1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. Üzerinde '7' yazan ağacın sırrı
Üzerinde 7 yazan ağacın sırrı

Üzerinde '7' yazan ağacın sırrı

'Arda Erkan' davasında yeni detaylar: 'Arkadaşı dakikalarca kalp masajı yaptı ama…'

A+A-

Ayşe GÜLER

Ülkede büyük yankı uyandıran 26 yaşındaki Arda Erkan’ı ölüme götüren ve çevresinde yaşanan olayların detayları yavaş yavaş ortaya çıkmaya başladı.
Narkotik ve Kaçakçılığı Önleme Şubesi ekipleri ile Lefkoşa Adli Şube Müdürlüğü’ne bağlı ekipler tarafından yürütülen geniş çaplı ortak soruşturma, ‘şüpheli ölümün’ üzerindeki sır perdesini aralıyor.
Özelikle Arda Erkan’ın kayıp telefonunun bulunması ve gözaltına alınan zanlılardan bazılarının ‘itirafları’ sonucunda büyük bir ‘uyuşturucu şebekesi’ de su yüzüne çıktı.
Arda’nın ölümüyle ilgili geçtiğimiz hafta isimlerinin baş harfleri Ş.C.Ö ve S.K olan iki şahısın ‘kanunsuz uyuşturucu madde tasarrufu’ suçlamasıyla tutuklanarak teminata bağlanması, ardından da yeniden gözaltına alınması polisin yürüttüğü tahkikatın seyrini değiştirdi.
İlk tahkikatta kanlarında çıkan uyuşturucuyu,  hayatını kaybeden Arda Erkan’dan aldıkları yönünde polise beyanda bulunan zanlıların ‘ikinci tutuklamada’ verdikleri ifadeler  sonucunda 147 paket (Bonzai) türü uyuşturucu madde ele geçirdi.

İşte Arda’yı ölüme götüren korkunç detaylar…

26 yaşındaki Arda’nın kahreden ölümü toplumda geniş yer bulmaya devam ederken, Arda’yı ölüme götüren korkunç detaylarda gün yüzüne çıkmaya başladı.
Şu anda soruşturma kapsamında tutuklu bulunan 17 yaşındaki S.K’nin olay günü Arda Erkan ile birlikte olduğu tespit edildi.
Olay günü kanında extacy türü uyuşturucu bulunduğu öne sürülen S.K’nin, diğer tutuklanan zanlılar ile birlikte Arda’yı aracının bulunduğu yerde bıraktığı elde edilen bilgiler arasında yer alıyor.
Diğer korkunç detay ise Arda’nın kendisini kötü hissettiği, bu nedenle S.K’den yardım istediği de iddia ediliyor.

Hayata döndürmek için kalp mesajı yaptı, başaramadı…
S.K’nin diğer zanlıların ‘baskısı’ ile Arda’yı bırakarak evine gittiği ancak olay sonrasında yaşadığı pişmanlıkla Arda’nın arabasının olduğu yere döndüğü öne sürülüyor.
Arda’nın arabasının bulunduğu bölgeye giden S.K’nin arabada Arda’nın cansız bedenini gördüğü, hayata döndürmek için dakikalarca kalp masajı yapmasına rağmen başarılı olamadığı elde edilen bilgiler arasında yer alıyor.
Tüm bunlar üzerine S.K’nin Arda’yı hastaneye götürdüğü, burada da yapılacak bir şeyin kalmadığını öğrendiği ifade ediliyor.

Duruşma 3 saat sürdü

Polisteki yeni bulgular: “Üzerinde 7 yazan bir zeytin ağacının altında gizlenmiş 12 adet boş bonzai paketi”


Arda Erkan’ın şüpheli ölümünün ardından başlayan polis soruşturmasında ele geçirilen 147 paket bonzai türü uyuşturucu madde ile ilgili tutuklanan isimlerinin baş harfleri S.K,  Ş.C.Ö, E.T., D.E. ve M.K.  dün yeniden mahkemeye çıkarıldı.
‘Kanunsuz uyuşturucu madde tasarrufu’ suçlamasıyla Lefkoşa Kaza Mahkemesi’ne çıkarılan zanlılar ile ilgili duruşma 3 saati aşkın sürdü.
Meselenin tahkikat memuru Mehmet Sevinç, zanlıların avukatları tarafından dakikalarca sorgulandı.
Zanlıların bazılarının aileleri de mahkeme salonunda gözü yaşlı bir şekilde davayı izledi.

