1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. Anastasiadis Kıbrıslı Türk gazetecileri kabul etti
Anastasiadis Kıbrıslı Türk gazetecileri kabul etti

Anastasiadis Kıbrıslı Türk gazetecileri kabul etti

KIBRISLI Rum lider ANASTASİADİS Kıbrıs Başkanlık Sarayı'nda Kıbrıslı Türk gazetecileri kabul etti, müzakerelerde yaşanan tıkanıklığı anlattı, çözüm önerilerini sıraladı

A+A-

“Mesele müzakerelere oturmak değil, hangi şartlarda oturduğunuzdur”

“Ben DİKO ile sorun yaşayacağımı bile bile ortak metne imza koydum. Tepkiye rağmen çözüme ilerlemeyi tercih ettim”

“DİKO'nun tepkileri nedeniyle sorunlar yaşıyorum. Meclisteki çoğunluğumu riske atarcasına bunu yaptım”

“Sizi temin ederim, önünüzde barış için kararlı bir lider vardır. Ama tango yapmak için iki kişi gerekli…”

“2004'te Rum toplumunun içindeki akımları (hayır yönündeki tavrı) gözeterek hareket ettim. Yine aynı şekilde ilerlemek istiyorum”

“40 yıl çok uzun bir süre… Yazıktır! Ben hazırım, yeter ki iki tarafta da iyi niyet olsun…”

“Bir dizi güven artırıcı önlem önerdim ancak maalesef Kıbrıs Türk liderliği önerilerimi toplu olarak reddetti”

“Özlü görüşmelerin başlamasından 6 gün önce tamamen sebepsiz bir şekilde Kıbrıs Cumhuriyeti'nin münhasır ekonomik bölgesi ile ilgili Türkiye Navtex yayınladı, Barbaros savaş gemileriyle geldi”

“Gerek Talat-Hristofyas, gerekse Hristofyas-Eroğlu uzlaşılarında hidrokarbon yataklarıyla ilgili yetkinin merkezi hükümette olacağına ilişkin net görüş birlikleri vardır, ki ben de bu uzlaşılara katılıyorum, kabul ediyorum. Doğal zenginliğin oranlarını görüşmeye hazırım”

“2014'te ortak açıklamayla ilgili yapılan müzakerelerde Kıbrıs Türk liderliği hiçbir zaman hidrokarbon konusunu gündeme getirmedi”

“Şimdi soruyorum; neden özlü müzakerelerin başlamasından önce böyle bir krize yol açıldı?”

“Neden iki devletli b planı tehditleri gündeme geliyor?”

“(2004'teki 'evet’) Kararımdan pişman değilim, arkasındayım”

“Biz (Rum tarafı) üniter bir devletin federasyona dönüşmesini kabul ediyoruz. Bu Kıbrıs Rum tarafının geri adımı olarak da değerlendirilebilir”

“Kıbrıslı Türkler kendi iradeleriyle karar verecek. Ben yeni seçilecek liderle çözüm için çalışacağım”

Mert ÖZDAĞ

Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Nikos Anastasiadis, Türk gazetecilere yönelik basın toplantısı düzenledi, tıkanan müzakere süreci ve taraflar arasında devam eden krizle ilgili görüşlerini paylaştı.
Anastasiadis'in davetiyle Kıbrıs (Güney) Başkanlık Sarayı'nda yapılan basın toplantısında 25 basın mensubuna açıklamalarda bulunuldu.
Açıklamalarına 2015 yılına ilişkin “iyi dileklerle” başlayan Anastasiadis, 2015'in “kabul edilemez statükonun sona ereceği yıl olmasını” diledi. Kıbrıslı Rum lider, “2015 bizi, statükonun son bulduğu, barış içinde yeniden birleşmeye götüren bir yıl olsun” dedi.
“Hedefim sorumluluklar yükleyerek yararsız bir oyuna girmek değildir” şeklinde konuşan Anastasiadis 
özlü bir diyalog süreci öncesinde Kıbrıs Türk toplumunu bilgilendirmek istediğini anlattı.
Devletin iflas etmek üzere olduğu bir dönemde göreve geldiğini hatırlatan Anastasiadis, o dönemde güney Kıbrıs'taki ekonomik sorunlarla ilgilenmek için kısa bir süre istediğini söyledi.  Daha sonra müzakerelerin başladığına dikkat çeken Anastasiadis o dönemdeki sürece ilişkin detayları anlattı.
Sürecin 14 Şubat 2014'te taraflarca imzalanan “ortak metinle” ilerlediğini kaydeden Anastasiadis Ortak Metin'le çözümün zemininin belirlendiğine vurgu yaptı. Çözümün zemininin belirlenmesiyle birlikte müzakere yöntemi üzerinde de görüştüklerini ifade eden Anastasiadis  müzakere sürecinin nasıl tıkanıklığa gittiğini detaylarıyla anlattı.
Anastasiadis “Bir dizi güven artırıcı önlem önerdim ancak maalesef Kıbrıs Türk liderliği önerilerimi toplu olarak reddetti” şeklinde konuşarak “14 Şubat'ta imzalanan belge ile yeni bir fırsat vardı” dedi.
14 Şubat belgesinin imzalandığı dönemde Kıbrıs Türk liderliğinin toprak konusunu müzakere sürecinin en sonuna bırakmak istediğini kendilerine ilettiğine işaret eden Anastasiadis, bu yaklaşıma saygı gösterdiklerini ve bunu kabul ettiklerini dile getirdi.

