Beyza Taçkin

İnsan Hakları Vakfı Başkanı Emine Çolak, "Sığınmacılara genel olarak iyi davranıldı, devlet ve sivil toplum koordineli ve özverili çalıştı. Güzel bir dayanışma ve işbirliği örneği verildi" dedi.
Emine Çolak, YENİDÜZEN’e şu değerlendirmeyi yaptı:
“Öncelikle fiziki ihtiyaç vardı. Can kaybı yaşanmaması için, gemidekileri insanları kurtarmak için gemiye müdahale edilerek kıyıya yanaştırmak, sığınmacıları tahliye etmek gerekiyordu. O anlamda başarılı olundu. En azından kıyıdan ceset toplamak zorunda kalmadık. Gelen insanların her türlü ihtiyacı eksiksiz karşılandı. Yatak ihtiyacı, yemek ihtiyacı, sağlık ve ilaç hizmeti hepsi dört dörtlük oldu. Önceden haber verildiği ve gemiden tahliye aşaması da olduğu için hazırlık yapmak için fırsat vardı. Türkiye’ye, gemiye bindikleri yere geri gönderildiler. Şu an buna itiraz edilecek yasal bir durum yok. Çok ciddi olmamak ile birlikte sağlık sorunu olanlar oldu. Onlarla ilgilenildi. Dün akşamdan bu yana yaşanan süreçte hiçbir problem yok. Kendi içimizde yasal eksikliklerimiz var. Kendi iç hukukumuz ile ilgili çalışmalarımız ve mücadelemiz devam edecek.”

“Ne kadar güvenli”

Kıbrıs Türk İnsan Hakları Vakfı Hukuk Danışmanı Avukat Öncel Polili de devletin başarılı bir şekilde sürecin üstesinden geldiğini belirterek, bu anlamda özveriyle çalışıldığını anlattı.
“Ama asıl altı çizilmesi gereken nokta; bu insanlar Türkiye’yi canları pahasına terk edip buraya geldiler, demek ki bulundukları yerde bir sorun var” diyen Polili, şu yorumu yaptı:
“Orada can güvenlikleri var mı bu değerlendirilmeliydi. Ben Türkiye’de can güvenlikleri yoktu demiyorum ya da orada sorun olduğunu söylemiyorum. Biliyoruz ki Suriye, Türkiye ile çok yakın mesafede ve çatışmalar yansıyor olabilir. İnsanlar geri gönderildi ama Türkiye güvenli mi onlar için bunun değerlendirilmesi yapılmalıydı.”