1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. “Onurumun ve itibarımın iade edilmesini istiyorum”
 “Onurumun ve itibarımın iade edilmesini istiyorum”

“Onurumun ve itibarımın iade edilmesini istiyorum”

CTP Lefkoşa Milletvekili Doğuş Derya’nın, KKTC Hataylılar Derneği Başkanı Bertan Zaroğlu’na açtığı ‘ağır hakaret’ davasında Doğuş Derya’nın tanıklığı sürüyor:

A+A-

Didem MENTEŞ

CTP Lefkoşa Milletvekili Doğuş Derya’nın, KKTC Hataylılar Derneği Başkanı Bertan Zaroğlu’na açtığı ‘ağır hakaret’ davası sürüyor. Geçen duruşma tanık kürsüsünde bulunan Doğuş Derya’nın şahadetine kalındığı yerden devam edildi. Zaroğlu’nun hakaretleri nedeniyle “kendimi cinsel tacize uğramış hissediyorum” diyen Derya, bu yazılarla kendisinin insanlık onurunu zedelendiğini, aşağılanmaya ve itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını vurguladı. Bu yazılarla kendisinin vatan haini gibi gösterilmeye çalışıldığının altını çizen Derya, “Bu ülkede vatan haini ilan edildiği için öldürülen Cumhuriyet Gazetesi yazarları, Kutlu Adalı, Hrant Dink hedef gösterilme üzerine vurulmuştur. Beni burada vatan haini ilan edip hedef gösterdiler. Benim gibi yurtsever olan birisine vatan haini demek kimsenin haddine değildir, esefle kınıyorum” dedi.

Derya, “Kadınlık onurunum aşağılandı. Feminist aktivisti olduğum için benim nezrimde kadınlara hakaret edildiğini düşünüyorum” diyerek, onurunun ve itibarının iade edilmesini istedi.

Mahkemede davanın ilk tanığı olan Doğuş Derya şahadetine ve karşı avukatın sorularını yanıtlamasına kalındığı yerden devam edilmek üzere duruşmayı 11 Temmuz Pazartesi saat 11:00 tehir etti.

Avukat sordu, Derya yanıtladı
Lefkoşa Kaza Mahkemesi’nde Kıdemli Yargıç Tacan Reynar’ın baktığı davada,  Doğuş Derya’yı temsilen Avukat Jale Dizdarlı ile Avukat Ongun Talat ve davalı taraf Bertan Zaroğlu’nu temsilen ise Avukat Feridun Öztürk davada hazır bulundu. CTP Lefkoşa Milletvekili Doğuş Derya davacı taraf olarak duruşmada hazır bulunurken, davalı Bertan Zaroğlu ise duruşmaya yine katılmadı. Dava duruşmasını sivil toplum örgütlerinden …. bazı isimler de izledi.
27 Haziran’da gerçekleşen duruşmada Doğuş Derya davanın ilk tanığı olarak dinlenmeye başlanmış, mesai saatinin bitmesi nedeniyle şahadeti yarım kalmıştı. Dünkü celsede Derya’nın kaldığı yerden devam edilerek, Avukatı Dizdarlı’nın sorularını yanıtlamayı sürdürdü. Avukat Dizdarlı, bir önceki duruşmada çok sayıda ‘facebook paylaşımı, yorumlar, yazılar, gazete ve internet sitesi haberleri, köşe yazılarını’ içeren emarelerle ilgili sorular yöneltti.  Dizdarlı, Doğuş Derya’nın her yazıya ilişkin ne düşündüğünü, ne anlatılmak istendiğini, neler yaşadığını, ne gibi içerikler olduğunu ve ne gibi hakaretler olduğunu sordu. Doğuş Derya, sunulan emarelere detaylı şekilde cevap verdi.

--------

“Kadınlık onurum aşağılanmıştır”

Doğuş Derya, şahadetinde ilk olarak 15 Aralık 2014’de Meclis kürsüsünden yaptığı konuşmayı Mahkemeye aktardı. Konuşmasının ardından, daha önce hiç tanımadığı Bertan Zaroğlu’nun facebook adlı sosyal paylaşım sitesinde yaptığı ‘hakaretlere’ maruz kaldığını belirterek,  Zaroğlu’nun paylaşımı altında birçok yorumlar yapıldığını da ifade etti. Derya, Arkadaşları aracılığıyla bu yazılardan haberdar olduğunu, kendisinin bu paylaşımı gördükten sonra Bertan Zaroğlu’nun 2010 yılından itibaren yaptığı paylaşımları dosyaladığını aktardı.

