Aralık ayı başında 2,21 TL olan dolar dün 2,37 TL’ye yükselirken, 2,75 TL olan Euro 2,96 TL, 3,48 TL olan Sterlin ise 3,70 TL’ye çıktı

Ayşe GÜLER

Amerika Merkez Bankası’nın faiz oranlarını yükselteceği yönündeki beklentinin yanı sıra Rusya’daki yabancı yatırımcıların Türkiye’ye yönelmesi döviz kurlarında ciddi bir yükselmeye neden oldu.

Aralık ayı başında 2,21 TL olan dolar dün 2,37 TL’ye yükselirken, 2,75 TL olan Euro 2,96 TL, 3,48 TL olan Sterlin ise 3,70 TL’yi buldu
Piyasalarda yaşanan hareketlilik, döviz borçlularını korkuttu, iş piyasasını da olumsuz etkiledi.

Ekonomist Doç Dr Erdal Güryay, dövizdeki yükselişin 2015 yılı Ocak ayı sonuna kadar devam edeceğini belirterek, vatandaşların temkinli olması gerektiğini ifade etti.

2015 yılının Türkiye için zor bir yıl olacağını vurgulayan Güryay, bu durumun Kuzey Kıbrıs’ı da ciddi şekilde etkileyeceğini kaydetti.

Kuzey Kıbrıs’ta döviz artışına karşın önlem alınmasının mümkün olmadığını belirten Güryay, “Türk Lirası kullandığımız için hiçbir para politikası uygulama şansımız yok. Elimizde maliye politikası da yok” şeklinde konuştu.

Güryay, vatandaşlara da çağrıda bulunarak, döviz borçlanmasının tercih edilmemesini, bu borçların

Türk Lirası’na çevrilmesinin olumlu bir adım olmayacağını vurguladı.

---------------------------------

Ekonomist Güryay: “Yükseliş Ocak ayı sonu kadar devam edecek”

Ekonomist Doç Dr Erdal Güryay, dövizdeki yükselişin 2015 yılı Ocak ayı sonuna kadar devam edeceğini belirterek, vatandaşların temkinli olması gerektiğini ifade etti.

2015 yılının Türkiye için zor bir yıl olacağını vurgulayan Güryay, bu durumun Kuzey Kıbrıs’ı da ciddi şekilde etkileyeceğini kaydetti.
YENİDÜZEN’e konuşan Güryay, dövizde yaşanan artışı değerlendirdi.

Güryay, Amerika Merkez Bankası’nın faiz oranlarını yükselteceği yönündeki beklentinin döviz oranlarını yükselttiğini söyleyerek, bu beklentinin 6 aydır konuşulduğunu hatırlattı.

Öte yandan Güryay, jeopolitik nedenlerin de söz konusu yükselişte etken olduğunu kaydetti.

Amerika ve Avrupa Birliği’nin Rusya’ya uyguladığı ‘yaptırımlar’ ve petrol kaynaklarında yaşanan düşüşün Rusya’yı zora soktuğunu belirten Güryay, ülkede ciddi bir panik havasının olduğundan bahsetti.

Güryay, Rusya’daki yabancı yatırımcıların ülkeden çıkmaya çalıştığını, piyasada para olmadığını dile getirerek, bu durumun Türkiye’ye yansıdığını ifade etti.

Rusya’daki yatırımcıların dolar alabilmek için Türkiye piyasasına yöneldiğini kaydeden Güryay, bu nedenle Türk Lirası’nın değer kaybettiğini aktardı.

“Şirketlerin ciddi döviz borcu var”

Güryay, yılsonu olması nedeniyle şirketlerin bilançolarını düzeltmeye çalıştığından da bahsetti. Türkiye’deki özel sektörün ciddi döviz borcunun bulunduğunu söyleyen Güryay, bu durumun bilançolarda önemli bir yer tutmaya başladığını, dolarda kayde değer yükselmeye neden olduğunu belirtti.

“2015, Türkiye için parlak bir yıl olmayacak”

Bunun yanı sıra 2015 yılının Türkiye ekonomisi için ‘parlak bir yıl olmayacağına’ dair beklentinin bulunduğunu vurgulayan Güryay, siyasi nedenler ve dünyadaki ekonomik konjüktörün bu duruma etken olduğunu aktardı.

Güryay, Türkiye’de 2015 yılı için öngörülen yüzde 3’lük büyüme oranın potansiyelin altında olduğuna değinerek, “Türkiye büyüme potansiyelini kullanamıyor. Ekonomi büyümezse, gelir elde edilmez, yatırımlar azalır” şeklinde konuştu.

“Petrol fiyatlarındaki düşüş hissedilmeyecek”

Güryay, Kıbrıslı Türklerin Türk Lirası’nın değer kaybetmesini birebir yaşadıklarını vurgulayarak, ithalata bağlı bir ülke olmamız nedeniyle yaşanan artışın ‘pahalılık’ olarak piyasaya yansıyacağını kaydetti.

Bununla birlikte Güryay, son dönemlerde petrol fiyatlarında düşüş yaşandığını ancak kurlardaki artış nedeniyle bu durumun pek de hissedilmeyeceğini vurguladı.

“Panik havası var”

Güryay, vatandaşlara da çağrıda bulunarak, döviz borçlanmasının tercih edilmemesi gerektiğini söyledi.

Şu anda bir panik havasının olduğunu kaydeden Güryay, “döviz borcu olanlar büyük ihtimalle kara kara düşünüyor. Döviz yükselmeye devam ederse, bu duruma müdahale edilecek, faiz oranlarını yükseltecek” dedi.

Güryay, döviz borçlarının Türk Lirası’na çevrilmesinin olumlu bir adım olmayacağını, daha tehlikeli bir adım olabileceğine dikkat çekti.