1. HABERLER

  2. RÖPORTAJ

  3. 'Vicdani reddi tüm adaya anlatmalıyız’
Vicdani reddi tüm adaya anlatmalıyız’

'Vicdani reddi tüm adaya anlatmalıyız’

YENİDÜZEN, yeniden 'askerlik dosyasını' açtı. CTP Gençlik Örgütü Başkanı Şehan Tomgüsehan sorularımızı yanıtladı

A+A-

• CTP Gençlik Örgütü Başkanı Şehan Tomgüsehan, askerlik konusunun sosyal, kültürel ve ekonomik olarak tartışılması gerektiğini vurgulayarak,  CTP’nin uzun yıllardır hem parti hem de gençlik örgütü bünyesi ile birlikte tüm organlarında askerlik konusunu tartıştığını söyledi.

• “Vicdani ret hakkının, askerlikten kaçış veya askerliğin başka şekle dönüştürülmesinden ziyade, vicdanın hürlüğünden hareket ederek konuşmak lazım. Vicdani ret toplum içinde uzun uzun tartışılmalı ve konuşularak insanlara anlatılmalıdır.”

• “Profesyonel askerlik, zenginin askerlik yapmaması ve fakirin askerlik yapması kavramına giriyor. Maddi gücü yeterli olmayan arkadaşlarımız askerlik yapsın, maddi gücü yerinde olan arkadaşlarımızda askerlik yapmasın… Dolayısıyla toplum içerisinde farklı bir ayrımcılığı yaratıyoruz.”

Ayşe GÜLER

CTP Gençlik Örgütü Başkanı Şehan Tomgüsehan, askerlik konusunun sosyal, kültürel ve ekonomik olarak tartışılması gerektiğini söyledi.

Askerliğin sadece gençlerin değil, toplum geneline yayılan bir sorun olduğunu belirten Tomgüsehan,  CTP’nin uzun yıllardır askerlik konusunu tartıştığını dile getirdi.

“Kimileri için askerlik konusunu konuşmak, tartışmak yasak ve günahken bile CTP Gençlik Örgütü, askerlik konusunda defalarca yazıp çizdi” diyen Tomgüsehan, ‘askersiz bir adayı’ özlerken, buna ulaşmanın şartlarının hazırlanması gerektiğini ifade etti.

Tomgüsehan, vicdani reddin toplum içinde tartışarak, insanlara anlatılması gerektiğine de dikkat çekerek, son dönemde vicdani reddini açıklayan Nuri Sılay’ın verdiği mesaj ve duruşun çok önemli olduğunu söyledi.

YENİDÜZEN, askerlik, vicdani ret ve profesyonel askerlik konularını masaya yatırdı.


“Bir insanın hayatından 2 yıl ödünç alıyor, çalıyoruz”…

• Askerlik konusunu gençliğin bir sorunu olarak görüyor musunuz? Neden?

• “Askerlik sorunu gençliğin bir sorunudur. Fakat yalnızca gençlerin, yani genç erkeklerin sorunu demek doğru değildir. Genç erkeklerin özelinde başlayarak tüm toplumun geneline doğru giden bir sorundur. Askerliğin sosyal, kültürel ve ekonomik olarak tartışılması gerektiğini düşünüyorum. CTP, uzun yıllardır hem parti hem de gençlik örgütü bünyesiyle birlikte tüm organlarında askerlik konusunu tartışıyor. Kimileri için askerlik konusunu konuşmak, tartışmak yasak ve günahken bile CTP Gençlik Örgütü, askerlik konusunu defalarca yazıp çizdi. Meclis’e ivedilikle yasa tasarısı götürdü. Hem yasal arenayı, hem de toplumun algısını yönlendirmek için elindeki tüm çalışmaları yaptı. Askerliğin yapısal şartları, koşulları, askerliğe alınma şartları ayrı ayrı tartışılmalıdır. Askerliğe alınan genç bir arkadaşımız, öğrenimini tam olarak bitirmemişken veya başka bir meslek dalında tüm ehliyetlerini alamamışken çok genç yaşta askere alınarak 12 ay veya 15 ayını orada geçiriyor. Bu durum da iş hayatından kopmasına neden oluyor. Bununla birlikte mesleki ehliyetinden gerilemesine, sanatından ve zanaatından yavaş yavaş uzaklaşmasına neden oluyor. Dolayısıyla biz, askerliği ekonomik olarak değerlendirdiğimizde erkekler için çok büyük bir kayıp olduğunu söyleyebiliriz.

Örneğin; genç bir öğretmen arkadaşımız kendisi ile aynı mesleğe sahip bir kadından daha sonra meslek pratiğine başlayabiliyor. Yani askerlik bize mesleki pratikten çok bir şey katmıyor. Biz de bunun farkındayız. Askerlik süresini 12 ay yada 15 ay olarak değerlendirmemek gerekiyor. Çünkü askere girme süresi askere alınma tarihinden 6 ay önce başlıyor. Askerlik bittikten sonra da 6 ay boyunca bu psikoloji devam edebiliyor. Yani biz bir insanın hayatından 2 yıl ödünç alıyor, çalıyoruz. Dolayısıyla askerliği böyle değerlendirmemiz lazım.

Tabii ki askere giden arkadaşlarımız geride ailelerini, işlerini bırakıyor. Bu durumdan aileler de etkileniyor. Öte yandan eğitim noktasında askerliği değerlendirdiğimizde, askere gitmek istemeyenlerin mecburi eğitim hayatlarına devam etmek zorunda kaldıklarını görüyoruz. Çoğu zaman arkadaşlarımız yurt dışında vakit geçiriyorlar ya da master, doktora yaparak eğitimlerini uzatıyorlar.
Şunu da söyleyebilirim; ava gitmek için av ehliyeti yaşı 21 iken, askeri tabirle ‘biz insan öldürmek için, insani şekilde savaşta başka bir ülkeden olan bir insanı öldürmek için’ askere 17-18 yaşında alınıyoruz. Dolayısıyla tezatlık bu noktada başlıyor.”

“Parti tüzüğümüzde yıllardır ‘askersiz bir adadan’ bahsediyoruz…”

• Peki profesyonel askerlik ve vicdani ret konularında ne düşünüyorsunuz?

• “Profesyonel askerlik, zenginin askerlik yapmaması ve fakirin askerlik yapması kavramına giriyor. Maddi gücü yeterli olmayan arkadaşlarımız askerlik yapsın, maddi gücü yerinde olan arkadaşlarımızda askerlik yapmasın… Dolayısıyla toplum içerisinde farklı bir ayrımcılığı yaratıyoruz. CTP Gençlik Örgütü olarak; yıllardır parti tüzüğümüzde askersiz bir adadan bahsediyoruz. Askersiz bir adayı özlerken, buna ulaşmanın şartlarını hazırlamamız da gerekiyor. Güvenlik ve vücut bütünlüğü, tüm evrensel ilkelerde olduğu gibi önemliyken, vücut bütünlüğü ve bireyin güvenliğini sağlayacak sistemi de yaratmalıyız. Yani federal çözümü de beraberinde tartışmalıyız. Tabii ki uluslar arası güvenlik konusunu da masaya yatırmalıyız. Yani askerlik konusu tekelinde konuşulacak bir konudan ziyade, birçok bileşenin olduğu sorunun, bir bütün halinde tartışılacak hale gelmesi gerekiyor.

Bunun yanı sıra vicdani ret konusuna gelecek olursak, vicdani ret insani bir haktır. Vicdani reddi CTP olarak savunuyoruz. Biz hükümette olduğumuzun bilinciyle, bu konuyu parlamento, komite ve toplumun her kademesinde tartışmaya mücadeleyi büyüterek sürdürme bilincindeyiz. Bize bazı eleştiriler de geliyor… ‘İktidardasınız, bu işi yapın’ deniliyor. Biz bunun takipçisiyiz… Anayasal değişiklik gerektiren bir unsur olduğunun da farkındayız. Fakat muafiyet kavramına girecekse, çalışmalar yapılacaksa biz bunun arkasındayız. Muafiyete gidildiği noktada, kalıcı bir şekilde kemikleşmesi için de elimizden geleni yapacağız. Bu hakkı savunmaya devam edeceğiz. Vicdani ret hakkını bireyselleştirmiyoruz. Bugün Nuri Sılay’ın bize verdiği mesaj ve duruş çok önemlidir. Bu kavramı onun bize gösterdiği ışıkla beraber tüm adaya anlatmalıyız. Vicdani ret hakkının, askerlikten kaçış veya askerliğin başka şekle dönüştürülmesinden ziyade, vicdanın hürlüğünden hareket ederek konuşmak lazım. Vicdani ret toplum içinde uzun uzun tartışılmalı ve konuşularak insanlara anlatılmalıdır. “

Bu haber toplam 3310 defa okunmuştur