Doğuş Derya, Zaroğlu’nun 16 Aralık 2014’de yaptığı paylaşımla, kadınlık onurunu incitecek bir ithamda bulunduğunu vurgulayarak, “Erkekler siyaset yaparken, yaptıkları açıklamalarla kahraman olur ama kadınlar olduğunda cesaret gerektiren, bilgiye dayalı açıklamalar yapılınca histerik veya cinsel yönden sorunlu ilan edilir. Bana cinsiyetim üzerinden yapılan hakaretler bunu gösterir. Kadınlık onurum aşağılanmıştır. Bir saldırıya maruz kaldım, toplum önünde küçük düşürüldüm” dedi.
Derya, Zaroğlu’nun yaptığı açıklamayı çok sayıda insanın gördüğünü belirterek, bu paylaşımdan sonra bazı kişilerden tehdit mesajları aldığını da dile getirdi. Zaroğlu’nun yazısında ‘Doğuşumm’ hitabıyla kendisinden söz ettiğini başka birini kastetmediğini söyleyen Derya, “Doğuş ismi çoğunlukla erkek ismi olarak bilinir, Kıbrıs’ta da Doğuş isminde 2 kadın var. Burada geçen Doğuş benim. Eğer başka bir Doğuş’a demişse bu da ilginç bir durumu ortaya çıkarır” dedi.

“Zaroğlu pişman olmadı aksine hakaretlerini savundu”

Bertan Zaroğlu’nun müdafaasında bu yazıları kendisinin yazmadığına dair savunması olduğunun da doğru olmadığına değinen Doğuş Derya, Zaroğlu’nun bu hakaretleri hiçbir zaman inkar etmediğini hatta bu hakaretleri yaptığına dair başka paylaşımları olduğunu ifade etti. Zaroğlu’nun facebookta yaptığı her paylaşıma sahip çıktığını, hiçbir şekilde “pişmanım” diye bir beyanatı olmadığını anlatan Derya, Zaroğlu’nun yazdığı bu yazıların arkasında olduğunu da sürekli tekrarladığını hatırlattı.
Derya, bu hakaret içerikli yazılardan sonra kendisinin dava açtığını ve bu dava görüşülmeye başladığı güne kadar Zaroğlu’nun paylaşımlarına devam ettiğini hatta davanın başladığını yazan YENİDÜZEN Gazetesi’ndeki haberi de yalanlayarak, yaptığı paylaşımları inkar etmediğini ifade etti.

--------

“Hedef gösterilmeye çalışıldım”

Zaroğlu’nun hakaretleri nedeniyle “kendimi cinsel tacize uğramış hissediyorum” diyen Derya, bu yazılarla kendisinin insanlık onurunu zedelendiğini, aşağılanmaya ve itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını dile getirdi. Meclis’teki konuşmasında iddia edildiği gibi kesinlikle Türk toplumunu ve Türk askerine hakaret edici bir tek söz dahi söylemediğini aksine ‘barış kültürüne’ vurgu yaptığını aktaran Derya, söylemediği ve yapmadığı şeyleri defe defa tekrarlanarak hedef gösterildiğine dikkat çekti.
Bir yazıda ‘pislik’ geçmesi üzerine bu kelimeye yanıt veren Derya, “Ben kime pislik yapmışım? Ben hayatımı kadın, çocuk ve insan hakları için uğraşmakla geçirdim” dedi. Zaroğlu’nun bu paylaşımları kendisinin yapmadığını, başkası tarafından yazıldığına yönelik iddiaların da doğru olmadığını savunan Derya, Bertan Zaroğlu’nun muhaceretten giriş çıkış kayıtlarını aldığını, yazıyı yazdığı gün Hatay’da olduğunun görüldüğünü yani yazıyı Zaroğlu’nun yazdığını ifade etti.

