1. HABERLER

  2. HABERLER

  3. EYLEM ERTELENDİ
EYLEM ERTELENDİ

EYLEM ERTELENDİ

Müteahhitler Birliği Başbakanlık önünde yapacağı araçlı eylemi 15 gün erteledi

A+A-

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği, bugün Lefkoşa’da yapacağını duyurduğu araçlı eylem ile bir süreden beridir devam ettirdiği “Tapu Dairesi’nde devir yapmama boykotunu” 15 gün ertelediğini açıkladı.

Kıbrıs Türk Müteahhitler Birliği Başkanı Cafer Gürcafer, Başbakan Özkan Yorgancıoğlu ile dün akşam yapılan görüşme sonrasında alınan 15 günlük erteleme kararının, karşılıklı iyi niyetle ele alınan sorunlara çözüm bulmak amacıyla ortaya çıktığını söyledi.

Gürcafer, “kamu ihalelerine katılmama eyleminin” ise, inşaat müteahhitlerinin yaşadığı sorunların çözümü konusundaki ısrar ve kararlılıklarını gündemde tutmak amacıyla devam ettiğini vurguladı.

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği Başkanı Cafer Gürcafer bugün birlik binasında düzenlediği basın toplantısında, eylemin ertelenme kararını açıkladı. Gürcafer’e birlik yönetim kurulu üyeleri de eşlik etti.

Cafer Gürcafer, inşaat sektöründe, ihalelerin Türkiye’de açılması başta olmak üzere yap-sat ile ilgili sıkıntılar, yabancıların mülkiyet edinmesi, kamu ihaleleri, yapı denetimi ve vergi konusunda sıkıntılar bulunduğunu ve bunlara çözümler üretilemediğini, tüm bu sıkıntılar varken Vakıflar İdaresi’ne ait kültürel varlıkların restorasyonu için ihalelerin Türkiye’de açılacağına ilişkin protokol yapıldığı duyumlarının da “bardağı taşıran son damla” olduğunu kaydetti.

“SAMİMİYETİNE İNANDIK”

Gürcafer, eylem kararının da buna karşı alındığını ve bugün yapılması planlanan eylemin çok güçlü ve sonuç alıcı olmasını organize ettiklerini ancak Başbakan Özkan Yorgancıoğlu ile dün akşamki görüşmeleri sonrasında, sıkıntıların çözümüne yönelik Yorgancıoğlu’nun samimiyetine inandıklarını söyledi.

Temennilerinin, karşılıklı iyi niyetle alınan bu 15 günlük süre içerisinde sıkıntıların giderilmesi olduğunu belirten Gürcafer, eylemin devam ettiğini, sadece 15 gün için ertelendiğini kaydetti.

Gürcafer, ihalelerin Ankara’da açılmasının ülkeye, ekonomiye ve toplumsal varlığa zarar verdiğini, taleplerinin; Türkiye ile aralarında sorunlar yaşanmasına sebep olan bu ihalelerin bir protokolle düzenlenmesi ve bu sorunun artık giderilmesi olduğunu vurguladı.

Vakıflar İdaresi ihaleleri yanında diğer Türkiye’de açılan tüm ihalelerle ilgili sıkıntılar yaşadıklarını, bu ihalelerin düzenlenmesinin toplum geleceği ve toplumsal varlığın devamı için de önemli olduğunu ifade eden Gürcafer, 200 milyar dolarlık Türkiye’nin inşaat hacmine göre KKTC’nin 150 milyon dolarlık hacminin hiçbir şey olduğunu dile getirdi.

Kıbrıs Türk halkının toplumsal varlığının Türkiye açısından da önemliyse bu hassasiyetlerine önem vereceğine inanç belirten Gürcafer, toplum için bu hassasiyetlerinden taviz vermeyeceklerini kaydetti.

Gürcafer, Türkiye müteahhitlerine verilen ihalelerde birçok muafiyetin de bulunduğunu ifade ederek, mazot, taş ocakları, işçi yatırımları ve benzeri muafiyetleri kapsayan bu sıkıntıların ele alınmasını ve sürdürülebilir bir yapı için ortadan kaldırılmasını istediklerini anlattı.

Cafer Gürcafer, Vakıflar İdaresi’nin Gazimağusa’daki Lala Mustafa Paşa Camii ile Lefkoşa’daki Selimiye Camii’nin ihaleleri ile ilgili gerekli çalışmaları yapabileceğini, ancak tüm ihalelerle ilgili süreç içinde hassasiyet taşıdıklarını söyledi.

