Şırnak'ın Uludere ilçesine bağlı Ortasu, Kürtçe ismiyle Roboski'ye 28 Aralık 2011 günü düzenlenen hava bombardımanda ölen 34 kişiyi anmak için düzenlenen 'Adalet için Roboski'ye' etkinliğine binlerce kişi katıldı.
T24.com.tr'nin haberine göre, etkinliğe katılanlar arasında HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Selma Irmak, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek ve HDP milletvekilleri ile sivil toplum örgütleri temsilcileri de yer aldı.
DTK, bombardımanın yıl dönümü için yaptığı yazılı açıklamasında, "Roboski, devletin bugün Rojava sınır boyunda aleni yaptıklarının Qileban'da gizli yapılmasıdır. Roboski devamlı öldürme halinin en güncel adı ve sembolüdür. Roboski katliamı, kendi vatandaşını düşman göstermenin, nefretle bu düşman hukuku ile hareket ettiğinin göstergesidir" dedi.
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) de açıklamasında şu ifadeleri kullandı: "HDK olarak, emri veren ve uygulayan, askeri ve siyasi tüm sorumluların bulunması ve cezalandırılmasının takipçisi olmaya devam edeceğiz."
'Faili meçhul değil, faili meşhur'
Anmanın yapıldığı alana PKK lideri Abdullah Öcalan posterleri ve üzerlerinde 'Roboski'den Kobane'ye direnenlere bin selam, Kobane'de Arin'iz, sınırda Kader'iz', 'Roboski Katliamı faili meçhul değil, faili belli, famili meşhur bir katliamdır' yazılı pankartlar açıldı.
Anma etkinliğine katılan köylüler de ellerinde ölen yakınlarının resimlerinin bulunduğu posterler taşıdı.
Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) jetleri, 28 Aralık 2011 günü TSİ 21.30 civarı, Kuzey Irak'tan katır sırtında kaçak mazot, çay ve şeker getiren bir grup köylüye PKK'lı oldukları gerekçesiyle hava bombardımanı düzenlemişti.
Olayda Ortasu (Roboski) ile Gülyazı (Bujeh) köylerindenı 17'si çocuk 34 kişi yaşamını yitirdi.
TSK olayla ilgili yazılı açıklamasında şu ifadeleri kullanmıştı:
"Grubun tespit edildiği bölgenin teröristler tarafından sıkça kullanılan bir yer olması ve geceleyin hududumuza doğru bir hareketin tespit edilmesi üzerine hava kuvvetleri uçakları ile ateş altına alınması gerektiği değerlendirilmişti."