1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. “Bakanlar Kurulu’nun planı onaylama yetkisi yok”
“Bakanlar Kurulu’nun planı onaylama yetkisi yok”

“Bakanlar Kurulu’nun planı onaylama yetkisi yok”

Günlerdir gizemini koruyan Mağusa-İskele-Yeniboğaziçi İmar Planı’ndaki süreç hala büyük bir belirsizlik içinde devam ederken ilgili çevrelerin de isyanı büyüyor.

A+A-

Fehime ALASYA

Günlerdir gizemini koruyan Mağusa-İskele-Yeniboğaziçi İmar Planı’ndaki süreç hala büyük bir belirsizlik içinde devam ederken ilgili çevrelerin de isyanı büyüyor.

Şehir Planlama Dairesi’nde çok uzun yıllar görev alan Şehir Planlamacısı Layik Topcan, yasal sürece değinerek İmar Planı konusunda yapılanların hukuk dışı olduğunu savundu.

Bakanlar Kurulu’nun bu planı görüşüp, onaylayıp onaylamaması konusunda hiç bir yetkisi bulunmadığını ifade eden Topcan, “Eğer gerçekten hukuki süreç tamamlanmış ve onaylanmışsa bakanın veya Başbakan’ın bunu derhal açıklaması gerek” dedi.

Ortada konuya ilişkin net ve doğru bilgiler bulunmadığını işaret eden Topcan, bilgi kirliliğinden yakındı.

Topcan, özellikle Fasıl 96’ya ilişkin yapılan açıklamaları “Planlamanın ne olduğundan bihaber bir zihniyetle yapılan açıklamalar” olarak değerlendirdi.

Bakanlar Kurulu’nun sadece ülkesel Fizik Planı onaylama yetkisi olduğunu dile getiren Topcan, “Bakanlar Kurulu’nun başka yetkisi yoktur. İmar planlarını onaylama makamı Birleşik Kurul dediğimiz yapıdır. Birleşik Kurul kararı ise Belediye meclislerinin kararıdır, Başkanların da değil. Karar çıkarılabilmesi için bunu belediye meclislerinin oylaması gerek. Bu üç belediye meclisleri ne zaman oturup karar üretti? Bakan bunu müjdeledi ama komite çalışması 27 Aralık’ta yeni bitti. Biten rapora göre planlama makamı planı ne zaman gözden geçirip birleşik kurula gönderdi?

Belediye meclisleri ne zaman toplandı ve karar aldılar da Pazartesi de Birleşik Kurul kararı oy birliği ile çıktı? Yani benim bu süreçte şüphem var. Buna karşın elimizde veya ortada bilgiye dayalı veriler yok çünkü açıklanmıyor. Belediyelerden açıklama yapılmalı, kaç kişi toplandı? Olumlu mu olumsuz mu onay verdiler? Kaç kişi onay verdi?” diye sordu.

 

“Planlama makamı hangi ara bu dikkate aldığı gerekçeleri düzeltip geri sundu”

Planlama makamının oylama sonucunu ve sürecini dikkate alması gerektiğine değinen Topcan, atılan adımların tüm şartlara uygun olması durumunda planlama makamının bunu kesinlikle dikkate almak zorunda olduğunun altını çizdi.

Konuya ilişkin birçok belirsizlik olduğunu anlatan Topcan, “İkinci sunuş ise 7 takvim günü ardından yapıldı. Planlama makamı hangi ara bu dikkate aldığı gerekçeleri düzeltip geri sundu” şeklinde konuştu.

 

“Birlik çok geç konuya dahil edildi”

Mimar ve mühendis odaları birliğinin çok geç bir aşamada devreye sokulduğunu da kaydeden Topcan, en başından itibaren bu birliğin devrede olması gerektiğini savundu. Topcan, konuyla ilgili cevapsız kalan sorularına bir yenisini de şöyle ekledi: “Bir komite çalışması yaptılar, bu komite ikinci kez sunulan planı iyileştirmeye çalıştılar. Ama yasal olarak geçerli olan 11 Aralık’ta sunulandı. Planlama makamı bunu geri çekti de öyle mi 27 Aralık’ta biteni onayladı?”

