1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. ACILI BABA KONUŞTU
ACILI BABA KONUŞTU

ACILI BABA KONUŞTU

Büyük acı yaşayan baba, iddia makamının sorularını yanıtladı. Savcı Kızılokgil, baba Rıdvanoğlu’na : “Kızınız bir kazaya kurban gitti, şikâyetçi misiniz” diye sordu. Baba Rıdvanoğlu da “Tabii ki şikâyetçiyim” dedi. Savcının, “Şikâyetinizi geri alacak mısı

A+A-

Didem MENTEŞ

Genç yaşta yaşamını yitiren Asya Rıdvanoğlu’nun ölümüyle ilgili trafik kazasında bu kez acılı baba Sadık Rıdvanoğlu, Mahkemede konuştu. Savcının ‘kızınız kazaya kurban gitti, şikayetçi misiniz’ diye sordu. Acılı baba “Tabii ki şikayetçiyim” dedi. Her iki ailenin de takip ettiği Mahkeme salonunda bir anlık bir gerginlik yaşanmasından endişe duyuldu.

Öte yandan Tahkikat Çavuşu Faris Eserbaş tanıklığına dün de devam etti. Eserbaş, sanığın kullandığı aracın, kamera görüntülerinde 4 saniyede 196 metre gittiğini tespit ettiklerini söyledi.

Ayrıca kazanın meydana geldiği yerde bulunan Zeyphr Bar işletmecisi Kenan Kaynar’da şahadet verdi. Kaynar, “Milli bayramlarda şu gökyüzünden o uçaklar geçer ve bir ses çıkarır ya öyle bir şey duydum ve sonra bir anda patlama oldu. Ben 2 araba çarpıştı zannettim. Barın duvarından hemen dışarı atladım. Yolun içinde araba parçaları vardı ve havada acayip bir koku vardı” dedi.

Lefkoşa’da Kermiya bölgesinde 31 Ağustos günü meydana gelen ve 26 yaşındaki Asya Rıdvanoğlu’nun feci şekilde hayatını kaybettiği trafik kazasıyla ilgili duruşmada tanıklar dinlenmeye devam ediyor.

İhmalkarlık sonucu ‘adam öldürme’  suçundan dolayı sanık kürsüsünde bulunan 20 yaşındaki Ali Aziz Zenginses, dün yeniden Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi’ne çıkarıldı. Başkanlığı’nda Ömer Güran, Kıdemli Yargıç melek Esendağlı, Yargıç Alev Ulunay Hüdaverdi’den oluşan Ağır Ceza Heyeti, huzurunda görüşülen davada, İddia Makamı’nda Başsavcılık adına davayı yürüten Kıdemli Savcı Ergül Kızılokgil ve sanığı temsilen Avukatı Altan Erdal ve Avukat Ezer Özsoy mahkemede hazır bulundu.

Polis: “4 saniyede 196 metre gitti”

Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi’nde iddia makamının davayı ispatı için açılan duruşmada meselenin tahkikat memuru Polis Çavuşu Faris Eserbaş iddia makamının tanığı olarak şahadetine dün kaldığı yerden devam etti. Eserbaş, mahkemeye kazanın gerçekleştiği yol üzerinde faaliyet gösteren Köseoğlu Süpermarket’ten alınan kamera görüntülerini içeren CD’yi emare olarak mahkemeye sundu. Eserbaş sanığın kullandığı aracın, 4 saniyede 196 metre gittiğini tespit ettiklerini söyledi. Marketin kamerasının olduğu yer ile kazanın gerçekleştiği nokta arasında 196 metre ölçtüklerini kaydeden Eserbaş, sanığın bu mesafeyi 4 saniyede gittiğinin görüldüğünü kaydetti. Eserbaş ayrıca ayni marketin güvenlik kamerasının gündüz görüntülerini içeren CD’yi de mahkemeye emare olarak sundu. Ve daha sonra da savunma avukatının sorularını yanıtladı

Tanıklar anlatıyor

İddia Makamı’nın 10’uncu tanığı olarak Lefkoşa Polis Müdürlüğü’ne bağlı Trafik Şube Amirliği’nde görevli polis memuru İsmail Barabara şahadet verdi. Barabara olaydan sonra karakola getirilen sanık Ali Zenginses’e alkol testi yaptığını, ilk teste % 115 ikincisinde de % 111 promil alkol tespit edildiğini aktardı. Barabara, sanıktan temin ettiği alkol test tutanağı mahkemeye emare a-olarak ibraz etti. Ardından olay günü Lefkoşa Trafik Şubesi’nde görevli olan, şuanda Değirmenlik Karakolu’nda görevli Müfettiş Muavini Burak Güney, tanık olarak dinlendi. G,ney, Asya Rıdvanoğlu’na yapılan otopsi işlemlerin katıldığını ve maktüleden alınan kan örneklerini mühürleyip buzluğa yerleştirdiğini söyledi. Davanın 12’inci tanığı olan Cezaevi’nde görevli memur Mehmet Ulupınar şahadet vereek, sanıkla ilgili ziynet eşyalarını ve KKTC sürüş ehliyetini muhafaza ettiğini söyledi ve sanığın sürüş ehliyetini emare olarak ibraz etti.