İlk kez basına açık yapıldı
Lefkoşa Kaza Mahkemesi Yargıcı Meltem Dündar huzurunda görüşülen duruşmada İddia Makamı Başsavcılık adına Savcı İbrahim Ruso, zanlı avukatları avukat Muhabbet Mevsimler, avukat Ali Hidayet ve avukat Betül Ciyaslıoğlu ile 5 zanlı da mahkemede hazır bulundu.
Mahkeme ilk kez basına açık bir şekilde gerçekleşti.
Savcı İbrahim Ruso, Narkotik ve Kaçakçılığı Önleme Şubesi’nde görevli polis memuru Mehmet Sevinç’i mahkemede tanık olarak dinletti.
Polis memuru Sevinç, yeminli şahadet vererek, olayla ilgili bulguları aktardı.

Sevinç, şahadet verdi
Meselenin tahkikat memuru Sevinç, 7 Temmuz tarihinde Arda Erkan’ın hayatını kaybetmesinin ardından geniş çaplı polis soruşturması başlattıklarını söyledi.
Sevinç, 22 Temmuz’da 5 zanlının ‘kanunsuz uyuşturucu madde tasarrufu’ suçundan tutuklandığını dile getirdi.
Soruşturma kapsamında zanlı S.K’den alınan ifade doğrultusunda Lefkoşa- Mağusa Anayolu üzerinde, Taşkent bölgesine yapılan operasyonla 147 adet Bonzai türü uyuşturucu olduğuna inanılan maddenin tespit edildiğini söyledi.
Sevinç , S.K, Ş.Ö.C, E.T ve D.K’nin zanlı M.K’dan 20 adet extacy hap alındığının tespit edildiğini de belirtti.
Geniş çaplı soruşturmanın derinleştiğini, zanlılardan S.K, Ş.Ö.C, E.T’nin Beyarmudu sınır kapısında önceki gün tutuklanan A.Z’den, Turunçlu kavşağında 1600 Euro değerinde 100 paket uyuşturucu ve 50 paket extacy hap aldıklarının belirlendiğini kaydetti.

“Başka bölgelerde farklı zulaların olduğuna inanılıyor”
Sevinç, zanlı M.K’den alınan ifade doğrultusunda Girne Lefkoşa anayolunun doğu kısmındaki ormanlık alan içerisinde üzerinde 7 yazan bir zeytin ağacının altında ise gizlenmiş olarak 12 adet boş bonzai paketinin bulunduğunu kaydetti.
Ağacın üzerinde ‘7’ yazması nedeniyle başka bölgelerde zulaların olabileceğine inanıldığını da dile getiren Sevinç, bulunan emarelerin Devlet Laboratuarı’na incelenmesi için gönderildiğini belirtti.
Sevinç, 24 Temmuz’da ise zanlı M.K’nin evine yakın bir sokakta yaklaşık 6 gr ağırlığında sentetik cannobionid türü uyuşturucu bulunarak emare alındığını kaydetti.

Telefon dökümleri ve parmak izi sonuçları bekleniyor

Sevinç, zanlıların telefon dökümleri ile ilgili cevabın beklendiğini, konu ile ilgili netive almadıklarını söyledi.
Daha önce alınan 2 günlük tutukluluk süresince zanlılardan temin edilen parmak izi sonuçlarına Devlet Laboratuarı’ndan gelmesini beklediklerini ifade eden Sevinç, buna rağmen kan ve idrar tahlillerine yönelik sonuçların temin edildiğini kaydetti.
Sevinç, soruşturma kapsamında tutuklu bulunan 5 zanlıya 100 paket sentetik cannobionid türü uyuşturucu madde ile 50 adet uyuşturucu içerdiğine inanılan hapları sattığı tespit edilen A.Z’nin  Beyarmudu Sınır Kapısı’ndan geçtiği sırada tutuklandığını aktardı.
Soruşturmanın devam ettiğini, ciddi bir mesele olduğuna vurgu yapan Sevinç, kamuoyu tarafından yakından takip edilen olayla ilgili 14 kişinin sorgulandığını, 3 tanık ifadesinin alındığını kaydetti.
Sevinç, telefon dökümleri ve parmak izlerine yönelik sonuçların gelmesiyle tahkikatın seyrinin değişebileceğini aktararak, 5 zanlının da 8’şer gün poliste tutuklu kalmasını talep etti.