 

“Bu belediyelerin iradesine saygısızlıktır, hukuk dışılıktır”

Her olasılığı göz önünde bulunduran Topcan, şöyle devam etti:

“Her şeyin yolunda gittiğini var sayarsak, her şey yasaya uygun yapıldı, 27 Aralık’ta ortaya çıkan rapor da son derece kamu yararına ve planlama prensiplerine uygun mudur, açılan alanları tekrardan akıllıca davranıp yeniden kapattılar, hafta sonu da her üç belediye meclisi toplanıp karar üretti, Pazartesi günü de Birleşik Kurul toplantıya gittiği zaman kararları net oldu. Böyle bir durum olmuşsa o zaman hükümete ve bakana düşen görev bu onay almış planı resmi gazetede veya en az 2 yerel günlük gazetede ilan etmek zorundadır. Yasaya dayalı olarak söylüyorum ama bilgiye sahip olmadan söylüyorum.  Doğru bilgiye ulaşamadım.

Bakanlar Kurulu acil toplanacakmış. Hiçbir kıymeti yoktur. Hiçbir yetkisi yoktur, bu belediyelerin iradesine saygısızlıktır, hukuk dışılıktır. Ancak gerçekten plan onaylandı mı? Hangisi onaylandı? Ne zaman usul gerekleri yerine getirildi bunlar belirsizdir.”

 

“Planlamanın ne olduğundan bihaber bir zihniyetle yapılan açıklamalar”

Fasıl 96’ya ilişkin yapılan açıklamaları da değerlendiren Topcan, ‘planlamanın ne olduğundan bihaber bir zihniyetle yapılan açıklamalar’ yorumunda bulundu. Topcan, özetle şunları ifade etti:

“Başbakan "Fasıl 96’ya dönülüp dönülmeyeceğini Hükümet karar verecekmiş” diyor.

Bu fasıl 96’ya dönme meselesi/konusu da çok bilgisizce yapılan değerlendirmeler… Planlamanın ne olduğundan bihaber bir zihniyetle yapılan açıklamalar.

Planlama fasıl 96’nın alternatifi değil ki. Plan olduğunda da fasıl 96 yürürlükten kalkmaz ki.

Fasıl 96 mimari ve mühendislik alanlarında bazı düzenlemeler getiriyor. Yollar ve Binaların standardı ile ilgilidir. Sadece inşaatla ilgilidir yani.

Oysa planlama, ekonomi sosyal çevresel hukuksal konularla bağlantılı olarak mekanın nasıl şekilleneceğini, nüfusun gelecekte nerelerde yoğunlaşacağını, nerelerin konut alanı, okul hastane, işyeri v.b olacağını ne kadar yol, ne kadar altyapı gerekeceğini, gelecekteki nüfusun çevrenin doğanın, topografyanın, tarihi ve kültürel mirasın elverdiği ölçüde ne büyüklükte bir alana yerleşebileceğini, bu alanda gerekli sayıda  konut olabilmesi için ne  büyüklükte yükseklikte ve  sıklıkta bina yapılabileceğini ve bunun gibi hususları belirler.

Yerel yönetim ve merkezi yönetimin ne zaman ne kadar büyüklükte, kapasitede, yatırım yapması gerektiğini, bunun için bütçelendirmeye ışık tutar.

Tüm bunlar bilinmeden konuşuluyor.

Şehir planlama dairesinin sitesinde mevzuat altında 55/ 89 İmar Yasasını ve Birleşik Kurul Tüzüğüne bakabilirsiniz. Yasanın 14 ve 15’inci maddeleri ve tüzük yasal süreci her şeyi ile ortaya koyuyor.”

Bu haber toplam 3670 defa okunmuştur
Etiketler :
İlgili Haberler