1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. 'KOORDİNASYON OFİSİ' KRİZİ KAPIDA!
KOORDİNASYON OFİSİ KRİZİ KAPIDA!

'KOORDİNASYON OFİSİ' KRİZİ KAPIDA!

Daha önceki hükümetler döneminde gündeme gelen ve onlarca sivil toplumum örgütünün tepkisiyle karşılanan ‘Yurt Dışı Koordinasyon Ofisi’, UBP-DP Azınlık Hükümeti Bakanlar Kurulu’nun onaylayıp Meclis’e göndermesi ile yeniden gündeme taşındı.

A+A-

YENİDÜZEN (Özel)

Daha önceki hükümetler döneminde gündeme gelen ve onlarca sivil toplumum örgütünün tepkisiyle karşılanan ‘Yurt Dışı Koordinasyon Ofisi’, UBP-DP Azınlık Hükümeti Bakanlar Kurulu’nun onaylayıp Meclis’e göndermesi ile yeniden gündeme taşındı.

Azınlık Hükümeti Başbakanı Özgürgün, geçtiğimiz günkü Bakanlar Kurulu  toplantısında, KKTC ile TC Gençlik ve Spor Bakanlığı arasında yapılan Yurt Dışı Koordinasyon Ofisi kurulmasına dair anlaşmanın, Meclis’e gönderilmesi yönünde karar alındığını açıklamıştı.

2015 yılı başlarında gündeme gelen TC Hükümeti ile KKTC Hükümeti arasında yapılan “Gençlik ve Spor Bakanlığı Yurtdışı Koordinasyon Ofisinin Kurulması ve Faaliyetlerine İlişkin Anlaşma”, mahkemeye de taşınmış, dava konusu olmuştu.

Meclis’e de gelmemişti…

CTP-DP Hükümeti döneminde, dönemin Hükümet ortakları arasında da ‘fikir ayrılığı’ yaratan anlaşma, yeterli çoğunluğu bulamayacağı için Cumhuriyet Meclis’ine de gelmemişti.

Türkiye ile ‘üst düzeyde işbirliği’ni öngören Anlaşma çerçevesinde Gençlik ve Spor Bakanlığı Yurtdışı Koordinasyon Ofisi'nin, gençlik ve spor alanlarında program ve projeler hazırlamakla, mevcut projeleri denetlemekle yükümlü olduğu belirtilmişti.
Türkiye Cumhuriyeti’nin "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Gençlik ve Spor Bakanlığı Yurt Dışı Koordinasyon Ofisinin Kurulması ve Faaliyetlerine İlişkin Anlaşmanın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun", 3 Şubat 2015’te Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmişti.

Dava açılmıştı…

Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP), Birleşik Kıbrıs Partisi (BKP) ve TDP Milletvekili Zeki Çeler, TC-KKTC arasında imzalanan ve TC Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın KKTC’de koordinasyon ofisi açmasını öngören protokolün iptali için Bakanlar Kurulu aleyhine dava açmıştı.

70 örgüt karşı çıkmış, ciddi muhalefetle karşılanmıştı…

Yurt Dışı Koordinasyon Ofisi kurulmasına dair anlaşma, güçlü bir toplumsal muhalefetle karşılanmıştı.
70 sivil toplum örgütü bir araya gelmiş ve TC Hükümeti ile KKTC Hükümeti arasında yapılan “Gençlik ve Spor Bakanlığı Yurtdışı Koordinasyon Ofisinin Kurulması ve Faaliyetlerine İlişkin Anlaşma”yı reddettiklerini duyurmuştu.
‘Katkı yapacağı iddia edilen herhangi bir desteğin amacı ve niteliğinin, Kıbrıslı Türklerin özgür iradesini, ülkeleri üzerinde söz sahibi olma hakkını göz ardı etmemesi’ gerektiğine vurgu yapan örgütler, bu anlaşmanın hangi ihtiyaçtan kaynaklandığının, bütün tartışmalara rağmen toplum ile doyurucu bir şekilde paylaşılmadığına vurgu yapmıştı.
Anlaşmanın gençlik, kültür ve spor alanlarında toplumun demokratik ve kültürel tercihlerine aykırı unsur ve etkiler yaratabileceğine dair yaygın kaygılara da işaret eden örgütler, anlaşmanın Meclis iradesini devre dışı bırakılarak, Anayasa’ya aykırı olan bir yöntemle yürürlüğe konmaya kalkışıldığını vurgulamıştı.

Hiç uygulamaya girmedi!

KKTC-TC arasında yapılan anlaşma ile TC Gençlik ve Spor Bakanlığı Yurt Dışı Koordinasyon Ofisi’nin KKTC’de kurulması konusunda 5 yıllık bir anlaşma imzalanmış, TBMM’de onaylayarak yürürlüğe giren bu anlaşmanın KKTC Meclisi’nin gündemine gelmemişti.