Türkiye’de inşaat sektörü için verilen destekleri işaret eden Gürcafer, şöyle devam etti:

“Başta Şehir Planlama Dairesi olmak üzere bürokrasi, iş yapmamızı engellemek amacıyla çalışmaktadır. Bu konuda kalıcı düzenlemeler ve Şehir Planlama Dairesi’nin yeniden yapılandırılmasını istiyoruz.

Yabancılara mülk satışının ülkemiz için çok önemli bir gelir olduğunu anlatmaya bile gerek yoktur. Buna karşın, yabancıların mülk edinmesinin önündeki engeller yıllardan beri olduğu gibi durmaktadır. Bu sürecin kısaltılması için gerekli önlemlerin alınmasını bekliyoruz.

Özel inşaatlarda kayıt dışı müteahhitliğin önlenmesi için denetim yapılmasını talep ediyoruz.”

Gürcafer, bunlar gibi daha onlarca sorunlarının olduğunu belirterek, bu sorunların çözümlenmesini beklediklerini kaydetti.

Türkiye Cumhuriyeti yardımları ile yapılan yatırımlar için açılan ihalelerin Kuzey Kıbrıs’ta yapılması için çalıştıklarını, bu konuda önlem alınmasını ve gerekli düzenlemelerin yapılmasını beklediklerini ifade eden Gürcafer, şöyle devam etti:

“Bu yönde çalışma beklerken Vakıflar İdaresi’ne ait kültürel varlıkların restorasyonu için yapılacak ihalelerin Türkiye’de açılacağına ilişkin bir protokol yapıldığını öğrendik. Eylemimizin başlıca nedenlerinden biri de bu protokolde gerekli düzenlemelerin yapılmasıdır. Başbakan Yorgancıoğlu ile akşam yaptığımız görüşmelerde en azından bu konuda fikir birliği içinde olduğumuzu gördük. Bu durumda bu konuda gerekli düzeltmelerin en erken zamanda yapılmasını talep ediyoruz.

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği olarak uyguladığımız boykotlar ve yaptığımız araçlı eylem çağrısı, bu eylem ve çağrımızın diğer sivil toplum örgütlerimizden aldığı destek; sorunların öneminin anlaşılmasına neden olmuş gibi görünmektedir. Sayın Başbakan ile dün akşam uzun saatler boyunca bir görüşme trafiği gerçekleştirmiş olmamız bunun göstergesidir.

Ancak, hepimizin bildiği diğer bir gerçek de şudur: Bu gibi eylemlilik hallerinde verilen sözlerin tutulması veya ortaya konulan çalışmaların devam ettirilmesi çoğu zaman mümkün olmamaktadır. Bu nedenle, bu taleplerimizin en üst seviyede ve bir takvime bağlı olarak ele alınmasını istedik. Sayın Başbakan bu konuda söz vermiş bulunuyor. Sayın Başbakan’a bu sözünü tutma fırsatı vermek için, araçlı eylemimizi ve tapuda devir yapmama boykotumuzu 15 gün süreyle ertelemeye karar verdik. Kamu ihalelerini boykot eylemimiz ise, kararlılığımızı göstermek ve süreci canlı tutmak amacıyla devam edecektir.

Beklentimiz, bu süre içinde çözümlenmesi mümkün olan sorunların çözümlenmesi; daha esaslı çalışma gerektiren çözümlerin ise ciddiyetle ele alınmaya devam edilmesidir. Belirtmeye gerek yoktur ki, bu amaçlara ulaşamamamız halinde, bugün ertelediğimiz eylemler çok daha güçlü bir şekilde gündeme gelecektir. Sorunlarımızın zaman kazanma taktikleri ile ele alınmaya başlanması halinde, eylemlerimiz, kapsamları genişletilerek ve diyalog kapıları da kapatılarak çok daha güçlü ve etkili bir şekilde gündeme getirilecektir.

Bugün ulaştığımız nokta, sorunlarımızın ele alınması ve çözüm yolları bulunması için elverişli bir noktadır. Bu konuma ulaşmamızın nedeni, üyelerimizden ve diğer sivil toplum örgütlerimizden aldığımız destektir. Kendilerine teşekkürü bir borç bilirim. Bu desteği canlı tutmak için onlarla sürekli olarak diyalog ve işbirliği içinde olmaya devam edeceğiz.”

(tak) 

Bu haber toplam 1666 defa okunmuştur