1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. Manzara korkunç!
 Manzara korkunç!

Manzara korkunç!

YENİDÜZEN, ülkemizin ‘kanayan yarası’ taş ocaklarını yukardan-havadan görüntüledi, oluşan tahribat bir kez daha gözler önüne serildi

A+A-

 

Özel sektörde hizmet veren 15 taş ocağı bulunuyor. Devlette hizmet veren taş ocakları dışında kum ve çakıl ocağı olarak faaliyette olan taş ocakları hem doğaya zarar veriyor, hem de görüntü kirliliği oluşturuyor

• ULUĞ: “7-8 TAŞ OCAĞI İHTİYACA CEVAP VEREBİLİR”…Taşocakları Birliği Başkanı Metin Uluğ ise şu anda birliğe kayıtlı özel sektöre ait 15 adet kum çakıl ocağı bulunduğunu söyledi.
Uluğ, uzun yıllardır yeni izin verilmemesine rağmen taş ocaklarının sayısının fazla olduğunu belirterek, 7 veya 8 taş ocağının ülkenin ihtiyacına cevap verebileceğini vurguladı.

• SAHİR: “TAŞ OCAKLARININ KAYNAKLARI ARAŞTIRILMALI”…Öte yandan Yeşil Barış Harekatı Başkanı Doğan Sahir , taş ocakları kaynaklarının ve sayısının ne olduğuna dair araştırma yapılması gerektiğini ifade ederek, taleplerin belirlenerek diğer ada ülkelerinde olduğu gibi asgari kullanıma düşürülmesinin şart olduğunu vurguladı. 

Ayşe GÜLER

Ülkenin ‘kanayan yarası’ haline gelen taş ocaklarının oluşturduğu doğa tahribatı günden güne büyüyor.

Binlerce ağacın yok olmasına neden olan taş ocakları, adeta ormanları ‘kemiriyor’.

Beşparmak Dağları bölgesi başta olmak üzere birçok bölgede faaliyet gösteren onlarca taş ocağı hem sağlığı hem de çevreyi tehdit etmeye devam ediyor.

Uzun yıllardır yeni taş ocağı izni verilmese de faaliyette olan taş ocaklarının yarattığı tahribatın yaraları sarılamıyor.

Her yıl onlarca iş kazasının meydana geldiği taş ocaklarında taşların sökülmesi için yapılan patlatma işlemi sırasında yüzlerce ağaç zarar görüyor.

YENİDÜZEN, taş ocaklarını yukardan görüntüledi, oluşan tahribatın boyutu bir kez daha gözler önüne serildi.

Özel sektöre kayıtlı 15 taş ocağı

Taşocakları Birliği’nden alınan bilgiye göre ülkemizde özel sektörde hizmet veren taşocağı sayısı 15.
Söz konusu taş ocakları, kum çakıl ocağı olarak hizmet veriyor.
Öte yandan devlette kayıtlı taş ocakları ile ilgili net bir bilgiye ulaşılamadı.

Çevreciler tepkili

Taşocaklarının doğaya yaptığı tahribat, çevre örgütlerinde de tepki görüyor.
‘Plansız’ bir şekilde yapılan taş ocaklarına yönelik ülkedeki ihtiyacın belirlenmesi gerektiğini savunan örgütler, bu ihtiyacın en aza indirgenmesi gerektiğini söyledi.

Vatandaş da şikayetçi

Özellikle Değirmenlik bölgesinde yaşayan birçok vatandaş, taş ocaklarından yayılan toz bulutu nedeniyle kapı pencere açamaz duruma geldiklerinden dert yanıyor.
Vatandaşlar, havaya yayılan toz bulutu nedeniyle nefes alamaz duruma geldiklerini ifade ediyor.

 

-----------------------------------------------------------------


Taşocakları Birliği Başkanı Metin Uluğ: “Taş ocaklarının sayısı fazla”

Taşocakları Birliği Başkanı Metin Uluğ ise şu anda birliğe kayıtlı özel sektöre ait 15 adet kum çakıl ocağı bulunduğunu söyledi.

Uluğ, uzun yıllardır yeni izin verilmemesine rağmen taş ocaklarının sayısının fazla olduğunu belirterek, 7 veya 8 taş ocağının ülkenin ihtiyacına cevap verebileceğini vurguladı.

“Sayının fazla olmasının nedeni gelmiş geçmiş hükümetler döneminde atılan bir takım adımlardır. Bu durumu sektördeki iş insanlarına mal etmek doğru olmaz” diyen Uluğ, “AB kaynakları veya TC kaynakları kullanılarak, sektörden çıkmak isteyenleri tazmin edebilir” dedi.

Uluğ, birlik olarak çevreyi koruma adına üzerlerine düşeni yapmaya hazır olduklarını dile getirdi.
Bunun yanı sıra şu anda taş ocaklarının yeni bir şirket kurarak tek bir çatı altında toplanması yönünde bir düşünce olduğunu aktaran Uluğ, böylelikle rezervi olmayan veya çok az olan taş ocaklarının oluşturduğu görüntü kirliliğinin ıslahının sağlanabileceğini ifade etti.

Uluğ, yeni bir şirket kurularak taş ocaklarının tek bir çatı altında toplanması halinde Karayolları Dairesi’ne ait ocağın da bu şirketin bünyesine girmesinin doğru olacağını savundu.

-----------------------------------------------


Yeşil Barış Harekatı Başkanı Doğan Sahir: “Talep belirlenmeli, asgari kullanıma düşürülmelidir”

Yeşil Barış Harekatı Başkanı Doğan Sahir, ülkemizdeki taş ocakları kaynaklarının ve sayısının ne olduğuna dair araştırma yapılması gerektiğini vurgulayarak, bu konudaki taleplerin belirlenmesinin önemine değindi.

Faal durumda olan taş ocaklarına bir ömür biçilmesi gerektiğini ifade eden Sahir, her ocak için rehabilitasyon çalışmalarının belirlenmesinin şart olduğunu dile getirdi.

Sahir, taş ocaklarının kapasitesinin bir önemi olmadığını, statülerinin ayni olduğunu savunarak, taş ocaklarından tüketilen miktara göre bir pay alınarak oluşturulacak fona aktarılması gerektiğini belirtti.
Bunun yanı sıra yüzde 10’un üzerinde eğilimli olan arazilerde yapılan inşaatlarda büyük miktarda taş beton gereksiniminin ortaya çıktığına da değinen Sahir,  evin maliyetinden çok beton maliyetinin ön plana çıktığını söyledi.


“Taş ocakları kapasiteyi artırdı tahribat büyüdü”

Sahir, zaman içerisinde bazı taş ocaklarının kapasitesini artırdığını, böylelikle oluşan çevre tahribatının da büyüdüğünü söyledi.

“Aslında önemli olan talebin netleştirilmesidir. Adalarda bu tür kaynakların çok zorunlu hallerde kullanılması söz konusudur, asgari kullanım öngörülür” diyen Sahir, “Bizde böyle bir çalışma yapılmadı, halen yok.  Bu konuda bilimsel çalışma yapılmalıdır. Kaynakların kime hitap edeceği hangi talebi karşılayacağına iyice bakılmalıdır. Talep azaltılmalıdır” şeklinde konuştu.

Bu haber toplam 2567 defa okunmuştur