“Şikâyetçiyim…”

İddia makamının önemli tanıklarından biri ise Asya Rıdavnaoğlu’nun babası Sadık Rıdvanoğlu oldu. Acılı baba tanık 13 olarak mahkemeye çıkarak şahadet verdi. Büyük acı yaşayan baba, iddia makamının sorularını yanıtladı. Savcı Kızılokgil, baba Rıdvanoğlu’na : “Kızınız bir kazaya kurban gitti, şikâyetçi misiniz” diye sordu. Baba Rıdvanoğlu da “tabi ki şikâyetçiyim” dedi. Savcının, “Şikâyetinizi geri alacak mısınız” sorusuna ise “hayır” cevabı veren baba, Mahkemeden çıkarken sanığın yanından geçerken sanığı göstererek başını sağa sola salladığı ve büyük acı yaşadığı görüldü.

-----------------------------------------------------------------------

Ehliyet Müfettişi: “Gözlük ve lens takma zorunluluğu var”

Acılı babanın ardından sanık Ali Zenginses’e 2012 yılında ehliyet veren Müfettiş Uray Özen, şahadet verdi. Özen, sanığın öğrenci ehliyetinde sol gözünün görmediği, sağ gözünde 1.25 kayıp olduğunu ve gözlük ile lens kullanmak zorunda olduğunun yazılı olduğunu ve sözlü olarak da sanıktan beyan aldığını aktardı. Sınav günü sanığın gözlükleriyle sınava katıldığını ve dışarıdaki sürüş sınavında çevredeki plakları okuduğunu söyledi. Sınavdan sonra sürüş ehliyetine;  “araç kullanırken gözlük ve lens kullanmalıdır. Kullandığı araçta sağda ve solda dikiz aynası bulunması zorunludur” ibresi yazdırdığını söyledi. Özen, “ Arabalarda sağda ve solda bulunan normal dikiz aynalardan söz ediyorum. Yani aracın başka bir yerine ekstradan dikiz aynası koyması gerektiğinden bahsetmiyorum. Yani sanık sürüş ehliyetinde belirtilen dikiz aynası zorunluluğuna uymuştur” dedi.

-------------------------------------------------------------------------------

Tanık: “Bayramlarda uçan o uçakların sesi gibiydi ve patlama oldu”

İddia makamının 15’inci tanığı ise kazanın meydana geldiği Zeyphr Bar işletmecisi Kenan Kaynar oldu. Kaynar, o gece Asya’nın bara gelerek içki istediğini ve o esnada sigaralarını unuttuğu için yolun karşısında duran arabasına gitmek üzere dışarı çıktığını söyledi. Kendisinin Asya’nın içkisini hazırlamakta olduğunu ve kısa bir süre sonra kazanın meydana geldiğini aktaran Kaynar, şunları anlattı: “Milli Bayramlarda şu gökyüzünden o uçaklar geçer ve bir ses çıkarır ya öyle bir şey duydum ve sonra biranda patlama oldu. Ben 2 araba çarpıştı zannettim. Barın duvarından hemen dışarı atladım. Yolun içinde araba parçaları vardı ve havada acayip bir koku vardı. Asya o an hiç aklıma gelmedi. Ama arkadaşları ‘Asya’ diye bağırdı ve her yerde Asya’yı aramaya başladık. Sonra vücudunun izlerini gördüm, havadan sanki araba parçaları yağarmış gibi hissettim. Sonra arabama atladım ilerledim yolda hep araba parçaları gördüm ama o arabayı hiç görmedim. Sonra “Asya’yı bulduk” dediler”.
Kenan Kaynar, ertesi gün Asya’nın bir arkadaşının bara geldiğini ve olayı sorduğunu, kendisinin de anlattığını söyleyerek, “Arkadaşı bana,  kendisinin sosyal konut apartmanlarında oturduğunu ve patlamayı oradan duyduklarını söyledi” şeklinde konuştu.

Bu haber toplam 14886 defa okunmuştur
İlgili Haberler