Savcı İbrahim Ruso: “Uyuşturucu toplumun kanayan yarası”
Tahkikat memuru Sevinç’in şahadetinin ardından Savcı İbrahim Ruso, mahkemede beyan verdi.
Savcı Ruso, zanlılar aleyhinde daha önceden alınan 2 günlük tutukluluk süresi içerisinde kayıp olduğuna inanılan emarelerin bir kısmının polis tarafından ele geçirildiğini belirtti.
Polisin iki günlük tutukluluk süresini verimli bir şekilde kullandığını dile getiren Savcı Ruso, uyuşturucunun kanayan bir yara olduğunu, bu meselede kamu yararının daha ağır bastığını vurguladı.
Savcı Ruso, verilen beyan ışığında tahkikatın selameti açısından 5 zanlı aleyhinde 8 günlük tutukluluk kararının alınmasını talep etti. 

“Sevinç: Her gün yeni miktar uyuşturucu tespit ediyoruz”

Tahkikat memuru Sevinç, 3 zanlının avukatı tarafından sorgulandı.
Sevinç, her gün yeni miktar uyuşturucu olduğuna inanılan madde tespit ettiklerini söyledi.
Yürütülen tahkikatın ciddi olduğunu yineleyen Sevinç, kayıp olduğuna ve saklanıldığına inanılan maddelerin bulunduğuna dikkat çekerek, zanlının serbest kalması halinde bu maddelerin kaybolabileceğine işaret etti.
Sevinç, Arda Erkan’ın hayatını kaybettiği gün zanlı S.K tarafından hastaneye götürüldüğünü belirtti.
Zanlının kan ve idrar örneklerinde Arda Erkan’ın kanında çıkan uyuşturucu türü ile ayni uyuşturucu türünün tespit edildiğini kaydeden Sevinç, tahkikatın bu nedenle başladığına dikkat çekti.
Sevinç, Arda Erkan’ın kanında çıkan uyuşturucu olduğuna inanılan maddenin 5 zanlı tarafından Turunçlu’dan alındığına inanıldığını kaydetti.

“Narkotik şube olarak bu durumu açığa çıkaracağız”
Narkotik Şube ekipleri olarak bu durumu açığa çıkaracaklarını vurgulayan Sevinç, “Arda gibi başka gençlerin ölmemesini istiyoruz” dedi.
Sevinç, yürütülen tahkikatın bir bütün olduğunu, her zanlı için ayrılamayacağını söyledi.
Zanlı Ş.Ö.C’nin Arda Erkan’ın cep telefonunu sakladığını, polise bu konuda verdiği ifade sonucu pili sökülmüş olan telefonun bulunduğunu belirten Sevinç, “Bu durum zanlı Ş.Ö.C ile E.T’yi korkutan bir nokta var. Buna yön vereceğiz” dedi.

Zanlı S.K’nin Avukatı Mevsimler: “Arda Erkan’ın ölümüyle ilgili vicdani-psikolojik baskı yaratılmaya çalışılıyor”
Savcının beyanının ardından zanlı mahkeme S.K’nin avukatı Muhabbet Mevsimler’e söz verdi.
Mevsimler, Arda Erkan’ın ölümüyle ilgili vicdani-psikolojik baskı yaratılmaya çalışıldığını savundu.
Polisin soruşturmayı basın ve kamuoyu ile birlikte paylaşarak sürdürdüğünü iddia eden Mevsimler, zanlılara kamusal baskı yapıldığını savundu .
Olayla ilgili yapılacak araştırmalara itirazının olmadığını belirten Mevsimler, polisin talep ettiği 8 gün tutukluluk süresinin uzun olduğunu, 3 günlük tutukluluk süresine itiraz etmeyeceklerini kaydetti.
Mevsimler, tahkikat memuru Mehmet Sevinci sorgulayarak,  polis tarafından Taşkent’te tespit edilen 147 paket bonzai türü uyuşturucu olduğuna inanılan maddenin zanlı S. K’nin gösterdiği yerde değil, çevresinde bulunduğunu iddia etti.
Zanlı S.K’den alınan gönüllü ifadenin baskı ve zorla alındığını savunan Mevsimler, zanlının 17 yaşında olduğunu, bu nedenle ifade alınırken ebeveynlerinin de yanında bulunması gerektiğine ancak bunun polis tarafından yapılmadığını belirtti.
Mevsimler, olayla ilgili yapılan tahkikatın yeterli olmadığını, hızlı yürütülmediğini iddia ederek, ele geçirilen 147 paket bonzai türü uyuşturucu maddenin zanlıya ait olmadığının ortaya çıkacağını savundu.
Zanlı ile ilgili polis tarafından temin edilen sağlık raporu ile ilgili doktordan açıklama talep edeceğini aktaran Mevsimler, bundan sonraki süreçte zanlının kendisinin gözetiminde doktor kontrolünden geçirilmesini talep etti.