Bakanlar Kurulu, 5 yıllık uluslararası anlaşmanın 1 yıllığına uygulanmasına karar vermiş, 5 yıllık bir anlaşmayla ilgili 1 yıllık uygulama kararının da hukuka aykırı olduğu ikazları ile anlaşma hiç yürürlüğe girmemişti.

Erhürman “KKTC iç yasal süreçlerinden geçmediği için geçerli değil” demişti

CTP Genel Sekreteri Tufan Erhüman da, o dönemde Meclis Genel Kurulu’nda konuyla ilgili yaptığı açıklamada, 5 yıllık bir anlaşmayla ilgili 1 yıllık uygulama kararının da hukuka aykırı olduğuna vurgu yapmış, “Bu anlaşma şu anda yürürlükte değildir. Bu anlaşmayı uygulayan kimse, hukuksal sorumluluğunu da yüklenir. Bakanlar Kurulu kararı geçerli değildir. Bunun yürürlükte olması için Meclis’ten geçmesi gereklidir” şeklinde konuşmuştu.

Söz konusu protokolde yurt açılmasıyla ilgili bölümler de olduğunu söyleyen Erhürman, protokolde Yurt-Kur’un KKTC’de yurt açması için herhangi bir izine tabi tutulmadığını ancak ilgili yasaya göre yurt açmak için izin almanın zorunlu olduğunu kaydetmişti.

Erhürman, yasalarda değişiklik yapacak anlaşmaların Meclis’ten geçirilme zorunluluğu bulunduğunu söylemişti..
“Bir an önce her iki anlaşma da Meclis’e getirilmelidir. İrade ortadadır. Çoğunluk oyuyla geçer ya da geçmez” diye konuşan Erhürman, anlaşmanın KKTC iç yasal süreçlerinden geçmediği için geçerli olmadığını, bu nedenle de karşı tarafta karşı hiçbir yükümlülük bulunmadığını söylemişti.

CTP Gençlik Örgütü’nden Koordinasyon Ofisi ile ilgili açıklama: “Gençlik Dairesi ve kurumların yetkilerinin lağvedilmesi anlamına gelecek”

CTP Gençlik Örgütü, dün sosyal medya hesabından Koordinasyon Ofisi ile ilgili açıklamada bulunarak, anlaşmanın, Gençlik Dairesi ve kurumların yetkilerinin lağvedilmesi anlamına geleceğini belirtti. Açıklama şu şekilde: “Toplumsal ve kültürel egemenliğimizin elimizden alınmasına yönelik önemli bir basamak taşı görevi görecek olan “Gençlik Koordinasyon Ofisi” anlaşması ile ilgili gelişmeleri kaygı ile izlemekteyiz. Kıbrıs Türk gençliğinin sosyal, kültürel ve sportif gelişimi için hayati önem taşıyan Gençlik Dairesi ve ilgili bakanlık ve kurumların yetkilerinin lağvedilmesi, bunların T.C. kurumlarına devredilmesi anlamına gelecek olan bu anlaşmanın neticesinde amaçlananlar kendini yurtsever olarak tanımlayan herkes gibi biz, CTP Gençlik Örgütü için de kabul edilemezdir. Biliyoruz ki bu konu geçmiş zamanlarda yine ayni kişilerce gündeme getirilmiş ve tarafımızca da tartışılarak uygun bulunmamıştı. Bu konu yine aynı kişiler tarafından tekrar gündeme hatta meclise getirilmeye çalışılıyor.

Bu sürecin sonunda Kıbrıslı Türk gençlerin kendi halk oyunlarını oynamalarının bile çeşitli uygulamalarla yasaklandığı ve asimile edilmeye çalışıldığı geçmiş karanlık yılların ruhunun yeniden dirilme olasılığını görmezden gelerek arzu edilen protokolün iyi niyetli olduğuna biz gençleri inandırmak mümkün değildir. Kaldı ki kültür, gençlik ve sporla ilgili hemen hemen bütün KKTC kurumlarının ortadan kalkacağı, bunların yerine yeni kurulmak istenen Gençlik Koordinasyon Ofisinin ikame edileceği bir ortamda; bu devlet kaynaklı kültür çalışmalarındaki paydaşlar ve hatta bu çalışmalardaki ekonomik fayda dahi yerellikten uzaklaşacaktır. Ayrıca Kıbrıslı Türklerin kendi memleketlerinde kültürel yaşantıya yabancılaşması olasılığı gündeme gelecektir.

Sebep ve sonuçlarından bağımsız olarak sadece TC-KKTC arasında değil hiçbir ülkenin hiçbir ülke üzerinde böylesi bir kültürel baskı mekanizmasına sahip olmasını kabul edemeyeceğimizi halkımıza bildiririz. Parti fark etmeksizin kendini yurtsever olarak kabul eden bütün siyasetçi ve milletvekillerini yasa önerisinin karşısında durmaya; kültürümüze, gençlerimize ve toplumsal geleceğimize sahip çıkmaya davet ederiz.”

Bu haber toplam 4815 defa okunmuştur