1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. Akıncı: “İlk kez temel konulara girdik”
 Akıncı: “İlk kez temel konulara girdik”

Akıncı: “İlk kez temel konulara girdik”

Kıbrıslı Türk lider Akıncı, Kıbrıslı Rum lider Nikos Anastasiadis ile ara bölgede gerçekleştirdiği görüşmenin ardından basına açıklamalarda bulundu.

A+A-

 

Kıbrıslı Türk lider Mustafa Akıncı, Kıbrıs müzakereleri çerçevesinde liderlerin dün gerçekleştirdikleri dördüncü görüşmede ilk kez temel konulara girdiklerini ve belirli gelişmeler de sağladıklarını belirterek, “Peyder pey çalışmalar semeresini veriyor. Gerek elektrik, gerekse mobil ve diğer konular olsun; hepsinde belirli aşamalar kat edilmiş durumdadır” dedi.

Akıncı, “ilk kez kapsamlı müzakereler bağlamında temel konulara girdik. Bugüne kadar müzakerecilerimiz tarama sürecini tamamlayarak neredeyse bütün başlıklarda nerede durduğumuzu belirleyen kapsamlı bir belge ortaya çıkardılar. Dün belirli gelişmeler de sağladıklarını ve müzakerecilere bir sonraki toplantılarına kadar yeni çalışma alanları belirlediklerini ifade eden Akıncı, onların bu çalışmaları haftada 3 kez bir araya gelerek sürdüreceklerini; 10 Temmuz’da yapılacak bir sonraki liderler görüşmesinde de bu ana konulardaki müzakereleri sürdüreceklerini anlattı.

Akıncı, geçen toplantıdan itibaren başlattıkları yöntemi dün de devam ettirdiklerini; önce iki liderin baş başa müzakere yaptığını, ardından Eide ve müzakerecilerin de olduğu bir çalışma yürüttüklerini, daha sonra da tüm heyetlerin katıldığı üçüncü safhayı gerçekleştirdiklerini kaydetti.

“Peyder pey çalışmalar semeresini veriyor. Elektrik, mobil ve diğer konularda da aşama kat edildi”

Daha önce kararı verilen güven artırıcı önlemlerde hangi noktada oldukları konusunun üzerinden de gittiklerini belirten Akıncı, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Gördüğümüz şudur ki; aldığımız kararlarda ilerlemeler sağlanıyor. Peyder pey çalışmalar semeresini veriyor. Gerek elektrik, gerekse ve diğer konular olsun; hepsinde belirli aşamalar kat edilmiş durumdadır. Ve o konularda da olumlu sonuçlara ulaşacağız. Kısacası dünkü çalışmamızın verimli geçtiğini söyleyebilirim. İlerleme sağlandığını söyleyebilirim; olumlu, pozitif bir havada bu müzakere sürecini ileriye taşımaya ve mümkün olan en erken zamanda iki kesimli, iki toplumlu federatif bir yapıyı oluşturmaya ve halkımızın onayına sunmaya hazır hale gelmek için tüm gücümüzle çalışacağız. Temenni ederim bu süreç başarılı şekilde sonuçlansın.”
Basının sorularını da yanıtlayan Akıncı, hangi konularda ilerleme sağlandığıyla ilgili bir soruya karşılık, “Yönetim, mülkiyet ve toprağın kriterler bölümü müzakerelere konu oldu; bu konularda değerlendirmeler yapıldı” dedi.

“Köy isimleri, yüzdelikler, haritalar konusu henüz konuşulacak noktada değil…”

“Bir sonraki toplantıda yine aynı başlıklar mı müzakere edilecek” sorusuna ise Akıncı, şu yanıtı verdi:
“Aynı başlıklarda devam edebiliriz, farklı durumlar gelişirse –eğer müzakereciler önümüze kendi aralarında tartışıp da bizim siyaseten karar üretmemizi gerekli gördükleri yeni unsurlar getirirlerse- onları da tabi ki değerlendirmeye açık olacağız. Burada amaç üzüm yemek, sonuca gitmek ve herhangi bir şekilde önyargı taşımadan konuları enine boyuna tartışmak. Ancak takdir edileceği gibi bazı konular vardır ki onları zamanı gelmeden tartışmaya açtığınız takdirde süreci tıkamış olursunuz, yanlış anlamalara meydan verirsiniz. Köy isimleri, yüzdelikler, haritalar konusu bugün konuşulacak noktada değil henüz. Elbette onun da zamanı gelecek.”

“Kıbrıs Rum basınına yansıyan her şeyi doğru kabul etmeyiniz”

Akıncı, Kıbrıs Rum basınına yansıyan her şeyin doğru kabul edilmemesini de istedi.
Kıbrıs Rum basında yer alan “güçlü bir merkezi yönetimi kabul ettiğine” ilişkin haberi örnek göstererek yalanlayan Akıncı, şöyle konuştu:
“Böyle bir şey yok. Biz 11 Şubat 2014’te üzerinde mutabakat sağlanan çerçevede, iki kurucu devletin oluşturacağı federal bir yapıda merkezi yönetimin makul neyse o çerçevede, yani bir federal devletin merkezi yönetiminin sahip olması gerektiği kadar yetkilere sahip olmasını, onun dışındaki artık yetkilerin de federe devletlerde, kurucu devletlerde olması gerektiğini ta öteden beri söylemekteyiz, düşünmekteyiz ve buna inanmaktayız.

Anlayış da budur aslında. Makul ölçüler içerisinde bir yetkilendirme olacak, yani biz üniter devleti konuşmuyoruz ama konfederasyonu da konuşmuyoruz. Dolayısıyla merkezi yanı çok güçlü bir yapıdan bahsederseniz bu sizi üniter devlete daha çok yakınlaştırır. Tam tersi çok çok yetkili ama merkezde çok çok zayıf yetkiler söz konusu olursa o zaman da bu sizi konfederasyona yaklaştırır. Hâlbuki bizim hedefimiz federasyondur. 11 Şubat 2014’te çerçevesi çizilmiş olan ama 77-79 Anlaşmalarından buyana gelen, bugüne kadar da birçok BM Genel Sekreteri belgesinde yer alan iki kesimli, iki toplumlu federal bir sistem…”
Akıncı, değişik zamanlarda değişik spekülasyonlar yapılabileceğine işaret ederek, “Bunları bizim ağzımızdan duymadıkça veri kabul edip onun üstünden değerlendirme yapmanın yanılgılara neden olabileceği uyarısını yapmak isterim” dedi.

“Dün iyi bir iş yaptığımız kanaatindeyim. Önemli bir toplantıydı”

Akıncı, eylül ayına kadar yeterli ilerleme sağlanabileceğine inanıp inanmadığı sorusuna, “Sağlanmasını istiyoruz, ümit ediyoruz. İnanıyor muyum? Göreceğiz” yanıtını verdi.
Temmuz ayı için planlanmış iki toplantıları olduğunu, sonrasının henüz olmadığını ancak müzakerecilerin haftada üç kez toplanacaklarını anımsatan Akıncı, “Üretim yapıldıkça, bu konularda siyasi karar gerektiği noktada biz devreye girip müzakerecilere yeni alanlar açtıkça süreç ilerleyecek. Bugün iyi bir iş yaptığımız kanaatindeyim. Konuşulan bu iş, ‘eylülde bitti bitiyor’ noktası değildir. Ancak iç konularımızda ciddi ilerlemeler sağlayıp eylülde bizim dışımızda konuyla ilgili daha başka tarafların da, örneğin garantör ülkelerin de katılımının olabileceği bir toplantı olabilir mi… Bunun için üzerinde uzlaşılmış, bu olacaktır denilmiş bir durum yoktur… Ancak bu bir hedeftir.

Liderler, dini liderlerle ve ticaret odalarıyla ortak toplantıya katılacak

Akıncı, bir başka soruya yanıtında, dini liderlerin bir süreden beri sürece nasıl katkı yapılabileceği arayışı içinde bir araya geldiklerini anımsatarak, onların da çağrısıyla 8 Temmuz’da öğle saatlerinde Ledra Palaca’ta dini liderlerle buluşacaklarını; aynı gün akşam saatlerinde de ticaret odalarının ortak bir etkinliğinde ekonomi ağırlıklı bir toplantı yapılacağını, liderlerin bu iki etkinliğe birlikte katılmaya mutabık kaldıklarını anlattı.
Akıncı soruları yanıtlarken, vatandaşlık ve diğer konuların da yeri ve zamanı geldikçe konuşulacağını belirtirken, 1974 üzerinden geçen 41 yılda bu topraklarda yerleşip, burayla bütünleşen insanları hep ayrı kategoride tuttuğunu; bu insanların Annan Planı referandumunda oy da kullandıklarını, dolayısıyla bu konuda kendi açılımlarında bir tereddüt olmadığını vurguladı.

Çeşitli vesilelerle Türkiye’den buraya sırf seçimlerde oy kullandırıp bazı kişilere ya da partilere avantaj elde edilmesi için yapılan vatandaşlıkları geçmişte de, şimdi de eleştirdiğini belirten Akıncı, “Bunlar çok yanlış davranışlardı ancak geride kaldı. Bunlar tekrarlanıyor diye bir durum da söz konusu değil” şeklinde konuştu.
Akıncı, sürece katkıda bulunmayacak söylemlerden herkesin sakınması gerektiğini ekledi. TAK

Bu haber toplam 1804 defa okunmuştur