1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. 796 kg KAHVE Mağusa Limanı’nda bekliyor
796 kg KAHVE Mağusa Limanı’nda bekliyor

796 kg KAHVE Mağusa Limanı’nda bekliyor

OZA Kahve’nin Ankara’ya ihraç edilmesi için gönderdiği 796 kilogram Türk Kahvesi, 19 gün Mersin Limanı’nda bekletildikten sonra ‘etiketleme yöntemindeki sıkıntı’ nedeniyle ülkeye geri gönderildi

A+A-

 

• 4’NCÜ İHRACAATI YAPAMADI… Aynı etiketleme yöntemi ile daha önce 2 kez uçak, 1 kez de gemi ile İzmir’e ihracat yapan şirket, Türkiye’ye yapacağı 4’üncü ihracatını gerçekleştiremedi. Şirketin, şu anda limandaki bir ambarda bekleyen ve değeri 12 bin 300 TL olan ürünlerini alabilmek için yeniden sağlık ön izni çıkartması, ardından da bir kez daha etiketleme yapması gerekiyor.

• ‘ZARAR 20 BİN TL’Yİ GEÇTİ’…Oza Kahve Direktörü Umut Oza, yaşadıkları sıkıntı nedeniyle şirketin mağduriyetinin 20 bin TL’yi geçtiğini söyledi, yetkililere sanayicilere sahip çıkması çağrısında bulundu

 

Ayşe GÜLER

Mağusa’da 31 yıldır faaliyet gösteren Oza Kahve’nin Ankara’ya ihraç etmek için gönderdiği ancak Mersin Limanı’ndan ‘etiketleme yöntemindeki sıkıntı’ nedeniyle geri dönen 796 kilogramlık Türk kahvesi 1 buçuk haftadır limandaki bir ambarda bekletiliyor.

Daha önce 2 kez uçak, 1 kez de gemi ile İzmir’e ayni etiketlerle ihracat yapan şirket, Türkiye’ye yapacağı 4’ncü ihracatını gerçekleştiremedi. Ürünler, 19 gün Mersin Limanı’nda bekletildikten sonra ülkeye geri gönderildi.

Şirketin, şu anda limandaki bir ambarda bekleyen ve değeri 12 bin 300 TL olan ürünlerini alabilmek için yeniden sağlık ön izni çıkartması, ardından da bir kez daha etiketleme yapması gerekiyor.
Oza Kahve Direktörü Umut Oza, yaşadıkları sıkıntı nedeniyle şirketin mağduriyetinin 20 bin TL’yi geçtiğini savundu.

Yetkililere sanayicilere sahip çıkmaları konusunda çağrıda bulunan Oza, hiç kimsenin yatırımcının arkasında durmadığını savundu.

 

“Ürünlerin ambarda bekletilmesi nedeniyle zarardayız”

Oza, 10 Temmuz tarihinde Mağusa Limanı’ndan Ankara’ya gitmesi için ihraç edilen ve Mersin Limanı’nda 19 gün bekletildikten sonra geri gönderilen 796 kg kahvenin bir buçuk haftadır Mağusa Gümrüğü’ndeki bir ambarda bekletildiğini söyledi.

Söz konusu ürünün ambardan çıkartılması için yeniden ‘sağlık ön izni’ alınması gerektiğini belirten Oza, “Bize ürünlerin yeniden ülkeye giriş yapması için sağlık ön izni alınması gerektiği söylendi. Sormak istiyorum, bu ürünler Türkiye’ye ihraç edilirken, sağlık ön izni alınmadı mı? Kuzey Kıbrıs’taki yetkililerin verdiği sağlık sertifikası ile bu ürünler ihraç edilmedi mi? benim devletimin verdiği devleti, yine devlet tanımıyor” dedi.

Oza, 12 bin 300 TL değerindeki ürünün ambarda bekletilmesi nedeniyle zararda olduklarını aktararak, zaten giderlerinin çok yüksek olduğunu, oluşan zararı devletin nasıl ödeyeceğini sordu.


“3 ay önce aynı etiketlerle ihraç ettik”

Oza, , Nisan ayı içerisinde ayrı ayrı tarihlerde olmak üzere 2’si uçak, 1’i gemi ile olmak üzere toplamda 3 kez aynı etiketleme yöntemi ile İzmir’e kahve ihracatı yaptıklarını söyleyerek, bu süreçte hiçbir sorunla karşılaşmadıklarını kaydetti.

