1. HABERLER

  2. DERGİLER

  3. Geçmişten Günümüze Futboldaki Ayrılık ve Yeniden Birleşme Süreçlerine Kısa Bir Bakış
Geçmişten Günümüze Futboldaki Ayrılık ve Yeniden Birleşme Süreçlerine Kısa Bir Bakış

Geçmişten Günümüze Futboldaki Ayrılık ve Yeniden Birleşme Süreçlerine Kısa Bir Bakış

Geçmişten Günümüze Futboldaki Ayrılık ve Yeniden Birleşme Süreçlerine Kısa Bir Bakış

A+A-


Okan Dağlı
dagliokan@gmail.com

Ayrılıkçı politikaların ve yer altı hareketlerinin filizlendiği 1955 yılından sonra Kıbrıslı Türklerin, Kıbrıs Futbol Federasyonu’ndan (KOP) ayrı düşmesi (ya da düşürülmesi), ardından dünya futbolundan kopma sürecini de getirmiştir. Bu süreç, o güne kadar ayni düzeyde futbol oynadığımız Kıbrıs Rum Futbolunun gerisinde kalışımızın da başlangıcı olmuştur.

Stadyumların kontrolünü elinde bulunduran Kıbrıs Rum Spor Teşkilatı TESK’in Ekim ayının ortalarında toplanarak güvenlik gerekçesi ile Kıbrıs Türk futbol takımlarına statları kapatma kararını alması sonucunda 30 Ekim günü toplanan KOP Genel Kurulu da bu kararı onaylamıştır. Fakat 30 Ekim 1955 tarihinde yapılan KOP Genel Kurulu’na katılmayarak ayni gün Kıbrıs Türk Spor Teşkilatı yani Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu’nu kuran Kıbrıs Türk tarafının ayrılıkçı anlayışı da bu ayrışmaya son ve esaslı noktayı koymuştur. O günler için araştırmacı yazar Prof. Dr. Niyazi Kızılyürek’in değerlendirmesi şöyledir: “Kıbrıs Türk takımlarına Kıbrıs Rum stadyumlarının kapatılması ve KFF’nin (KOP) Kıbrıs Türk takımlarıyla maçlara ‘ara verdiğini’ açıklaması tam da böyle bir döneme denk gelmişti. Bu bütünüyle yanlış ve talihsiz karar, 1955 yılının Ekim ayında alınmıştı. Kıbrıs Türk tarafı da, böyle bir gelişmeyi özlemle beklercesine, aynı gün, yani 30 Ekim günü, ayrı futbol federasyonun kurulduğunu açıklamıştı. Kısacası, yukarıda sözünü ettiğimiz ‘karşıt milliyetçilerin birliği’, iki toplumun yollarını ayırdı.” 

İşte tamda bu durum, o günlere kadar Kıbrıslı Rumlarla ayni düzeyde olan futbolumuzun hızla içe kapanmasına ve gerilemesine yol açmıştır. 1955 yılındaki bu ayrılık, bugünlere kadar yansıyan sonuçlara ve dünya futbolundan ayrı düşmemize neden olmuştur. Bugün Kıbrıs Türk Futbolu ve kulüpleri, tüm yetkili ve ilgili kişilerin de belirttiği gibi sürdürülemez durumdadır. Gerek futbolumuzda düzeyimizin geçmişi aratması gerekse kulüplerimizin bütçeleri bizi çıkmaz bir sokağa itmiştir. Bunun yanında Türkiye Futbol Federasyonu’nun da FIFA ve UEFA kurallarına bağlı oluşu ve Kıbrıs’ın kuzeyindeki yapıyı da kendi çıkarları doğrultusunda kullanmak istemesi buradaki futbolun hızla gerilemesinde ve çıkmazında bir başka etken olmuştur.

Bu süreçler yaşanırken Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu (KTFF) Başkanı Hasan Sertoğlu, futbol kulüplerini ve futbol kamuoyunu da arkasına alarak 2013 yılında ada futbolunun tekrardan birleşmesi için ciddi bir girişim yaptı. FIFA ve UEFA Başkanları Sepp Blatter ile Micheal Platini’nin da katılımıyla, 5 Kasım günü Zürih’te KOP Başkanı Kutsokumnis ile bir anlaşma imzaladı. Bu anlaşmaya göre KOP çatısı altında iki federasyonun birleşmesi ve Kıbrıs Türk Futbolunun tekrardan dünyaya açılması tekrardan mümkün olabilecektir. Bu anlaşmanın temel prensipleri şunlardır:

- Kıbrıs'ta futbolun birleşmesi, güven, ortak saygı ve iyi niyeti beraberinde getirecek.