“Bir vekil olarak itibarsızlaştırılmaya çalışıldım”

Derya, bazı hakaret içeren paylaşımların, kışkırtıcı ve tehditkar içerikli olduğunu ve bunun kendisini ürküttüğünü belirterek, Bertan Zaroğlu’nun, Türkiye’de Ergenekon davasında yargılanan, Can Dündar’ı asmakla tehdit eden, bazı akademisyenlerin kanlarını oluk oluk akıtacağını söyleyen Sedat Peker ile fotoğraflarını paylaştığını gördüğünü aktardı. Derya, adı mafyayla anılan ve kendisine sürekli tehditler yağdıran bir kişinin ürkütücü olduğunu, duyduğu endişe nedeniyle dönemin PGM Müdür Vekili Pervin Gürler’den koruma talep ettiğini ancak evinin önünde polis dahi görmediğini aktardı.

Kendisine yönelik hakaretlerle aşağılandığını vurgulayan Derya, milletvekili olarak itibarsızlaştırılmaya, marjinalleştirilmeye, siyasi olarak güvenilir olmadığı pozisyonuna düşürülmeye çalışıldığını söyledi. Derya, “Kadınlık onurunum aşağılandı. Feminist aktivisti olduğum için benim nezrimde kadınlara hakaret edildiğini düşünüyorum” dedi.

--------

“Benim gibi yurtsever birine vatan haini demek kimsenin haddi değil”

Bu yazılarla kendisinin vatan haini gibi gösterilmeye çalışıldığının altını çizerek, “Bu ülkede vatan haini ilan edildiği için öldürülen Cumhuriyet Gazetesi yazarları, Kutlu Adalı, Hrant Dink hedef gösterilme üzerine vurulmuştur. Beni burada vatan haini ilan edip hedef gösterdiler. Benim annem Baflı, babam Karpaz taraflıdır. Karpaz’dan Baf’a kadar Kıbrıs’ın her köşesine aşık bir insanım. Benim gibi yurtsever olan birisine vatan haini demek kimsenin haddine değildir, esefle kınıyorum” dedi. Bu yazılarla Kıbrıslı-Türkiyeli ayrımı ile karşı karşıya bırakıldığını ancak kendisinin “bu ülke hepimize yeter” diyerek her dinden, dilden, mezhepten insanın ortak yurtta yaşamasının artmasını, “ortak yurt” sözcüğünün çoğaltılması gerektiğini aktardı.

“Psikolojik şiddete maruz kaldım”

Doğuş Derya, bu tehdit içerikli yazılar ve mesajlardan sonra sağlık sorunları yaşadığını belirterek, uykusuzluk, kalp çarpıntısı ve gastrit gibi sorunlar yaşadığını ifade etti. Özellikle yalnız yaşayan bir kişi olarak evinde kalamadığını, yalnız bir yere giderken korktuğunu söyleyen Derya, tecavüz tehdidi ve ölüm tehditleri aldığını aktardı. Derya, “ben itibarımın zedelenmesi için tecavüze mi uğramam gerekirdi? Ben cinsel tecavüze ve psikolojik şiddete maruz kaldığımı düşünüyorum” dedi. 

--------

“Onurumun ve itibarımın iade edilmesini istiyorum”

Zaroğlu’nun yazdığı yazılarla gösterdiği cesareti, dava savunmasında da gösterseydi diyen Derya, Zaroğlu’nun kendisine karşı açtığı davayı yeni öğrendiğini, kendisinin kesinlikle Zaroğlu’na karşı hakaret içerikli yazılarda ve söylemlerde bulunmadığı vurguladı. Aksine Zaroğlu’nun faşistçe yayımlar yaptığını, Hatay ve Hataylılar için hiçbir şey yapmadığını savunan Derya, Zaroğlu’nun Kıbrıslı Türklere karşı Kıbrıslı Türkleri hedef gösteren açıklamaları olduğunu söyledi.
“Onurumun ve itibarımın iade edilmesini istiyorum” diyen Derya, çok sesliliği savunduğunu ancak hakaret ederek bu ülkede elini kolunu sallayarak gezilmesine itirazı olduğunu dile getirdi.

Bu haber toplam 11922 defa okunmuştur
İlgili Haberler