Müzakerelere 6 gün kala kriz çıktı

“Karşılıklı önerilerin sunulması konusunda diyaloğun metodu konusunda bir anlaşmazlık baş gösterdi” diyen Anastasiadis “Eroğlu ile bu anlaşmazlıklar açıldı” dedi. “İki lider özlü görüşmeler için buluşacaktı” diyen Anastasiadis “Özlü görüşmelerin başlamasından 6 gün önce tamamen sebepsiz bir şekilde Kıbrıs Cumhuriyeti'nin münhasır ekonomik bölgesi ile ilgili Türkiye Navtex yayınladı” dedi. Anastasiadis,  Türkiye'nin Navtex yayınlamasının ardından Barbaros Hayrettin Paşa gemisinin savaş gemileri eşliğinde Kıbrıs Cumhuriyeti’nin münhasır ekonomik bölgelerine geldiğini hatırlatan Anastasiadis Kıbrıs Cumhuriyeti'nin uzun yıllardır Mısır, Lübnan ve İsrail ile doğalgaz konusunda çalıştıklarını, Türkiye'nin 2011 dahil olmak üzere bu çalışmalara müdahale etmediğini ifade etti.
Anastasiadis, “2014'te ortak açıklamayla ilgili yapılan müzakerelerde Kıbrıs Türk liderliği hiçbir zaman hidrokarbon konusunu gündeme getirmedi” diyerek Türkiye'nin Navtex ilanının 14 Şubat uzlaşısı sonrasına denk geldiğine dikkati çekti.
“Gerek Talat-Hristofyas, gerekse Hristofyas-Eroğlu uzlaşılarında hidrokarbon yataklarıyla ilgili yetkinin merkezi hükümette olacağına ilişkin net görüş birlikleri vardır ki ben de bu uzlaşılara katılıyorum, kabul ediyorum. Doğal zenginliğin oranlarını görüşmeye hazırım” şeklinde konuşan Anastasiadis “Şimdi soruyorum; neden özlü müzakerelerin başlamasından önce böyle bir krize yol açıldı?” diye sordu.
“Diyaloğa geçilmesi için daha eski görüş birliklerini kabul etmeme rağmen neden bu tutum (Türk tarafının tutumu) gündeme geldi?” şeklinde soran Anastasiadis, “Neden iki devletli b planı tehditleri gündeme geliyor?” diye konuştu.
Kıbrıslı Rum lider Anastasiadis konuşmasında üzerine vurgu yaparak “Mevcut durum hiç kimsenin yararına değildir. Hepimizin yararına bir çözüm vardır ve bu plan da Kıbrıs sorununun çözümü ile yeniden birleşerek Kıbrıs Cumhuriyeti'nin 2 toplumlu, 2 bölgeli bir federasyona dönüşmesidir” dedi.