Zanlı Ş.Ö.C’nin Avukatı Ali Hidayet: “Avukatı olmadan zanlıdan alınacak ifadeleri kabul etmeyeceğiz”

Mevsimler’in ardından zanlı Ş.Ö.C’nin avukatı Ali Hidayet ise alınacak 2 günlük tutukluluk süresine itiraz etmeyeceklerini kaydetti.
Avukat Hidayet, bu süre içerisinde zanlıya ait telefon dökümlerinin temin edilebileceğini aktararak, zanlının tutuklu kalacakları her gün doktor kontrolünden geçirilmesini talep etti.
Hidayet, polisin Arda Erkan’ın ölümü ile ilgili izahat istediğini, bulunan uyuşturucu maddelere yönelik izahat istemediğini iddia etti.
Avukat Hidayet, zanlının olayla bağlantısı olmadığını öne sürdü.
Hidayet ayrıca soruşturma kapsamında avukatı olmadan zanlıdan alınan ifadeleri kabul etmeyeceklerini de sözlerine ekledi.

Zanlı D.E’nin avukatı Betül Ciyaslıoğlu: “Telefon dökümleri ve parmak izi sonuçlarına müdahale edemez”
Zanlı D.E’nin avukatı Betül Ciyaslıoğlu ise polisin talep ettiği 8 günlük tutukluluk süresini kabul etmeyeceklerini söyledi.
Ciyaslıoğlu, 8 gün değil, 3 günlük tutukluluk süresine itiraz etmeyeceklerini dile getirerek, zanlının alınacak telefon dökümlerine ve parmak izi sonuçlarına etkinin bulunmadığını ifade etti.

Diğer iki zanlı…
Mahkemede söz alan zanlı E.T konuşmak istemedi, polisin talep ettiği tutukluluk süresine itiraz etmedi.
Zanlı M.K ise polisin istediği tutukluluk süresine itiraz etti.
Kamyon dozerliği yaparak para kazandığını söyleyen M.K, kötü yollara saptığını, pişman olduğunu belirtti, polisin alacağı 3 veya 5 gün tutukluluğa itiraz etmeyeceğini dile getirdi.
Mahkemede ayrıca zanlı D.K’de konuştu. Zanlı, zanlı M.K’den diğer zanlılarla birlikte ayni arabada giderek, 6 adet extacy hap aldığını söyledi.

2 zanlıya 5 gün, diğer zanlılara 3’er gün tutukluluk

Mahkeme aktarılan olgular ışığında Yargıç Meltem Dündar, zanlı S.K,  Ş.C.Ö, D.E.’nin 3 gün,  diğer zanlılar E.T., ile M.K’nın 5 gün süreyle poliste tutuklu kalmasına emir verdi.
Dündar ayrıca zanlı S.K’nin avukatı eşliğinde doktor kontrolünden geçirilmesine, tüm zanlıların ise tutuklu oldukları süre boyunca her gün doktor kontrolünden geçirilmelerini, sağlık raporunun elde edildiği gün mahkemeye sunulmasını emretti.
Bunun yanı sıra Dündar, zanlı S.K ve Ş.Ö.C ile ilgili 15 Temmuz’da teminat duruşmasına yönelik kararın iptaline yönelik de karar üretti.

Bu haber toplam 5720 defa okunmuştur