkezi hükümetten alınan suyun ücreti 1 TL olacak, diğer bölgelerde ise 2.3 TL olacaktı. Belediye suyu 1 TL’ye aldığı bölgelerde elde edeceği gelir ile kaçaklara müdahale edip başkentin altyapısını güçlendirecekti.

 Önce belediyeye, ardından belediye meclisinde olan siyasi partilere ve en son olarak da bakanlığa gönderilen KTMMOB protokolü kabul edildi. Belediye meclisine gönderilerek onaylandı. Maalesef bu kararın ardından yaşadığımız bir yıllık sürede LTB Başkanlığı bu altyapı düzeltmelerinin üzerine pek düşmedi. Dolayısı ile de protokolün hayata geçtiğini göremedik.

Bu sürecin ardından suyun fiyatı gündeme geldi. Belediye meclisine gittik. İdare tarafından bizlere bazı hesaplamalar verildi. Giderlerin şişirildiği bu hesaplamalara göre su fiyatı tek ücret yapıldığında 7-8 TL’lere çıkıyordu. Aksi takdirde belediyenin batacağı söyleniyordu. Belediyenin batmasını istemediğimizden dolayı o gün su fiyatını uzun tartışmaların sonunda şu şekilde onayladık:

  • 0-6 ton arası kullanımda 4.9 TL/ton
  • 7-13 ton arası kullanımda 6.2 TL/ton
  • 14-üzeri arası kullanımda 7 TL/ton

Bu miktarlar 20 ton su kullanımına göre 121.8 TL’ye gelmekteydi. Ve bu ücret diğer belediyelere oranla en yüksek su kullanım ücretiydi.

            Tabii bu ücretleri onayladığımız tarihten ancak bir yıl sonra öğrenecektik ki, Kıbrıs İş İnsanları, Yatırımcılar ve Ekonomi Derneği (KIYED) belediye ile birlikte bir çalışma yapmıştı. Derneğin belediyeden aldığı bilgiler ışığında yaptığı rapora göre su ücreti tek fiyat 4.91 TL/ton olmalıydı. Ve bu fiyatın içerisine Lefkoşa’daki kaçaklar ve  altyapı yatırımları dahildi.

            Bu yapılan çalışma maalesef su fiyatını belirleyen LTB Meclisi ile paylaşılmadı. Aksine su şubesinden meclise verilen raporda bu miktarın çok üzerinde bir su ücreti belirlenmezse LTB’nin batacağı öngörülüyordu. Bu yanlış yönlendirmeyle su ücreti fahiş olarak belirlendi.

            Dahası su ücreti belirlendikten sonra iki kez  su faturaları 1 ay yerine 1.5 aylık sürede kesildi. Böylelikle az kullanımda olan aboneler de üst kademeye taşınarak yüksek miktardan su faturası ödemek zorunda bırakıldılar.

            Maalesef kota sistemi akıllı sayaçlarda çok iyi çalışmıyordu. Pek çok vatandaş ısrarla akıllı sayaçlarının su kullanımını 7 TL olarak fiyatlandırdığını söylüyor ve şikayet ediyordu.

            Tabii tüm bu yaşananların sebebi çok basitti. LTB Meclisi yılın başında 2016 Bütçesini 15 ile 30 Milyon TL arasında açık vereceğini bile bile onaylanmıştı. Belediyenin gelirleri, giderlerinden fazlaydı ve bu açık bir şekilde kapatılmalıydı.

            Bu açığı kapatmak için Türkiye halkının bizimle paylaştığı suyun üzerine fahiş kar konulmasına karar verildi. Böylece Lefkoşa Türk Belediyesi'nde yapılmayan ekonomik reformlar, her zaman olduğu gibi yine Lefkoşalıya faturalandı.

            Bugün Lefkoşa Türk Belediye Meclisi'nin yapması gereken açıktır: Bir yıl önce bize verilen raporların arasına konulmayan KIYED raporu göz önüne alınmalı ve su fiyatı gözden geçirilmelidir.

            Ekonomik reformlar eksikliğinde ortaya çıkan bütçe açığını su faturaları ile kapatmak Türkiye halkının bizlerle paylaştığı suyun ruhuna aykırı düşer.

Suyun en temel insan hakkı olduğu da göz önünde bulundurursak, su ücretinin üzerine bu şekilde kâr payı koymak yanlıştır.

Bundan dolayı, raporda da belirtildiği gibi başkentte ton başına su ücreti tek tarife ve 4.91 TL olmalıdır.

           

 

 

Bu yazı toplam 4735 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar