1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. Akıncı, 100 gününü değerlendirdi
Akıncı, 100 gününü değerlendirdi

Akıncı, 100 gününü değerlendirdi

"Mülkiyet ve toprak konuları da görüşülmektedir ancak harita ve köy isimleri konuşulmadı, mutabakat vardır, köy isimleri sonra görüşülecektir"

A+A-

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Cumhurbaşkanlığı görevini devraldıktan sonra geçen sürede gerçekleştirdiği icraatları bugün düzenlediği basın toplantısında değerlendiriyor.

Cumhurbaşkanı Akıncı’nın “Cumhurbaşkanlığı’nda 100 Gün” isimli toplantısı, Lefkoşa’da Merit Otel Konferans Salonu’nda yer alıyor.

Yerli ve yabancı basın mensuplarının yoğun ilgi gösterdiği basın toplantısı bazı kanallardan canlı yayınlanıyor.

Toplantıda, basın mensuplarına Akıncı’nın göreve gelişinin ardından geçen 100 günde yaptığı icraatları içeren bir de kitapçık dağıtıldı.

Kitapçıkta, müzakereler, güven artırıcı önlemler, iç konular, 100 günün ilkeleri, yurtdışı ziyaretleri, elçilerle görüşmeler, diğer görüşmeler ve sayılarla 100 gün başlıklarına yer verildi.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı:

Kıbrıs sorunu

• Teknik komiteye bazı değişiklikler yaptım, bazı arkadaşları görevlendirdim, bizden önce atanmış birçok arkadaş da görevlerini sürdürüyor.
7 tane görüşmede varılan uzlaşmalar çerçevesinde, tarama süreci yaşandı
Uzlaşılan konular üzerinden gittiler, yeni uzlaşmalar sağlandı, yönetim ve güç paylaşımında epeyi bir ilerleme sağlandı.
• Müzakereciler tarafından uzlaşılan ve uzlaşılmayan konular belirlendi, ellerimizde bulunan uzun bir metinde kırmızılar ile Kıbrıs Türk tarafının, maviler ile Rum tarafının görüşlerinin yazıldı.
• Mülkiyet ve toprak konuları da görüşülmektedir ancak harita ve köy isimleri konuşulmadı, mutabakat vardır, köy isimleri sonra görüşülecektir.
• Şu anda ileri sürülen köy isimleri, haritalar geçmişe dayalıdır, şu anın gündemi olmadı ve müzakere edilmedi.
•  Garanti konusu gibi, harita da daha sonra konuşulacaktır.
• Konuşulmayacak hiçbir konu yoktur, garantiler 6 başlıktan biridir, bu benim icadım değildir, eskiden uzlaşılan 6 başlıktan biridir.
•  Garanti anlaşmaları uluslar arası niteliği olan bir anlaşmadır. Bu  5 taraflı bir meseledir, bu konu günü geldiğinde değerlendirilecek başlıktan biridir.
•  Geçen haftaki toplantı ile ilgili bir açıklık getirmek isterim, toplantı  formatı genel direktörler bazındaydı, yazarlar arasında ayrım yapmamız söz konusu olamaz.
•  Ben 3 ayda bu işi bitirim (müzakereleri)  demedim, elimde sihirli değnek yok ama istek var, azim var, güneyde de kararlılık var, bu şekilde devam edersek, bu işi yıllar içerisinde değil, aylar içerisinde çözebileceğimizi düşünüyorum.
• İki liderin 1 Eylül ve 14 Eylül tarihlerinde yeniden bir araya gelmesi kararlaştırıldı. Müzakereciler, müzakere heyetleri ve teknik komiteler Ağustos ayı içinde de toplantılarını yoğun biçimde sürdürecek, Eylül’de BM Genel Kurulu olacak,  New York’ta BM Genel Sekreteri ile bir araya geleceğiz.  Ekim, Kasım ve Aralık aylarının kritik olacağını düşünüyorum, nereye gitmekte olduğumuz konusunda çok daha açık, net bir resim ortaya çıkacaktı.r
•  Kıbrıs açıklarında bulunan doğal gaz rezervlerinin adanın tümünün 120 yıllık enerji ihtiyacını karşılayabilecek  nitelikte ancak bu sadece bir parselde keşfedilen kaynak. Daha fazla rezerv keşfedilmesi halinde bunun Türkiye üzerinden ihraç edilmesinin en akılcı yol olacağını düşünüyorum.
•  Birkaç ayda da Türkiye’den su geldiğini düşünün, iki tarafının da yararlanacağı, hem doğal gaz hem de su, bunu bütün Kıbrıs’ı nasıl etkileyeceğini düşünün, büyük resme bakmak lazım.
• Bölgede ülkeler parçalanırken, adada federatif bir çözüm bulunması bölge için de güzel bir örnek teşkil edecek.
•  GYÖ bağlanımda önemli adımlar attık, barikatlarda vize kağıdı uygulamasını kaldırdık, geçen ayki rakamlarda 3,000 kişilik bir artış gözlemlendi ancak bu alınan önlemin sonucu olup olmadığını önümüzdeki ayları da takip ederek bilebiliriz.
•  Mayınlar konusunda ilerleme sağlandı, mayın tarlası olabilecek 28 parselin 25’inde risk unsuruna rastlanmadı; risk taşıyan 3 parselin bir tanesi askeri bölgede, diğer ikisi de tellendi.
•  Elektrikte birleşme son aşamaya gelinde, bu iki tarafın da faydasına olacaktır. Elektrik şebekelerin enterkonnetke olması fiyatları düşürmesi gerekir ancak bunun ilgili yetkililer tarafından söylenmesi gerekiyor.
• Cep telefonlarında da son aşamaya gelindi, güneye gidenler cep telefonlarıyla konuşabilecek.
•  Hellim konusunda Rum tarafının “Halloumi” ismini tescil etme girişimi vardı, eğer bunu başarsalardı bizim üreticilerimiz sıkıntı yaşayacaktı, şimdi hem “Hellim” hem de “Halloumi” isimleri tescilleniyor, tescil süresi 6 ay sonra tamamlanacak.
• Tescil işleminin ardından kurallara ve normlara uyulması gerekecek. Süt tozu kullanarak hellim üretilmesi yanlış, hükümete bu konuda iş düşüyor.
•  Güneyde Mayıs’ta milletvekili seçimleri var. Kıbrıs sorunu Mayıs ayına kadar sonuca ulaşılmalı yoksa bu iş uzar.

Diğer icraatlar:

• 3 yıldır boş olan Ombudsman görevine atama yaptım
• Kamu Hizmeti Komisyonu Yasasını güncelleyerek bir tasarı hazırladım
• 3’lü kararnameler ile ilgili yasayı hükümet geçirirse hükümet de bir sürü ithamdan kurtulacak, hükümete de çağrımdır artık 3’lü kararname ile atamaları sınırlayalım
• İlk 100 gün bence dolu dolu geçti, ben bunun notunu verecek değilim, bunu halk vermeli. Yıllardır yapılamayanlar bu 100 güne sığmıştır elbette daha yapacak çok işimiz vardır.

Sorular:

• Yabancı yatırımcılara mesajınız ne olacak?
Mesajım çok net, Kıbrıs’a gelmek için gecikmeyin, Kıbrıs’ın geleceği çok güzel olacak

• Sporun birleşmesi adına adım atmayı düşünüyor musunuz?
Spor komitesi kurabiliriz ama yine tanınma gündeme gelecek. Geçiş dönemleri için formüller üretilebilir ama spor için kalıcı çözüm, Kıbrıs sorununun çözülmesi ile olur. Kültür olayında olduğu gibi spor için de neler yapılabilir bakalım

• Haberleri hep Rum basınından alıyoruz ve bunlar çarpıtılarak veriliyor, müzakerelerle ilgili Türk tarafından niye sağlıklı haber alamıyoruz?
Basın yayınla ilgili belki bir komite kurulabilir, müzakerelerle ilgili Eide zaten ikimiz adına açıklama yapıyor.

• Çözüm modeli olarak mümkün olan nedir?
İki kesinli iki toplumlu federatif yapı. Siyaset de mümkün olanı hedeflemelidir.

• UNESCO konusu nedir?
UNESCO’nun Mağusa Kalesi ve içerisini korunacak yer olarak kabul etmesi önemli. Çözümü bekleme gibi bir düşüncemiz olsaydı eğer Othella Kalesi’nin niye restore edilmesini kabul ettik

• Aplıç ve Derinya Kapılarının açılması ne durumda?
Kapıların açılması için çalışılıyor, bazı pürüzlerin önceden giderilmesi lazım

• Örtülü ödenekle ilgili açıklama yapmadınız
Herhangi bir kayıp bulmadım, bu konuda yeri ve zamanı geldiğinde halkımla paylaşacağım

• Maraş’la ilgili bir şey söylemediniz
Yıllardır Maraş’ın bütünlüklü çözümün bir parçası olduğu dendi ama çözüm için ciddi bir şey yapılmadı. BM de müzakereleri bir kenara bırakıp tek Maraş ile ilgilenmek istemiyor izlenimini aldım. Maraş konusu ve teknik komitenin kurulması mutlaka gündemi gelecektir ama şu an için Maraş tek başına gündemde değildir.

• Danışmanlarınız kimlerdir?
Danışmanların biri yanımda Meltem hanım, biri karşıda Deniz hanım, Halil Sadrazam şu an burada değil, basın için birini görevlendirdim, onlar dışında bende önce bulanan kadrolu çalışanlar var.

• Mal mülk miktarı nedir ve ne kadarı kullanılmıştır?
Mal mülk meselesi konusunda bir şey demeyeceğim, rakam vermeyeceğim, herhangi bir spekülasyona sebep olmak istemem

• Mülkiyet konusunda Ahmet Nikoli ile bir araya mı gelecek?
Arada bir mülkiyet komisyonu olacak, kişiler karşı karşıya gelmeyecek

• Kantonlar gündemde mi?
Kanton diye konu yok, özel bölgeler olabilir ama kanton olmayacaktır

• Rotasyon olacak mı?
Rotasyon olacak siyasi eşitlikten söz ediyorsak bu olacak, süresi belli değil önce ilkeleri üzerinde anlaşmamız gerekiyor

• Bağımlılık ve uyuşturucu sorunu ciddi bir boyuta ulaşmıştır, bu konuyu ele almak mümkün olacak mı?
Bu bizim kanayan yaramız, Başbakanlık bünyesinde bir komite var, bu konuyu Anastasides ile de görüştüm, iki boyutlu ele almak lazım, sonuçta araba ile geçişler de oluyor.

• Referanduma yaklaştığımızda halkı yanlış bilgilendirme konusunda nasıl önlem alacaksınız?
Basın, sivil toplum, meclisi bilgilendirme dışında Annan Planı döneminde olmayan bir şeyi yapmak zorundayız, halka çok yeterli zaman dilimi vermemiz gerekiyor. Halk iyiye okusun, anlasın ona göre kararını versin. Eğer uzlaşırsak bizim halkımıza vereceğimiz çağrı bellidir Papadopulos ve Denktaş gibi yapmayacağız.

• Mayıs ayından sonra güneyde cumhurbaşkanı değil hükümet değişeceğine göre niye çözüm zorlaşsın?
Eğer bu önümüzdeki 4-5 ayda ilerleme olmazsa, müzakereci değişmeyecek ama meclisin dengeleri değişecek. Şu andaki güç dengelerinde,  çözüme destek verecek olanlar ağırlıkta.

• Güneyde Türkiye ile ilgili kötü imajı nasıl değiştireceksiniz?
Türkiye ile ilgili imajı değiştirmek benim görevlerimden biri. TC Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son Kıbrıs’a gelişi, güneyde olumsuz karşılanmıştı, gelip müzakereleri bozacak düşüncesi hakimdi ancak Erdoğan’ın burada kullandığı barış dilli güneyde hayretle karşılandı. Samimiyetle söyleyebilirim ki Erdoğan çözümü destekleme konusunda samimidir.

 

CUMHURBAŞKANI AKINCI’NIN “CUMHURBAŞKANLIĞINDA 100 GÜN” KİTAPÇIĞI EKLİ DOKÜMANLARDA

Bu haber toplam 3132 defa okunmuştur