Ankara Gıda ve Tarım Bakanlığı’ndan ürünlerin etiketleme yöntemine göre ön izin alınması gerektiğini söylediğini, bu nedenle ürünlerin bekletildiğini belirten Oza, “Biz, etiketleme yöntemimizin tamam olduğunu iddia ediyoruz. Sadece 2 ürün üzerindeki etiketlemenin hatalı olduğunu kabul ediyoruz. Ancak diğer paketlerin üzerindeki etiketlemeler, dünya standartlarına uygundur” dedi.

Oza, ihraç edilmek üzere gönderilen ürünlerin Türkiye’de 6 buçuk ay önce değişen ‘etiketleme kodeksine’ uygun bir şekilde etiketlendiğini de savundu.

Oza, sorunun çözülmesi için yetkililerden yardım istediklerini ancak sonuç elde edemediklerini belirtti.

“İngiltere’ye ihracatta sorun yaşamıyoruz”

Ürünün ambardan çıkartılmasının belli bir maliyete neden olacağını kaydeden Oza, bunun dışında ürünün yeniden tahlile gönderileceğini, 10 günlük süreye ihtiyaç duyulduğunu, tüm bunların zaman sıkıntısına yol açtığını belirtti.

Oza, “İngiltere’ye 1995 yılından beridir yaptığımız ihracat sorunsuz olarak gerçekleşiyor, bizden sağlık sertifikası bile istemiyorlar. Sadece ISO 22000 belgelerine bakılarak, ürün İngiltere’ye giriş yapıyor” dedi.

“Ülkenin kalkınmasında sanayi en büyük etken”

Öte yandan ülkenin kalkınmasındaki en büyük etkenin sanayi olduğunu vurgulayan Oza,
“Birini bulursak, başka bir ülkeye gidip yatırım yapmayı istiyoruz. Bizim firmamızın geleceği ile oynayamazlar” dedi.

“Bu ülkeye bir daha yatırım yapmam”

“Ülkeye bir daha yatırım yapar mıyım diye bana sorsalar, yapmayacağımı söylerim. Yatırım yapacak olanlara da yapmamalarını söylerim” diyen Oza, devlet yetkililerinin yatırımcının arkasında olmadığını savundu.

Oza, bunun yanı sıra Sanayi Odası’nın üreticisinin yanında olması gerektiğini vurgulayarak, ‘çözüm’ odaklı hareket etmeleri gerektiğini söyledi.

 

“Türkiye’den gelen kahveler geldiği gibi giriyor”

Öte yandan Türkiye’den Kuzey Kıbrıs’a ithal edilen kahvelerin ‘kapıdan girer girmez’ alındığını öne süren Oza, söz konusu ürünlerin laboratuara gönderilmediğini ve tahlil sonuçlarının istenmediğini savundu.

Oza, “Bu ürünler geldiği gibi giriyor. Geçtiğimiz dönemde tarihi geçmiş ürünler tespit edilmişti” diye konuşarak, Türkiye’de ‘etiketleme’ yöntemine göre istenilen prosedürün Türkiye’den Kuzey Kıbrıs’a ithal edilen ürünlerde olmadığını belirtti.

“Mersin Limanı’ndaki sorunlar uzun yıllardır sürüyor”

Mersin Limanı’na yönelik üreticilerin uzun yıllardır sorun yaşadıklarını dile getiren Oza, yaşananları ‘yıldırma politikası’ olarak değerlendirdi.

Oza, “Irkçı bir insan değilim. Herkesi seviyorum ama şu anki pozisyonumuza baktığımda sanayinin yok oluşu, körleştirilmeye çalışılıyor. Kendi ayaklarımızın üzerinde durup da güçlü hale gelmemizi istemiyorlar” dedi.

“Ülke bilinirliğini artırıyoruz”

Sanayici olarak Kuzey Kıbrıs’a bir kapı açtıklarına inandıklarını belirten Oza, belirli oranlarda olsa bile katkı koyduklarını kaydetti.

Oza, kendileri gibi birçok markanın ülke bilinirliğini artırdığını dile getirdi.

Bu haber toplam 6025 defa okunmuştur