ÖNERİSİ NEDİR? “Önerim şudur: tekrar diyaloğa girelim”

Bir gazetecinin “Şimdi ne olacak?” şeklindeki sorusuna karşılık Anastasiadis “Önerim şudur; tekrar diyaloğa girelim, savaş gemileri ve tehditler olmaksızın ilerleyelim” şeklinde yanıt verdi.
Yine bir başka gazetecinin “Annan Planı'na verdiğiniz 'evet'in arkasında mısınız” sorusuna ise Anastasiadis “Kararımdan pişman değilim, arkasındayım. Ancak unutulmamalıdır ki Annan Planı Kıbrıslı Rumların büyük çoğunluğu tarafından reddedildi” yanıtını verdi.
“Müzakerelerin yeniden başlamamasından sorumlu ben değilim!” diyen Anastasiadis Türkiye'nin Navtex ilanıyla araştırma yapan platformun engellendiğini anlattı.
“Kıbrıs Türk toplumu temsilcilerine ve Türkiye'ye soruyorum: Neden özlü görüşmelerin başlamasına 6 gün kala bu tutumlar gündeme geldi? Niye bunlar 2011'de olmadı? (Bunların nedeni ) Diyaloğun gerçekleşmesine yönelik isteksizlik olmasın?” diyen Anastasiadis “Hangi lider tehditler ve savaş gemilerinin olduğu ortamda masaya oturabilirdi?” dedi. “Türkiye bir ülkenin ekonomik bölgesine girip çıkacak ve o ülkenin lideri de hiçbir şey olmamış gibi mi davranacak?” şeklinde konuşan Anastasiadis sürecin böyle gitmesi halinde Kıbrıslıların kaybedeceğine vurgu yaparak “Böyle devam ederse hem biz hem siz, kaybedeceğiz” dedi.
Sağlığı ile ilgili soruya yanıt veren Kıbrıslı Rum lider “Sağlığım tamam, diyaloğa dönmek için hazırım” diye konuştu.

KUZEYDEKİ SEÇİMLER… “Yeni liderle çözüm için çalışacağım”

Kuzey Kıbrıs'taki 19 Nisan Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili soruya ise Anastasiadis “Kıbrıslı Türklerin seçimleriyle ilgili konuşmam söz konusu olamaz. Kıbrıslı Türkler kendi iradeleriyle karar verecek. Ben yeni seçilecek liderle çözüm için çalışacağım” yanıtını verdi.
Kıbrıs Cumhuriyeti'nin üniter bir devlet olduğuna dikkati çeken Kıbrıslı Rum lider Anastasiadis “Biz üniter bir devletin federasyona dönüşmesini kabul ediyoruz. Bu Kıbrıs Rum tarafının geri adımı olarak da değerlendirilebilir. Bu da Kıbrıs Türk toplumunun hassasiyetlerine saygımızı gösteriyor” şeklinde konuştu.
Doğalgaz konusunda yaşanan krizle ilgili olarak uluslararası mahkemelere ve uluslararası kurumlara başvurmadan diyalog yoluyla çözme arzusunda olduğunu ifade eden Anastasiadis “Tehditlere Navtex'lere gerek yok. Kıbrıslı Türkler devletin yurttaşlarıdırlar ve haklarını kimse yok edemez. Umut ediyorum ki bu krize diplomasi yoluyla son veririz” şeklinde konuştu.
“Türkiye tutumunu yeniden gözden geçirsin, bunu umut ediyorum. Kıbrıs Rum tarafı olarak yaptıklarımızı net olarak görsün.Bu yasadışı durum devem ederse önlemler alınacaktır” diyen Anastasiadis önümüzdeki günlerde yapacağı Rusya ziyareti ile ilgili bilgi verdi.

“Ben hazırım, yeter ki
iki tarafta da iyi niyet olsun…”

Anastasiadis şunları söyledi: “Biz çözümü istiyoruz. Başkaları istemiyor olabilir. Biz Türkiye'nin AB’ye katılmasını da istiyoruz. Ama toplumların bir birlerinin haklarına saygı göstermesini de talep ediyoruz. Mesele müzakerelere oturmak değil, hangi şartlarda oturduğunuzdur. Ben DİKO ile sorun yaşayacağımı bile bile ortak metne imza koydum. Tepkiye rağmen çözüme ilerlemeyi tercih ettim. DİKO'nun tepkileri nedeniyle sorunlar yaşıyorum. Meclisteki çoğunluğumu riske atarcasına bunu yaptım. Sizi temin ederim, önünüzde barış için kararlı bir lider vardır. Ama tango yapmak için iki kişi gerekli… 2004'te Rum toplumunun içindeki akımları (hayır yönündeki tavrı) gözeterek hareket ettim. Yine aynı şekilde ilerlemek istiyorum. 40 yıl çok uzun bir süre… Yazıktır!.. Ben hazırım, yeter ki iki tarafta da iyi niyet olsun…”

Bu haber toplam 2118 defa okunmuştur