1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. Savcı: Talebimiz sanıkların da lehinedir
Savcı: Talebimiz sanıkların da lehinedir

Savcı: Talebimiz sanıkların da lehinedir

Girne’deki ‘yasa dışı kürtaj’ davasıyla ilgili sanıkların toplam 20 davadan tek dosya altında yargılanmasını talep eden Savcılık, gerekçelerini ortaya koydu

A+A-

 

• Savcı, iddianameye eklenmek istenen 15 davanın, farklı davalar olmadığını, bu davalarda sanıklar ve olguların aynı, tanıkların da yüzde 90’ının aynı olduğuna işaret ederek, adil yargılama gereği, davaların bir dosya altında toplanmasının, sanıkların da lehine bir durum olduğunu vurguladı

Didem MENTEŞ
Girne’deki ‘yasa dışı kürtaj’ davası Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüşülmeye devam ediyor. 5 fetüs ve 34 haftalık bebeği kapsayan k ile ilgili 15 dava daha iddianameye eklemek isteyen Savcılık, dünkü oturumda gerekçelerini ortaya koydu. Kıdemli Savcı Erdinç Akyener, bu dava soruşturmasının en baştan beri sadece 34 haftalık bebek ile ilgili değil, diğer 5 fetüsü de kapsadığını belirtti.

Savcı, iddianameye eklenmek istenen 15 davanın, farklı davalar olmadığını, bu davalarda sanıklar ve olguların aynı, tanıkların da yüzde 90’ının aynı olduğuna işaret ederek, adil yargılama gereği, davaların bir dosya altında toplanmasının, sanıkların da lehine bir durum olduğunu vurguladı

Akyener, bir davada hangi tanığın ne zaman dinleneceğine, kimlere dava getirilip getirilmeyeceğini belirlemenin, başsavcılığa verilen bir yetki olduğuna değinerek, savcılığın elindeki belge ve şahadetlerin tümünü savunmayla paylaşma zorunluluğu bulunmadığını da vurguladı.
Mahkeme, dava duruşmasına devam etmek üzere oturumu 26 Eylül Pazartesi saat 11:30’a erteledi.

Sanıklar yeniden mahkemede
Sanıklar Mehmet Ali Tunçbilek, Verda Özkent Tunçbilek, Ayşegül İşbilen, Taner Okburan, Fahri Karagözlü ve Rasiha Serdaroğlu dün yeniden Girne Ağır Ceza Mahkemesi huzuruna çıkarıldı.
Başkan Fatma Şenol, üye yargıç Murat Soytaç ve üye Yargıç Seran Bensen huzurundaki davada, Başsavcılık adına İddia Makamı’nda Kıdemli Savcı Erdinç Akyener, sanıklar ve sanıkların avukatları mahkemede hazır bulundu. Sanık Mehmet Ali Tunçbilek’i Avukat Serhan Çınar, sanık Verda Tunçbilek’i Avukat Mustafa Şener adına Avukat Hüseyin Çelik, sanık Taner Okburan ile Ayşegül İşbilen’i Avukat Emre Kadri, sanık Fahri Karagözlü’yü Avukat Güneş Menteş ve sanık Rasiha Serdaroğlu’nu Avukat Tahir Seroydaş ve Ömer Başay temsil etti.

“İlk soruşturma sadece bebeği değil 5 fetüsü de kapsar”
Savcı Akyener bebekten ayrı olarak 5 fetüsün her biri için ‘ağır veya hafif bir suç işlemek için sersemletmek, çocuk düşürmeye teşebbüs, hamileliği yasadışı olarak sonlandırma’ suçunu kapsayan 3’er davayla, toplam 15 ayrı dava daha eklenmesine itiraz eden avukatlara, cevap verdi.
Akyener, bu dava soruşturmasının 6 fetüs üzerine yapıldığını, iddia ve itiraz edildiği gibi sadece 34 haftalık bebek üzerinden yapılmadığını vurgulayarak, ilk tahkikat aşamasının tamamlanarak Ağır Ceza Mahkemesi’ne havale edildiğini aktardı.

“Tadilat yapılmasına usul yasası el veriyor”
Akyener, Fasıl 155 Ceza Usul Yasasının 108’inci maddesine vurgu yaparak, ilk tahkikat duruşmalarının ana amacının, bir davanın gerçekten ağır ceza mahkemesinde yargılanmayı gerektirip gerektirmediğinin belirlenmesi olduğunu dile getirdi. Aynı yasanın 83 ve 84’üncü maddelerine değinen Kıdemli Savcı, 83’üncü maddenin eksik ya da hatalı iddianamelerde değişiklik yapılarak tadilata gidilmesine olanak sağladığını, 84’üncü maddenin ise bu tadilatın usulünü belirleyerek, tadilattan sonra sanığın yeniden itham edilmesine olanak verdiğini kaydetti.

“Dava hızlı bir şekilde sürüyor”
Kıdemli Savcı Akyener, yasadışı kürtaj davasında sanıkların henüz itham edilmediğine işaret ederek, iddianamede değişiklik yapmak için zamanlamanın doğru olduğunu belirtti. Avukatların, ilk soruşturmanın tamamlandığı 22 Temmuz’dan bu güne kadar geçen süreçte, diğer 5 fetüsle ilgili Savcılığın dava dosyalamak için girişimde bulunmadığı yönündeki eleştirilere de değinen Akyener, bu güne kadar gelinen süreçte, 34 haftalık bebek yanında diğer 5 fetüsle ilgili de tahkikat yapıldığını ifade etti. Akyener, ülkede bir kriminal laboratuar ve Adli Tıp Kurumu bulunmamasına rağmen Türkiye Cumhuriyeti’ndeki yetkililerin katkılarıyla, bu davanın hızlı bir şekilde ilerlediğini de dile getirdi.

“Savcılığın kimlere ve ne zaman dava getirileceğine yetkisi var”
İddianameye eklenmek istenen 15 davanın, farklı davalar olmadığını, bu davalarda sanıklar ve olguların aynı, tanıkların da yüzde 90’ının aynı olduğuna vurgu yapan Savcı, adil yargılama gereği, davaların bir dosya altında toplanmasının, sanıkların da lehine olduğunu kaydetti. Erdinç Akyener, sanık avukatlarının itirazlarında, silahların eşitliği prensibine vurgu yaparak, Savcılığın, kamunun gücünü kullanarak iddianameye koyduğu tüm şahadet ve belgeleri savunma avukatlarına da verilmesi gerektiğini iddia ettiklerini hatırlattı. Akyener, bir davada hangi tanığın ne zaman dinleneceğine, kimlere dava getirilip getirilmeyeceğini belirlemenin, başsavcılığa verilen bir yetki olduğuna vurgu yaparak, savcılığın elindeki belge ve şahadetlerin tümünü savunmayla paylaşma zorunluluğu bulunmadığını dile getirdi.

“Adil yargılama gereği bu gerekli”
Tüm davaları bir dosyada toplamanın hem sanıklar için hem de adil yargılama açısından daha iyi sonuç vereceğine vurgu yapan Savcı Akyener, avukatların buna itiraz etme nedenlerine anlam veremediğini dile getirdi. 
Bunun üzerine Yargıç Fatma Şenol, iddia makamının tadilat talebi ve avukatların itirazlarını değerlendirmek üzere duruşmayı 26 Eylül Pazartesi saat 11:30’a tehir etti.

Bu haber toplam 2158 defa okunmuştur