- Düzenleme, uluslararası sporun ilkeleri ile birlikte, FIFA ve UEFA'nın tüm yönetmelik ve tüzüklerine tam bağlılığı içerecek.

-Anlaşma sadece futbol için geçerli olacak.

Bu anlaşmanın özellikle 4. Maddesi, yeni oluşacak KOP içinde ortak temsiliyeti de içermekte ve bu anlaşmaya karşı olanların tüm tezlerini çürütecek cinstendir. 4. Madde aşağıdaki gibidir:

“Anlaşmanın gelişmesi için KOP ve KTFF kalıcı bir organizasyon komitesi kurmaya onay verirler. KOP ve KTFF'den dörder kişinin katılacağı bir İzleme Komitesi kurmayı kabul ederler. Bu komite yapılacak olan anlaşmanın gelişmesinin devam etmesi için takip edilecek maddeler şunlardır:

• Kıbrıslı Türklerin KOP Genel Kurulu, Yönetim Kurulu ve diğer komitelerdeki temsiliyeti
• Futbolcuların transferlerinin ve statülerinin düzenlenmesi
• KOP organizasyonlarında yer almak
• FIFA ve UEFA'nın gelişim programlarına katılım ve yer alma
• Kıbrıs Türklerinin uluslararası dostluk müsabakaları
• UEFA'nın bölgesel kupalarında yer alma
• Kıbrıslı Türklerin UEFA Antrenörlük Diplomaları alması
• Merkez Hakem ve Gözlemciler
• Kıbrıslı Türklerin KOP'ta değişik görev alımları

Yukarıdaki konularla ilgili Organizasyon Komitesi'nin alacağı bütün kararlar KOP ve KTFF'nin onayına bağlıdır.

Yukarıda kaydedilen maddeler olmadığı takdirde bir anlaşmanın olmayacağı vurgulanır.”
İzleme Komitesinde (Steering Committee) eşitliği içeren ve Kıbrıs Türk Futbolunu dünyaya entegre edecek tüm açılımları sadece bu maddede bile görmek mümkündür.

5 Kasım 2013’te başlayan bu süreç Kıbrıs’ın iki yakasında da milliyetçi kesimlerin tepkisine yol açarken, büyük bir çoğunluktaki kamuoyu ve futbol camiasının tümü bu anlaşmanın hayata geçmesi için KTFF Başkanı Sertoğlu ve ekibine ciddi destek beyan etmiştir. Özellikle 2014 içinde Türkiye’deki Bölgesel Amatör Ligi (BAL) takımlarının Kuzey Kıbrıs’ta forma giyen futbolcuları akşamdan sabah Türkiye vatandaşı yapmak suretiyle bonservissiz ve kulüplerinden habersiz transfer etmesiyle yeni boyut kazanan futboldaki çıkmazımız, Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) Kuzey Kıbrıs’ta temsilcilik açmak için FIFA’ya başvurması ile zirve yapmıştır. Kamuoyunda da ciddi tepkilere yol açan bu durum, KTFF Başkanı Sertoğlu’nun da tepkisiyle karşılanmıştır. Temsilcilik açma istemi FIFA’ya yazılan bir mektupla reddedilmiştir. Bölgesel Amatör Ligi’ne yapılan transferlerin durdurulması ve bu konuda TFF ile bir mutabakata varılması yönünde girişimlerin olumsuz sonuçlanması ile beraber KTFF, KOP’a katılım sürecine hız vermiş ve katılımın tamamlanması için FIFA ve KOP’a başvurusunu yapmıştır. KTFF, kendi tüzüklerini de FIFA ile uyumlaştırmak için kollarını sıvamıştır.

Adada federal çözümü savunanların onay verdiği, ayrılıkçı yapıların da karşısında olduğu bu son durum ülkemizde federal çözümden yana olanlarla olmayanlar için bir turnosol kağıdı görevi yapmaktadır. Kıbrıs’ta kurulacak bir federasyonun bugünden başlayarak çeşitli kurumlarda hayat bulması, siyasal çözümden önce de olabilmelidir. Çözüm öncesi bu tür federal yapıların oluşması bilakis bulunacak federal çözüme da ön ayak olacak ve katalizör bir rol oynayacaktır. Geçmişte Kıbrıs’ta ayrılığın ilk adımı olan futbolun, tekrardan tek bir federasyon altında birleşmesi ülkemizde belki de federal bir çözüm için atılan ilk ve en önemli adım olacaktır.

 

Bu haber toplam 1591 defa okunmuştur
Gaile 314. Sayısı

Gaile 314. Sayısı